onaçiklama
Asagida, bay M. Sirac Bilgin tarafindan hazirlanmis Zerdüst dininin kutsal kitabi Avesta’nin ilk kitabinin tercumesini yayinliyorum.
Zerdüştiler,Magular’ın Dini, Zarathuştra, Yezidilik; atese, günese,kopege taparlik,zindiklik gibi bilimsel veya dinsel nitelemelere ugrayan bu dine ait eski versiyonlari dogrudan tanimadan Enuma Elis’in,eski Sumer tabletlerinin,kutsal uç dinin ‘yaratilis’ versiyonlarini yerli yerine oturtmak zor olacaktir.
Simdiye kadarki incelemelerimizde,‘yaratilis’ anlatimlarini,genellikle "Sumer" adi verilen ‘karabas’li toplulugun tarafinda durarak ,onlarin kavramlariyla dinlemeye ve anlamaya çalistik.Bunu anlatanlar,esas olarak Sami topluluk atalari idi ama,anlattiklari donemlerde eski iki ana çizgi,iki ana ayrim uzerinde ortaya çikan yaratilis anlatimlari giderek uzlasma,butunlesme içine girmisti.Fakat yine de eski temel ayrimlarin izleri kavramlarda bulunmaya devam ediyordu.Ornegin onlar, “Ademoglu kizlari,goksel varliklarla evlendiler..bu kizlar,goksel,ejderha varliklar dogurdular’ gibi ayrimlar yaparak aktardiklarinda,burada anlatilanin erken Sumer-Sami kokenli topluluk yapilanmasi oldugunu;bir tarafta ‘topraktan’ yaratilmis ‘Ademogullari’,ote yanda ise ‘Atesten’,’gokten’ yaratilmis varliklar bulundugunu;anlaticilarimizin "goksel varliklardan,melek veya cinlerden" “havva”yi alirlarken,onlara da kendi Inanna veya Istar'larini (onun temsilcisi olan kizlarini) vermis olma olgusunun bir aktarim versiyonunu ogreniyorduk.
Zerdusti din kitaplari,iste bu yapilanmaya iliskin anlatimi,tam olarak,islam’in atesten yaratilmis saydigi "Seytan"inin tarafinda durarak dile getirilir.Seytan,burada Dumuzi/kiszidum da,Gilgamis/Enkidum da,Habil/Kabil'de,kendini insan sayanlarin temsilcisinin karsisinda durandan baskasi degildir..Bir taraf ona 'seytan' der, ama soz sirasi seytan'a geldiginde,seytan seytan olmadigini,seytan olanin tam karsisindaki oldugunu anlatir.Tanri Adem'i yaratip da,seytani'in ona secde etmesini istediginde,seytan'in tanriya kukremesi,kendisinin "toprak'tan yaratilmislardan" daha onceki bir donemde ve atesten yaratildigi için "Adam"dan daha ustun oldugunu ilan etmesi,gerekçesiz bir ovunmeye dayanmiyordu.. "Ates" kultunun mezopotamya toplumlarinda ne kadar derin bir etkisi oldugunu,kutsal dinlerin incelenmesinde Abraham ve Musa'ya "ates olarak,ates haliyle" gorunen tanri biçimlenmesinde;hiristiyanligin "insanligi" atesle vaftiz etmek uzere gonderilmis "mujdeci" Isa'sinda;"kutsal ruh","ruzgar","ziya","nur",'isik',mum yakicilik, 'avrupa aydinlanmaciligi' ,olimpiyat mesalesinde.. izlemeye çalismistik.Islam içindeki mezheplerde de 'ates' tapinmaciliginin etkileri kavram ve uygulamalarda bektasi kandillerinde,alevi pirlerinin atese iliskin maharetlerinde,nevruz atesi'nde izlenebilir...Butun bunlarin gerisinde de, Islam'in 'ates' ve cehennem ile iliskilendirdigi 'seytan'imiz bulunuyordu...
Dogal olarak,kendini kendisini anlattigi zaman,bu ''seytan"imiz, kotu bir varlik oldugunu hiç bir sekilde kabul etmez.Tersine,buradaki anlaticimiz olan ve 'seytan' diye tanidigimiz temsilci, asil seytan'in ,bizzat 'Adem' olarak tanidigimiz varlik oldugunu,ustelik gerekçelendirerek anlatir.Cunku farkli iki tarafin anlatiminda seytan ve insan,karsilikli olarak hep yer degistirmektedir.
Seytan'in anlatiminda,seytan,kendi degil,karsisindaki 'insan'dir ve iki toplumun içiçe kaynasma sureci,cift baltanin,tek baltaya,cift kilicin iki agizli tek kilica donusmesi sureci içinde,seytan bizzat insanin içindeki ikilik,'karsitin' temsilcisi olarak içsellesir.Bu,her toplum birimin 'iyi' veya 'helal'lerinin,karsi toplum birimin dini inancinda 'kotu' veya 'haramlari' olarak bir 'tek'lik içinde butunlesmesi surecinden baska bir sey degildir..
Zerdusti din kitabi,bu bakimdan tarihi,eski toplumun Tufan adi verilen kutsal yamyamlik edimini,'cehennem'i,iki toplumun karsilikli evliligini,birbirinden kesin olarak ayristirilmis ve genel olarak birbirinin ziddi olan gunah ve arinma turlerini,kutsal totem varliklari ( ‘kizil solucan’, totem kopek,kutsal boga,esek,horoz gibi ayrintilari Enuma Elis’te daha rahat gorme olanagi bulacagimizi sanirim),eski toplum birimlerin bir sistem dahilinde ayristirilarak bir ittifak duzeni içinde duzenlenmesi surecine bagli olarak aktarir.Ister istemez bu kitap,butun olay ve olgulari, ‘toprak’(Sumer) karsisinda ‘gok’un(Sami,Elam,Hitit,Asur... atalarinin),’su’ karsisinda ‘ates’in yanindan bakarak anlatan bir kitaptir.Yazili hale getirilisi,otekilere gore daha yeni olmus olsa bile,anlattigi olaylar bakimindan,en erken donemlere kadar geriye giden yanlar tasimaktadir.
Bu kitap elbette,eski tarihi, tipki Babilliler gibi, Hititliler gibi, Asurlular gibi anlatamaz.Cunku,Sumer karsisinda yer alan ittifak toplumu olarak erken Semitler,‘yaratilis’tan bir sure sonra kendi içlerinde ayristirilmaya baslamislardi."Baslangiç" anlatimi bu topluluklarda genel bir ortak ifade duzenegi ne dayansa da, bir sure sonra,artik her toplulugun yeni ayrisma,ve bu tur ayrismalara dayanan yeni ittifaklar içinde donusen ozel dini egilimleri de sekillenmeye,farklilasmaya baslar.Bu nedenle ortak "ates" tapinmasi noktasindan yola çikanlar, tek bir dini çizgi içinde ele alinamazlar. Musevilik, hiristiyanlik, siilik,alevilik,bektasilik gibi kaynaklarinda ates kultu bulunanlar arasindaki paralellikler kadar,ayrimlar da vardir.Benzer sekilde ,Yezidilik dini de,oteki ates/gunes kultleri ile bir ve ayni degildir.
Ote yandan,Sumer adi verilenler ile Sami etnik kokenli toplum birimler ,birbirleriyle oldugu kadar,birbirlerinin disindaki,Iran Elamlariyla,Ermeni atalari olmasi gereken Urartulularla,Iran/Afganistan arasi bolge topluluklariyla,Guti adi ile tanidigimiz ‘daglilar’la da ittifak kurmaliydilar ve kuruyorlardi da.Bu topluluklarla her ittifak,eger oncesi yok ise,bu topluluklar tarafindan “yaratilma”,”varedilme”nin bir versiyonu olarak kabul edilir ve aktarilir.Bu donemin varedis biçiminin insan ve daha sonra hayvan/bitki kurban sunumlariyla gerçeklesebilecegini yeterince gormus bulunuyoruz.
Bize ulasan yaratilis anlatimlari,surecin farkli noktalarina iliskin yanlari da tasiyor olan,fakat en eski erken sumer-sami ittifakinin ana çizgilerini tasiyan bir aktarimdir.
Ates gunes kultunun izlerini surebilmek bakimindan,eski toplumlarin ‘ates’/gunes’ kavramlarini tanimak,An,Utu,Tan,Od,Alev,Sam... gibi kelimelerin etimolojik izleri saptamak, dinsel çizgilerin takibini kolaylastirabilir.Enuma Elis’in,Babil tarafindan kullanilan versiyonu alan Asurlularca da neredeyse oldugu haliyle kullanilmisti,fakat butun bu versiyonlarda oteki olaylar benzer sekilde aktarilsa da,"Marduk" ifadesi yerine “Assur” ifadesi geçirilmisti.Bu basit bir kopya çekis olamaz.Topluluklarin dini egilimleri oyle kolayca degismez ve bir kaç kisinin çabasiyla degistirilemez.Sadece Assur’un o siradaki zayifligindan ve kabul zorunda kalmasiyla açiklanamaz.Ustelik Assur,o sirada hiç de zayif degildir.Bu onlarin ortak bir erken tarih kokenine sahip olan giderek ayrismis topluluklar olmasina bagli olmaliydi.
Simdiki Islam’in mezhepleri içinde,tarihteki zayifliklarindan oturu,bir dizi eski dini egilim kalintilari,‘seytani mezhep’ler de yer almistir.Fakat sureç içinde bu mezhepler,tipik islamcidan daha fanatik islamci oluyorlar.Veya baskilar karsisinda,sekil veya soylem degistiriyor,ornegin Yezidiligi,musluman Yezid’in takipciligine baglayarak açiklama zorunda kaliyorlar ki,genellikle bu tur baglantilarin en kuçuk bir gerçekligini bulmak zor.Amerika veya Afrika'da hiristiyanlastirilan yerlilerin,Nasirali Isa'yi kendilerine benzettikleri hiristiyanlasma surecine benziyor bu.Alevilik de oyle aslinda..Alevilik’in ardinda, "Ali" ile olan kelimesel benzerligine siginmis ayri bir tarihsel din sozkonusudur aslinda.Su siralar,aleviligin islamin içinde mi,disinda mi oldugu tartismalari hiç de gerekçesiz ortaya çikmis sayilmaz..Iran’in butun tarihte neden çok guçlu bir merkez,dini merkez olarak varolabilmis oldugu gibi noktalari yeterince tanimadan Sii’ligin suudi muslumanliginin ne olcude 'içinde' olabilecegi noktasini açiklayabilmek mumkun degildir.
Dinin kaynaklarini anlayabilme çalismamizda,pek acelemiz yok zaten.Binlerce yildir surmekte olan bir fenomeni,zamanimizin tanri tanimazliginin ilkel biçiminin, ‘uydurma’ dedigi,kaynaklariyla fazla ilgilenmedigi din konusundaki çalismamizi, elimizde adeta kuçuk bir mala ile binlerce donumluk arazide kazit çalismasi yapiyormus gibi itina ve sabirla surdurmekten baska çare yok.Fakat,inaniyorum ki,adim adim,fakat ogrendikçe bilgisel susamisligi artiran bu çaba surmeye devam edecektir.
Atese taparligin bir turunu olusturan “magu rahipligi” sistemini ve kavramlarini eski Sumer tabletlerinde de buluyoruz.Orada Magu rahiplerini ,ticaret bagintisinda ”magur teknelerini” gormustuk.Bay Kramer ve otekilerin basbayagi ‘tekne’ olarak kavradiklari bu yapi, ticari kervanlarin basinda tasinan “magularin dini tahteravani” gibi bir sey olmaliydi.Sumer uzmanlarina bakarsak,butun Sumer-Akkad topraklari,”koca koca gemiler”in girip çiktigi Istanbul bogazindan daha yogun bir trafige sahipti..Gelgelelim,Nippur’da,Uruk’ta ve oteki yerlesimlerde hangi denizin ve hangi deniz tasimaciligina uygun sularin bulundugu hep bir muamma olarak kalmistir.O koca karinli gemilerin hangi limanlara yanastigi bir turlu açiklanmaz ama,ezberledigini yinelemekten pek hoslanan akademi çevrelerimiz,yinelemeyi bilim sanirlar ve bu tur uzmanlarimiz Gemiler’i Habesistandan’dan,Hindistan’dan getirseler de,bu gemilerin Nippur’da nasil yanastiklari,onlarin bildigi ve fakat henuz bize açiklamadiklari bir sir olarak durmaya devam eder...
Sumer tabletlerinde “Martu”larin “olulerini gommedikleri”,”evleri olmadigi”, “çig et yedikleri” gibi ifadeler bulundugunu da biliyoruz.Bunlar,goçer-çoban topluluk tanimlariydi.Ekteki zerdust kitabinda bu noktalarda oldukça bol ve ilginç açiklamalar buluyoruz.Olu kultu ve ya 'kopek' kavrami,kadin erkek kutsal fahiselik yapisi gibi artik tanidigimiz temel bir dizi kavrami,dini anlatimlar içinde bulup çikarabiliyoruz.
“Magu” veya “magur” okunuslu kavramin,hiristiyanligin “agug”/magug’u ve islamin “ecuc/mecuc” tanimlariyla iliskisi bulunuyor gibi gorunmektedir.
Degerli bir çalisma yaptigi kusukusuz olan bay M. Sirac Bilgin,konuyu daha çok ‘kürtlerin atalarinin mali’ seklindeki bir perspektife uygun ele alarak darlastirmistir. Ates/günes tapimciligi kendi içlerinde ayrisan bir dizi eski toplumun inancinda temel bir yer tutmustur.Hitilerden Asurlara,Babilden Farsi topluluklara kadar yaygin bir ozellik gosterir ve gunumuzde musevilik,hiristiyanlik,sii’likteki etkilerini incelemelerimizde saptamaya devam ediyoruz zaten.Erken Sumer ve akadlar konusunda yeterli olmayan bir çalisma bu alanda yapilacak yorum ve açiklamalarin son derece sorunlu olmasina yol açar.Bu nedenle bay Bilgin’in yorum ve açiklamalarini yayinlamiyorum.Onun Avesta çevirisini yayinliyor,fakat yorumlarini çikariyorum.Içlerinde açiklayici bilgiler olanlari,ilerde belki ek halinde duzenleyebiliriz.
Safa Kaçmaz.
*
M. Sirac Bilgin’in açiklamasi:
Aryan Mitolojisi ve bu mitolojinin Med Kolu ile ilgili çalışmalarımda bu kez en önemli kaynak kitap niteliğindeki Avesta’yı, çeşitli İngilizce kopyalarını karşılaştırarak tercüme edecek ve yorumlayarak okuyuculara sunacağım. Kürtler’in uzak atalarının mitolojik değerlerini aktaran kaynaklardan kısmen yaşayabileni olan Avesta Külliyatı’nı size tercüme ve yorumları ile birlikte sunmakla; artık ”kolay ulaşılır kaynak sıkıntısı”na da son vermeyi umuyorum.
...
Zerdüştiler’in Kutsal Kitabı Avesta’da yer alan metinlerin gerçek anlamı, Batılı Bilim Adamları konuyla yakından ilgileninceye kadar, bu kitapları kutsal ilan eden insanlar tarafından bile bilinmiyordu. Dolayısıyla; rönesans deneyinden geçmiş olan bu gibi ülkelerde ”fikri hür” olarak yetişmiş bilim adamlarının Avesta’ya ulaşmasına bir ”keşif” gözüyle bakmamak büyük bir haksızlık olurdu. Fakat Batılı Bilim Adamları Avesta’yı incelerken yine de -bilgi eksikliğinden olsa gerek- Kürtçe’yi hesaba katmamak suretiyle gözardı edilemez bir hata yaptılar. Bu araştırmacılar İranî Uluslar söz konusu olduğunda hep sadece ”Persler”i söz konusu ettiler. Dil olarak da sadece Persçe’yi incelemeyi yeğlediler. Diğer İranî Diller gözardı edildi. Oysa Kürtçe ve bilhassa Kürtçe’nin Zazaki ve Hewramani lehçelerinin hesaba katılması, araştırmacılara hem Avesta’nın orijinal coğrafyasının tayininde, hem de Peygamber Zarathuştra’nın kimliğinin belirlenmesinde paha biçilemez bilgiler sağlayacaktı.
Hermippos yazılı Avesta konusunda en açık tanıklık yapan Grek yazarlarından bir başkasıdır. Yazar, ”Magular hakkında” adlı bir de kitap yazmıştır. Buna göre Zarathuştra 2 Milyon dize compoze etmişti. Hermippos bu kitapları tek tek tetkik ettiğini söyler ve herbirinin içeriğini de kaydeder (bunları Pliny’den öğreniyoruz). Grek yazarları arasında daha az dikkat çekici benzer başka iddialar da vardır. Arap Tarihçi Abu Cafer Attawari; Zarathuştra’nın kitaplarının 12 bin öküz derisini (Parşömen kâğıdını) dolduracak kadar bir büyüklükte olduğunu ısrarla vurgular. Tradisyonel Zerdüşti kaynaklarında ise; Kutsal Kitab’ın Ahura Mazda tarafından Peygamber’e indirildiği, onun da bu emaneti Kava Vistaşpa’ya verdiği ve bu ilk Zerdüşti kralın da onu Jamaspa vasıtasıyla yazılı hale getirdiği kaydedilir. Fakat bu kitabın hangi alfabe ile yazıldığı ve akibetinin ne olduğu meçhuldur. Pausanius (M.S.180) adlı bir Grek seyyahı; ”ateşe tapan Magular”dan bahsederken, bunların kendi mabetlerinde, Grekler tarafından bilinmeyen bir dilde tanrıya ilahiler söylediklerini ve bunları bir kitaptan okuduklarını kaydeder.
***
Arap-İslam yazarlarından bazıları, Zarathuştra ve kitabı konusunda çok ciddi sayılabilecek bazı açıklamalarda bulunurken, diğer bazıları ise propaganda amaçlı haraket ettikleri için, ”araştırma” adı altında sundukları ürünleri, basit birer karalama vesikası niteliğindedir. Bu tip araştırmacılar bize fayda sağlayacak ciddiyette değildirler. Ama yine de Zarathuştra tarafından yazılmış olan -uyduruk da olsa- ”Avesta” veya ”Aşta” adlı bir kitaptan bahsederler. Bu da; Bahdiniler’in kutsal kitabının yazılı halde bulunan şeklinin bunlar tarafından da görüldüğünü anlatması bakımından önemlidir.
Arap yazarlarından Masudi (M.S.943), Zeraduşt’un (Zarathuştra’nın) kitabı hakkında şu ilginç notları düşmüş: Zeraduşt’un yaptığı ilk kitap Avesta’dır. Farslar bu kitabı anlayamıyorlardı. (Bunun üzerine) Zeraduşt bu kitap için bir yorum (kitabı) yazdı, onlar (Farslar) buna Zend dediler. O, ayrıca bu yorumun da yorumunu yazdı. Farslar buna Pazend dediler. Zeraduşt’un ölümünden sonra Farslar bu yorumların yorumunu ve kitabın genel bir izahatını da kaleme aldılar. Buna ise Yazdah adının takmışlardı. Masudi’nin bahsettiği bu ”Yazdah”, günümüzde varlığını sürdüren Avesta’nın üçüncü ”cildi”nde yer alan ”Yaştlar”dır. Mesudi bir de Müslümanlar’ın ”kâfir” anlamında kullandığı ”Zendıq” veya ”Zındıq” kelimesinin kökenini de araştırmış. Bu kelime esas olarak Zend’den geliyor. Bilindiği gibi (diyor Masudi) Zend, sadece gökten inenin (yani Avesta’nın) bir yorumundan ibarettir. Farslar, Avesta’ya muhalif olan dini görüşler öne sürenlere Zendıq diyorlardı. Çünkü o, kendi imalatı olan ”zend”i, Kutsal Kitab’taki metnin önüne almıştır. Bilindiği gibi Zarathuştra’nın yaşadığı dönemle ilgili olarak da en isabetli bilimsel tahlili yapan da Masudi idi.
Şahrastani (1086-1153), ”kitâb-ul-milal wa na’hal” adlı eserinde, dinlerdeki mezhepleri ve tarikatları inceler. Tabari (M.S.923), Dimişqi (M.S.1327’de ölmüştür), İbn Fozlan, İbn al-Athir gibi pekçok Arap yazarları Zarathuştra’yı ”putperest”, ”sahte peygamber” veya ”aşta” adını verdiği anlaşılmaz bir kitap yazmış olan bir sahtekâr olarak nitelerken, Şahrastani objektiviteden (mümkün olduğu kadar) sapmadan, Magular’ın Dinini anlatır. Bu büyük İslam yazarı Muguları da tıpkı Yahudiler, Hristiyanlar ve Müslümanlar gibi ”Ehl-i Kitab” olarak niteler. Onları kendi yazdıkları kitaplara inanan Brahmanlar’dan ve Yıldız-tapıcıları olan Sabiiler’den ayrı bir kefeye koyar. Şahrastani; bu kitabında Avesta’nın yazılı bir şekilde bulunduğunu kaydettiği gibi; ”Magu Dini”nin; ruhun başka varlığa geçeceğine inanan mezhebi; Mazdaklar’dan, Gayo Maratan (Gayomarthiyah) mezhebinden ve Zervanitler’den de bahseder.
Yukarıda saptadığımız görüşlerin ışığında, M.S. 650 Yılı’ndan İran’a hakim olan İslamlar’ın orada yazılı halde bulunan Avesta ile karşılaştıklarını anlıyoruz.
Zerdüştiler’in en önemli dinsel kitaplarından biri olan Dinkard’da; Sassaniler döneminde varlığını sürdüren Avesta’nın 345.700 kelime içerdiği kaydedilir. Avesta’nın yorumu olan Zend ise 2.094.200 kelimelikti. Arap istilasından sonra bugün elimizde kalan Avesta’nın sadece 83.000 kelime içerdiğini düşünürsek, Zerdüştiler’in bu Kutsal Kitab’ının Arap istilası sırasında uğradığı tahribatın boyutunu daha iyi anlarız.
vendidad ve avesta’daki yeri:
Orijinal Avesta’nın Zarathuştra’ya 21 Nosk halinde indiğine ve Yathâ ahû vairyô diye başlayan kutsal dizelerde yer alan her sözcüğün bir Nosk’a anahtarlık ettiğine inanılır. Mazda Dini’nin Hak Kitabı, vermek istediği mesaj itibariyle önce üç büyük bölüme (bangışnu) ayrılmıştır. Bu bölümler; gâsânu, dâd ve hâdak-mânsarik’tir. Bunlardan gâsânu, Gathalar demektir. Yani bunlara bir yerde dize denebilirse de, ”gâsânu” yine de dize’den ziyade ”Gathalar” anlamına gelir. İşte Kutsal Kitap eski Avesta’yı oluşturan bu 21 Nosk’tan (veya Nask) 7’si yukarıda aktardığımız ayırımda genel Gatha bölümünün içinde (gâsânu’nun içinde) yer alır. Kısaca; 21 Noskdan 7’si Gatha’dır.
Bu Nosklar’ın adları şöyledir (parantezin içindeki isimler, Ahuna-vairya’yı oluşturan ve noskların bir nevi adı niteliğinde olan her sözcüğünden biridir, ki buna Kutsal Formula denilir): Stud-yaşt (Vâstârem), Sûdkar (Yathâ), Varştmânsar (Ahû), Bago (Vaıryô), Vaştag (Mananghô), Hâduxt (Dadat) ve Spend (Angheuş)..Noskların ikinci grubu 'Dâdlar'dan oluşur. Dâd; ”Kanun” anlamına gelir. Bunlar; dünyevi malumat ve dünyevi görevlerdirler (bunlar da aynı şekilde malumat ve görevlerin kendileridirler). Dâdlar, yargıçlar (dâdık’lar) için düzenlenmişlerdir. Dâdlar da tıpkı Gathalar gibi, Kutsal Kitab’ın Yedi Nosk’unu içerirler, şöyle; Nikâdûm (Xşathremça), Ganabâ-sar-nigad veya Dubasrujd (Ahurâı), Hûspâram (Â), Sakâdum (Yim), Vendidad (Dregubyô), Çıtradâd (Şyaothnanâm) ve Bakân-yaşt (Mazdâi). Hâdak-mânsarik, Avesta’daki hadha-mãthra’dan türetilmiş olup, ”ilham edilmiş sözler” anlamına geliyor. Burada geçen mãthra, Mãthra Spenta diye bilinen Yazata’dır. Daha önce de açıkladığımız gibi bu Yazata, Ahura Mazda’nın Ruhu olarak da biliniyor. Bu gurup Nosklar ilk iki gurup, yani; ruhsal ve dünyevi olanlar (gathalar ve Dâdlar) arasında kalan (bölgedeki) informasyonu kapsarlar. Şu Nosklar’dan oluşurlar: Dâmdâd (Athâ), Nâdar (Ratuş), Pâgag (Aşât), Rado-dâd-aitag (Çhit), Barış (Haçâ), Kaşkisrôbô (Vangheuş) ve Vıştasp-sâstô (Dazdâ)..
İşte bizim konumuz olan Vendidad’ın, Dev Avesta kompozisyonunun içindeki yeri budur. Zerdüştiler Vendidad’ı, Kutsal Kitab’ın bozulmadan muhafaza edilebilmiş olan tek nosk’u olarak kabul ederler. Diğer bütün nosklar, çeşitli düşmanları tarafından -en aşağısından- dörtte üç oranında yok edilmiş bulunuyorlar. Ancak eklemeler ve çıkarmalarla da olsa Vendidad gerçekten günümüze kadar ulaşabilmiştir. Fakat gerçekler bize gösteriyor ki; bu dev eserin de bazı kısımları orijinalinden biraz daha gençtir. Vendidad’ın yaşının yine de M.Ö. 500’lü yılların altına pek inmediği araştırmacıların ortak kanısıdır. Ama yine de bazı ekstrem yazarların onu M.Ö. 120 yılına yerleştirdiğini bilelim.
Günümüzdeki yaşayan Vendidad, Fargard denilen küçük bölümlerden oluşur. Bunlar 22 tanedir. Bu fargardların yapısal incelenmesi, bunların eş zamanlı olarak yazılmadığını ve aynı yazar tarafından kaleme alınmadığını açıkça ortaya koyar. Bazı bölümleri o kadar eskidir ki, bu bölümlerin Peygamber’in ölümünün üzerinden en fazla 100 yıl geçtikten sonra (veya böyle bir süre içerisinde) şekillendiği kesindir. Fakat elimizde bulunan ana gövdenin büyük bir kısmı, çok önemsiz törenlerin ve geleneklerin tarif edildiği bazı ”tuhaflıklar”la doludur ki bu bölümleri Peygambere veya onun herhangi bir takipçisine bağlamak olanaksızdır. Fakat bir bütün halinde, bazı kısımları kaybolmasına rağmen Vendidad Zarathuştracılar’ın, özellikle Zaratuştracı rahiplerin asırlarla ifade edilebilecek bir süre içerisinde şekillenen bir yapıtıdır. Bu yapıtın ucu bir yerde Zarathuştra’nın kendisine de dayanıyor olabilir. Fakat sonraki dönemlerde, peyderpey eklenen bölüm ve yorumlarla -ki bunların çoğu biribirleriyle çelişiyorlar- kitap, Med Mitolojisi’ndeki bazı (ilkel) dinsel kuralların yeraldığı karmaşık bir strüktüre kavuştu. Kaybolan bölümlerin yerini zamanla direkt olarak Zend denilen yorumların alması, işi daha da karmaşıklaştırdı.
Vendidad’ı eğer içeriği bakımından bölümlendirirsek, üç ayrı Vendidad’la karşılaşırız (soyut anlamda). ”Birinci Vendidad”, ilk üç Fargard’dan oluşur. ıçeriklerine bakıldığında Vendidad’ın bu Fargardları’nın gerçekten çok eski oldukları görülür. Bunlar, Aryan ve Med Mitolojileri’nde yer alan efsanevi olgu ve olayları ele alan bölümlerdir. Bence Vendidad’ın asıl orijinal Fargardları, son dört Fargard ile birlikte bunlardır. Bu ”bölüm”ün I. Fargard’ında yer alan ”Ahura Mazda’nın ilk yarattığı 16 ülke”, araştırmacılar tarafından çok tartışılmıştır. Bu bölüm, bilhassa son 20. tarafından bilhassa Zarathuştra’nın -eğer deyim yerindeyse- ulusal kimliğinin irdelenmesi için kullanılmış, çeşitli sonuçlara varılmıştır. Bu bakımdan okuyucuların bu bölümü ve sunduğum yorumları çok dikkatle ve eleştirici bir gözle okuyacaklarını umuyorum. II. Fargard’da Yima efsanesi tüm yönleriyle ele alınmıştır. İsrail kaynaklı dinlerin (Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam’ın) Nuh menkibesinin orjinal kaynağı olan Yima efsanesi de çok tartışılmıştır. Bu efsanenin Nuh menkibesi ile mukayesesi, efsanenin vermek istediği mesaj ve bunun ışığında Aryan Mitolojisi’nin dayandığı felsefi temeller araştırmacıları az heyecanlandırmış değildir. Bu bölümün de okuyucu tarafından dikkatle takip edileceği kuşkusuzdur. Yeryüzünü anlatan ve (yaşayan bir varlık olarak) dünyanın hoşlandığı ve hoşlanmadığı şeyler hakkında tesbitlerin de çok büyük bir önem arzettiği açıktır. Yaradılış ile menkibenin parçalar halinde sunulduğu bu bölümün dikkatle irdelenmesi halinde o zamanın düşünce sistemi ile ilgili ipuçlarını yakalayacağı muhakkaktır. Hele tarımın kudsiyeti ile ilgili bölümler ilginçtir.
İkinci kısım Vendidad’ın temel işlevi olarak kabul edilen konuları işler. Yani Vendidad’ın IV. Fargard’dan, XVII. Fargard’a kadar olan bölümleri dinsel düzenin kurallarını, bu konuda yapılan törenleri ve aynı çerçeve içinde varolan gelenekleri ele alır. Bazıları okuyucuya çok ters gelebilecek olan bu tür kuralların 2500 Yıl öncesine ait olduğunu unutmadan okursak, onları anlayacak ve Medya’daki bazı dinsel kurumları daha iyi anlamış olacağız.
Vendidad’ın üçüncü kısım olarak nitelenen bölümü; karmakarışıktır. Bu bölümde ele alınmış olan en önemli bölümler, tababetle ilgili Fargardlar’dır. Araştırmacıların önemli bir bölümü, bunların Avesta’nın kayıp olan tababetle ilgili bölümlerinden arta kalmış gibi görürler. Benim de inancım bu yöndedir. Çünkü Kutsal Kitap, şuraya buraya serpiştirilmiş olan ayetlerinde, Medya’nın zamanının en iyi sağatım merkezi olduğunun işaretlerini yakalayabiliriz. Bunu siz de göreceksiniz. Şimdi, Bahdiniler’in Kutsal Kitabı olan Avesta’nın ilk cildinin tercüme ve yorumuna geçebiliriz.
http://www.bilgin.nu/books/avesta/
Avesta I Vendidad
1 Ahura Mazda (1), Spitama (2) Zarathuştra’ya konuştu ve (şöyle) söyledi:
2 "Ben her ülkeyi, o ülkede hayran kalınacak bir şey olmazsa bile, onun sakinleri için şirin kılacak şekilde yarattım. Eğer (ben) her ülkeyi onun sakinlerine şirin gelecek şekilde yaratmasaydım, içinde hayran kalınacak bir şey olmazsa da bütün yaşayan dünya Airyana Vaeco’ya akın edecekti."
3 "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin ilki; Daitya Nehri’nin kıyısındaki Airyana Vaeco idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu (1) geldi ve büyücülük gücünü kullanarak karşı-yaratıklar olarak nehirde yılanı , (karada) kışları yarattı, Daevalar’ın , işi (olan kışları)."
4.Orada kışlar on ay, yazlar iki ay oluyor. (Mevsimler) sular için soğuk yer için soğuk, ağaçlar için soğuktur. Kış mevsimi (beraberinde getirdiği) en kötü dertleri ile oraya çöker .
5. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin ikincisi; Suğda’daki ovalardı.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak sığırlara ölüm getiren Uçan Skaityalar’ı (Pehlevi versiyonunda bu kontr-yaratığın adı; "kûra-magalar=kör sinekler" şeklinde sunuyor S.Bilgin) yarattı."
6. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin üçüncüsü; güçlü ve Kutsal Mouru idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak günah dolu arzuları (2) yarattı."
7. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin dördüncüsü; yükseğe çekilmiş bayrakları (olan) güzel Baxdi (1) idi.
"Bunu üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak Bravaralar’ı (2) yarattı."
8. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin beşincisi; Mouru ile Baxdhi arasında uzanan Nisâya (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak imansızlık suçunu [(2)günahını] yarattı."
9. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin altıncısı; Gölü ile birlikte Harôyûm (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak gözyaşı ve ağlamayı (2) yarattı."
10. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin yedincisi; kötü hayaletlerin (ülkesi olan) Vaekereta (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak Keresâspa’ya bağlanan Pairika Knãthaiti’yi (2) yarattı."
11. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin sekizincisi, zengin otlaklar(a) sahip (olan) Urva (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak gurur günahını (2) yarattı."
12. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin dokuzuncusu, Vehrkâna’daki Xnenta (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak kefareti mümkün olmayan günahı, yani sapık (ilişki) günahı(nı) yarattı (2)."
13. "Ben (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin onuncusu, güzel Harahvaiti (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak kefareti mümkün olmayan günahı, yani ölü gömme günahını (2) yarattı."
14. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin onbirincisi, parlak ve xvarenõ sahibi Haêtumant (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak Yatular’ın kötü büyücülük günahını (2) yarattı."
16. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin onikincisi, üç kabile(den oluşan) Ragha (1) idi.
"Bunu üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak tam imansızlık günahını (2) yarattı."
17. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin onüçüncüsü, güçlü ve kutsal Çaxra (1) idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak kefareti mümkün olmayan günahı, yani ceset yakma günahını (2) yarattı."
18. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin ondördüncüsü, dört köşeli Varena (1) idi, ki orada doğan Thraetaona, Aji Dahaka’yı cezalandırmıştır.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak kadınlarda normal olmayan (aybaşı) akıntılarını (2) ve yabancı hükümdarların zulmunu (3) yarattı."
19. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin on beşincisi, Yedi Nehirler [ ülkesi (1)] idi.
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak kadınlarda normal olmayan aybaşı akıntılarını ve haddinden fazla ısıyı yarattı (2)."
20. "Ben, (yani) Ahura Mazda’nın yaratmış olduğu iyi toprakların ve ülkelerin on altıncısı, halkı; Ranğa (nehrinin) akıntılarının yanında başsız (insanların) yaşadığı yer idi (1).
"Bunun üzerine tümüyle ölüm olan Angra Mainyu geldi ve büyücülük gücünü kullanarak Daevalar’ın bir eseri olan kışı yarattı."
21. Bunlarla beraber (yarattığım); güzel, esrarlı, hoş, parlak ve gelişmiş daha başka toprak ve ülkeler de vardır.
|
II
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu:
Ey Ahura Mazda, son derecede hayırlı ruh, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri!
Benden, (yani) Zarathuştra’dan önce kiminle konuştun, kime Ahura’nın, (ve dolayısıyla) Zarathuştra’nın kanununu öğrettin, kimdir bu ölümlü ey Ahura Mazda?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı:
Büyük koruyucu (çoban) dürüst Yima (idi), ey Kutsal Zarathuştra! O, kendisiyle ben, (yani) Ahura Mazda’nın görüştüğü (ve) Ahura’nın, (dolayısıyla) senin, (yani) Zarathuştra’nın düzenini öğrettiği ilk ölümlüdür (1).
3. Ey Zarathuştra, Ben, Ahura Mazda onunla konuştum (ve) şunları söyledim: "(Sen) Vivanğat’ın oğlu dürüst Yima, benim düzenimi (insanlara) taşıyan ve anlatan ol!"
Ve Ey Zarathuştra, dürüst Yima beni cevapladı (ve şöyle) dedi:
"Ben vaiz olarak doğmadım, ben senin düzeninin (bilgilerini) taşıyıcısı olarak eğitilmedim."
4. Ey Zarathuştra, o zaman Ben, Ahura Mazda kendisine şunları söyledim:
"Madem sen benim düzenimin (bilgilerinin) nakledicisi, vaızı olmak istemiyorsun, o zaman benim dünyamın gelişmesini sağla, benim dünyamın çoğalmasını (büyümesini) sağla; üstlen (benim) dünyamın beslenmesini, yönetimini ve gözetimini."
5. Ve ey Zarathuştra, dürüst Yima beni cevapladı (ve şöyle) dedi:
"Evet! Ben senin dünyanı geliştirmek isterim, ben sen dünyanı çoğaltmak (büyütmek) isterim. Evet! Ben senin dünyanı beslemek, yönetmek ve gözetlemek isterim. Ben kral iken, orada; ne soğuk rüzgâr ne de sıcak rüzgâr, ne hastalık ne de ölüm olmayacaktır."
6. …(kayıp)
7. Sonra Ben, Ahura Mazda, ona iki tamamlayıcı şey getirdim; altın kakmalı bir yüzük ve altın kakmalı bir hançer. İşte şuraya bak, bu; krallara yaraşır egemenliğin sahibi Yima’dır (1)!
8. Böylece Yima’nın yönetiminde üçyüz kış geçti. Dünya sığırlar, (diğer) hayvan sürüleri, insanlar, köpekler(1), kuşlar ve kızıl alevli ateşlerle doldu. (Artık) sığır ve (diğer) hayvan sürüleri ile insanlar için (boş) yer kalmamıştı.
9. Bunun üzerine Ben Yima’yı uyararak (şunları) söyledim: "Ey Vivanğat’ın oğlu dürüst Yima, dünya sığır ve (diğer) hayvan sürüleri ile, insanlarla, köpeklerle, kuşlarla ve kızıl alevli ateşlerle doldu."
10. Bunun üzerine Yima Güneş’in günortası yoluna saparak aydınlığa doğru gitmek üzere (güneye doğru döndü ve) parlak gökyüzüne yöneldi (1). (Ve) daha sonra dünyaya (parmağındaki) altın yüzükle tazyik etti ve hançer(i) ile delerek şöyle konuştu:
"Ey Spenta Armaiti (2); parçalarını iyilikle (iyi niyetle) aç, sığır ve hayvan sürüleri ile insanları taşıyacak şekilde kendini uzaklara kadar ger (yani genişle)."
11. …Ve Yima Dünya’yı eskisinin üçte biri nisbetinde daha geniş hale gelmesine sebep oldu. Orada sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar, istedikleri sayıda ve arzuladıkları gibi (yerleştiler).
12. Böylece Yima’nın yönetimindeki (dünyada) altıyüz kış geçti. Dünya yeniden sığır ve diğer hayvan sürüleri, insanlar, köpekler, kuşlar ve kızıl alevli ateşlerle doldu, başka sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar için yer kalmadı.
13. …Ve Ben dürüst Yima’yı uyararak(şöyle) söyledim: "Ey Vivanğat’ın oğlu dürüst Yima, Dünya sığır ve diğer hayvan sürüleri, insanlar, köpekler, kuşlar ve kızıl alevli ateşlerle doldu, sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar için başka yer kalmadı."
14. Bunun üzerine Yima Güneş’in günortası yoluna saparak aydınlığa doğru gitmek üzere (güneye doğru döndü ve) parlak gökyüzüne yöneldi. (Ve) daha sonra Dünya’ya (parmağındaki) altın yüzükle tazyik etti ve hançeri ile delerek şöyle konuştu:
"Ey Spenta Armaiti; parçalarını iyilikle aç, sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanları taşıyacak şekilde kendini uzaklara kadar ger (yani genişle)."
15. …Ve Yima Dünya’yı eskisinden üçte biri nisbetinde daha geniş hale gelmesine sebep oldu. Orada sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar, onun istediği sayıda ve onun arzulayıp istediği gibi (yerleştiler).
16. Böylece Yima’nın yönetimindeki (dünyada) altıyüz kış geçti. Dünya yeniden sığır ve diğer hayvan sürüleri, insanlar, köpekler, kuşlar ve kızıl alevli ateşlerle doldu, başka sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar için yer kalmadı.
17. …Ve Ben dürüst Yima’yı uyararak (şöyle) söyledim: "Ey Vivanğat’ın oğlu dürüst Yima, Dünya sığır ve diğer hayvan sürüleri, insanlar, köpekler, kuşlar ve kızıl alevli ateşlerle doldu, sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar için başka yer kalmadı."
18. Bunun üzerine Yima Güneş’in günortası yoluna saparak aydınlığa doğru gitmek üzere (güneye doğru döndü ve) parlak gökyüzüne yöneldi. (Ve) daha sonra Dünya’ya (parmağındaki) altın yüzükle tazyik etti ve hançeri ile delerek şöyle konuştu:
"Ey Spenta Armaiti; parçalarını iyilikle aç, sığır ve diğer hayvan süruleri ile insanları taşıyacak şekilde kendini uzaklara kadar ger (yani genişle)."
19. …Ve Yima Dünya’yı eskisinden üçte bir nisbetinde daha geniş hale getirdi. Orada sığır ve diğer hayvan sürüleri ile insanlar, onun istediği sayıda ve onun arzulayıp istediği gibi (yerleştiler).
II
20. (…kayıp)
21. Yaradan, (yani) Airyana Vaeco’da (1) yüksek bir üne sahip (olan) Ahura Mazda, İyi Nehir Daitya’nın (2) kıyısında göksel meleklerle [Yazatalar’la (3)] birlikte bir toplantı çağrısında bulundu.
Airyana Vaeco’da yüksek bir üne sahip (olan) iyi koruyucu, dürüst Yima (oradaki) İyi Nehir Daitya’nın kıyısına üstün (değerdeki) ölümlüleri (4) toplantıya çağırdı.
Airyana Vaeco’da yüksek bir üne sahip (olan) Ahura Mazda, (buradaki) İyi Nehir Daitya’nın kıyısındaki bu toplantıya göksel meleklerle (yazatalarla) birlikte geldi.
Airyana Vaeco’da yüksek bir üne sahip (olan) iyi koruyucu, dürüst insan Yima İyi Nehir Daitya’nın kıyısındaki bu toplantıya üstün (değerdeki) ölümlülerle birlikte geldi.
22. Ve Ahura Mazda Yima’ya hitap ederek şöyle dedi:
"Ey Vivanğat’ın oğlu dürüst Yima! Maddi dünyaya öldürücü kışlar çökecek, (söz konusu kışlar) beraberinde son derecede kötü, bozuk soğuklar getirecek. Maddi dünyaya öldürücü kışlar çökecek, o (gelecek olan kışlarla birlikte) dağların en yüksek tepelerinde bir aredvi (1) derinliğinde kar tabakaları (oluşacak).
23. Ve hayvanların her üç türü de ölecek, (yani) şu kırda yaşayanlar, şu dağların tepelerinde yaşayanlar ve şu vadilerin içlerindeki ahırlarda barınanların tümü (ölecek).
24. O kıştan önce şu tarlalar sığırlar için otla dolacak. Şimdi (yani söz konusu kıştan önce) dereler taşıyor, karlar eriyor, bu ülke dünyada mutlu bir ülke gibi görünüyor olacak, ki burada koyunların dahi ayak izleri (1) görünecek.
25. Bundan dolayı Sen, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda (1) olacak (kare) şeklindeki bir Vara (2) inşa et. Buraya koyunların ve öküzlerin, erkeklerin, köpeklerin, kuşların ve kızıl alevli ateşin tohumlarını (3) yerleştir.
Bundan dolayı Sen, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda olacak (kare) şeklinde bir Vara inşa et. (Bu) insanlar için oturulacak bir yer olsun, bir Vara, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda, sürüler için bir ağıl.
26. Sen oraya; bir hâthra uzunluğundaki yatağında akacak olan suları yerleştireceksin, sen; (bu suların) her zaman yeşil kalacak ve tükenmez gıdalarla dolu olan kıyılarına kuşları (1) yerleştireceksin. Sen orada; balkonlu bir ev, bir avlu ve bir dehlizden oluşan barınaklar inşa edeceksin.
27. Sen oraya; yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden erkek ve kadınların tohumlarını yerleştireceksin. Sen oraya; yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden her çeşit sığırın tohumunu yerleştireceksin.
28. Sen oraya; yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden her çeşit ağacın tohumunu yerleştireceksin, Sen oraya her türlü yiyeceğin (1) tohumlarından yerleştireceksin, (ki bunlar) gıda (bakımından) en dolu, koku (bakımından) en tatlı (olacaklar). Oraya tüm bu tohumların her birinden ikişer tane olmak üzere, insanlar Vara’da oturdukları müddetçe tükenmeyecek kadar koyacaksın.
29. Orada hiç bir kamburlu (insan) bulunmayacak, hiçbir güvercin göğüslü (insan) da (bulunmayacak), (cinsel) iktidarsızlık ve delilik olamayacak, yokluk, yalan, adilik, hasetlik (olmayacak), çürük dişli ve cüzzamlı (kişi) doğmayacak., ya da Angra Mainyu’nun ölümlülerin vücuduna vurduğu damgalar [(1) olmayacak].
30. Bu (inşa ettiğin) yerin merkezi kısmına dokuz, orta yerde altı sokak, kenar bölgelerde üç tane sokak düzenleyeceksin. En geniş kısımlardaki sokaklara bin, orta bölgedeki sokaklara altı yüz, kenardaki sokaklara ise üçyüz erkek ve kadının tohumunu yerleştireceksin. Sen o Vara’yı altın bir çemberle (kubbe ile) kaplayacaksın, ona bir kapı yapacaksın ve (Vara’nın duvarının) içine kendiliğinden parlayan bir pencere yapacaksın.
31. Yima (daha) Sonra içinden konuşmaya başladı: "Ben Ahura Mazda’nın yapmamı emrettiği Vara’yı nasıl yapabileceğim?"
…Ve Ahura Mazda Yima’ya (şöyle) dedi: "Ey Vivağvat’ın oğlu dürüst Yima! Yeri topuk darbelerinle ez ve çömlekçilerin çömlek (yapmak için kullandıkları) kili yoğurdukları gibi, sen de (bu ezdiklerini) ellerinle yoğur."
[32. Ve Yima, Ahura Mazda’nın istediği gibi yaptı, yeri topuklarının darbeleriyle ezdi, (bu ezdiklerini) çömlekçilerin çömlek (yapmak için kullandıkları) kili yoğurdukları gibi elleriyle yoğurdu (1).]
33. …Ve Yima her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda olan kare şeklindeki Vara’yı yaptı. Oraya koyunların ve öküzlerin, erkeklerin, köpeklerin, kuşların ve kızıl alevli ateşin tohumlarını yerleştirdi. O, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda, insanlar için barınak ve hayvanlar için bir ağıl olacak olan bir Vara inşa etti.
34. O, oraya bir hathra uzunluğundaki yatağında akacak olan suları yerleştirdi. O, (bu suların) tükenmez gıdalarla dolu ve her zaman yeşil kalacak olan kıyılarına kuşları yerleştirdi. O, orada; balkonlu bir ev, bir avlu ve bir dehlizden ibaret olan barınaklar inşa etti.
35. O, oraya yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden (olmak üzere) erkeklerin ve kadınların tohumundan yerleştirdi, O, oraya yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden (olmak üzere) her çeşit sığırın tohumundan yerleştirdi.
36. O, oraya yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden (olmak üzere) her türlü ağacın tohumundan yerleştirdi, O, oraya gıda bakımından en üstün, koku (1) bakımından en tatlı gıdaların tohumundan yerleştirdi.
37. …Ve orada hiç bir kambur adam, hiç bir güvercin göğüslü adam, hiç bir (cinsel) iktidarsız, hiç bir deli yoktu; yokluk, yalan, adilik ve haset yoktu; çürük dişli kimseler, cüzzamlılar doğmadı; Angra Mainyu’nun insanların vücuduna vurduğu damgalar olmadı.
38. Bu yerin en geniş olan merkezi kesiminde dokuz, orta kesimde altı, kenar kesimde üç olmak üzere dokuz sokak düzenledi. Bu yerin en geniş kısmındaki merkezdeki sokaklara 1000, orta kesimdeki sokaklara 600, kenardaki sokaklara 300 erkek ve kadının tohumundan yerleştirdi. O, bu Vara’yı altın bir çember ile (kubbe ile) kapattı, bir kapı ve Vara’nın (duvarının) içine kendiliğinden parlayan bir pencere yerleştirdi.
39. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Hangi şeyin ışığı aydınlatıyordu) Yima’nın yaptığı Vara’yı?
40. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: " Bunlar yaratılmamış (1) ve yaratılmış olan ışıklardır (Birlikte). Orada yıldızlar, ay ve güneş’in (yılda) bir kez doğup battıkları görülür ve bir yıl sadece bir gün gibiymiş gibi görülür (hissedilir)."
41. "Her kırk yılda bir (1), bir çiftten biri erkek, biri dişi olmak üzere bir çift (insan) doğdu. Bu, her tür sığır için de böyle oldu. …Ve Yima’nın yaptığı Vara’da yaşayan adamlar en mutlu bir hayat yaşadılar.
42. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Yima’nın yaptığı Vara’ya Mazda’nın düzenine (ait bilgileri) taşıyan (getiren) kimdir?
43. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Orada (göksel) efendi (Ahura) ve (yersel) hükümdar kimdir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: " Urvatad-nara (1) Ey Zarathuştra! Ve sen kendinsin Zarathuştra!"
Yeryüzü
1. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada en fazla hangi yer kendisini mutlu hisseder?
Ahura Mazda (şeyle) cevapladı: "O, imanlı birinin üstünde yürüdüğü bir yerdir, Ey Spitama Zarathuştra! (Bu imanlı kişinin) elinde kutsal odunu (1), baresma’yı (2), kutsal eti (3), kutsal havanı (4) taşıyarak, kurallarımızı sevgiyle uygulayarak, engin çayırların Efendisi Mithra’ya (5) ve Rama Hvastra’ya (6) yüksek sesle yakararak yürüdüğü (yerdir)."
2,3. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada ikinci olarak hangi yer kendisini mutlu hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "O (yer), imanlı birinin; içinde bir rahip bulunan bir ev diktiği yerdir; içinde sığırların, çocuk sahibi (bir) eşin ve iyi sürülerin barındığı bir yerdir, ki orada sığırlar gelişmeye devam eder, kudsiyet gelişir, yem gelişir, köpek gelişir, eş gelişir, çocuk gelişir, ateş gelişir ve hayatın her türlü nimeti (veya kutsaması) gelişir."
4. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada üçüncü olarak hangi yer kendisini mutlu hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "O (yer), imanlı birinin çok miktarda hububat, ot ve meyva yetiştirdiği yerdir, Ey Spitama Zarathuştra! O (imanlı kişinin) kurumuş toprağı suladığı, yaş (batak) olan toprağı kuruttuğu yerdir (orası)."
5. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada dördüncü olarak hangi yer kendisini mutlu hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Orası (öyle bir) yerdir ki, (orada) kalabalıklar ve sürüler artar (1)."
6. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada beşinci olarak hangi yer kendisini mutlu hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Orası (öyle bir) yerdir ki, (orada) davarlar ve (sığır) sürüleri çok miktarda gübre bırakırlar (1)."
II
7. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada ilk olarak hangi yer kendisini şiddetli keder içinde hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Orası Arezûra Tepesi’dir (1), ki onun üstünde (bulunan) Druj’un (2) ininden, düşman kitleleri (imanlıların üstüne) akın ederler."
8. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada ikinci olarak hangi yer kendisini şiddetli keder içinde hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Orası öyle öyle bir yerdir ki, orada geniş ölçüde insan ve köpeklerin cesetleri gömülür (1)."
9. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada üçüncü olarak hangi yer kendisini şiddetli keder içinde hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Orası öyle bir yerdir ki, orada geniş ölçüde bulunan daxmalarda insanların cesetleri bırakılır (1)."
10. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada dördüncü olarak hangi yer kendisini şiddetli keder içinde hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Orası öyle bir yerdir ki, orada (oranın içinde) Angra Mainyu’nun yaratıklarının inleri boldur."
11. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada beşinci olarak hangi yer kendisini şiddetli keder içinde hisseder?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "Ey Spitama Zarathuştra! Orası öyle bir yerdir ki, orada (düşman tarafından öldürülmüş olan) imanlı birinin eş ve çocukları feryat dolu bağırtılar arasında esarete giden kuru ve tozlu yolda süruklenirler."
III
12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyayı en büyük sevince (gark eden) insanların başında kim gelir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: "O insan ki, insanların ve köpeklerin cesetlerini gömülü oldukları yerden kazıp çıkarır (odur dünyayı en fazla memnun eden)."
13. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyayı en büyük sevince (gark eden) insanların ikincisi kimdir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: " O insan ki, pek çok insanın cesedinin yığıldığı daxmaları yıkar (odur)."
14. Bir insanın tek başına ölü(sünü) taşımasına müsaade etme (1). Eğer böyle yaparsa Nasuş (2) onu burnundan, gözlerinden, dilinden, kulağından (3), seks organından veya kıçından girerek kirletir. Bu Druj, bu Nasuş o (ceset taşıyıcılarının) ifade tarzlarını (4) da kirlettiğinden dolayı, bu insanlar ebediyen (temizlenmemek üzere) kirlenirler.
15. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyada böyle tek başına ceset taşıyan biri için nasıl bir (tutuklanma) yer(i) olacaktır (hazırlanacaktır)?
16. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! (Bu adamın bulunduğu yer) Ateşten ne kadar uzakta olacak? Sudan ne kadar uzakta olacak? Kutsanmış baresma demetinden ne kadar uzakta olacak? İmanlılardan ne kadar uzakta olacak?
17. Ahura Mazda (şöyle cevapladı: "Ateşten otuz adım, sudan otuz adım, Kutsanmış baresma demetinden otuz adım ve İmanlı (insandan) üç adım (uzakta olacak)."
18-19. "Orayı, o yerin üstünü (çevresini) Mazda Tapıcıları bir duvarla çevirecekler (1). O yerde kendisine yiyecek ikmali yapılacak, o yerde kendisine giyecek ikmali yapılacak. (Bu) yiyecekler en kabasından olacak, giyecekler en eskimişinden olacaktır. O bu yiyeceklerle beslenecek, bu elbiseleri eskitecektir. O, hayatını, bir Hana’nın veya bir Zaurura’nın ya da bir Pairista-xşudra’nın (2) yaşına erinceye kadar bu şekilde sürdürecektir."
20-21. “…Ve o, bir Hana’nın veya bir Zaurura’nın ya da bir Pairista-xşudra’nın yaşına erdiğinde Mazda Tapıcıları; bir dağın başında, onun derisini yüzmesi ve başını boynundan koparması için kuvvetli, güçlü, usta bir adam temin edecekler. (Daha sonra) onlar bu (boynu koparılmış günahkâr adamın) vücudunu; Ahura Mazda tarafından yaratılmış olan en aç gözlü ceset-yiyici yaratıklara, aç gözlü kuzgunlara şu sözleri söyleyerek teslim edecekler: ’Buradaki adam kendisinin tüm kötü düşüncelerinden, kötü sözlerinden ve kötü eylemlerinden dolayı pişman olmuştur. Eğer o herhangi bir başka kötü eylemde bulunmuşsa, bu (günahı) kendisinin tövbesinden (patita=el etek çekme) dolayı bağışlanmıştır. Eğer o bir diğer kötü eylemde bulunmamışsa, tövbesinden dolayı ebediyete kadar bağışlanmıştır (1).’“
22. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyayı en büyük sevince (gark eden) insanların üçüncüsü kimdir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “O insan ki, Angra Mainyu yaratıklarının inlerini en fazla miktarda tıkar (odur).“
23. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyayı en büyük sevince (gark eden) insanların dördüncüsü kimdir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “O insan ki en fazla hububat, ot ve meyva yetiştirir (o dur), Ey Spitama Zarathuştra! O, ki kurumuş toprakları sular, fazla yaş olan toprakları (bataklıkları) kurutur.“
24. “Bu dünya için uzun süre ekilip biçilmemiş bir yer olmaz. O, çifçi tarafından sürülmüştür, ki (bundan dolayı) O, onlar için (insanlar için) iyi (cinsten) bir mesken olmuştur. Böylece bu güzel kadın (yeryüzü), -O ki uzun süre çocuksuzdu-, onlara (insanlara) iyi (cinsten) erkek döller (boğalar) verir.“
25. “Ey Spitama Zarathuştra! O ki toprağı; sol kolu ile ve sağ, sağ kolu ile ve sol işlemiştir; ona (yeryüzü), seven bir gelinin yatağında sevgilisine verdiği gibi, bolluk verecek; (tıpkı) gelinin çocuk verdiği gibi yeryüzü de ona meyva (ürün) verecek.“
26-27. “Ey Spitama Zarathuştra! O ki toprağı; sol kolu ile ve sağ, sağ kolu ile ve sol işlemiştir; ona yeryüzü şöyle seslenecektir: ’ Sen ey insan(oğlu)! (Sen) o (insansın) ki beni sol kolun ile ve sağ, sağ kolun ile ve sol (kolun ile) işledin, buraya (sana) her zaman insanlar gelerek ekmek (bulmak) için yalvaracaklar, burada ben her zaman doğurgan olacağım, buraya her çeşit yiyecek getireceğim, hububat bolluğu getireceğim.’“
28-29. Ey Spitama Zarathuştra! O ki toprağı; sol kolu ile ve sağ, sağ kolu ile ve sol işlememiştir; ona yeryüzü şöyle seslenecektir: ’Sen, ey insan(oğlu)! (Sen) o (insansın) ki beni sol kolunla ve sağ, sağ kolunla ve sol işlemedin, sen her zaman bir yabancının kapısında ekmek dileyenlerden biri olacaksın, orada sen her zaman, bolluk içinde bulunanların sana verecekleri bir kırıntıyı bekleyeceksin.’“
30. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Mazda’nın düzeninin gelişmesine (yayılmasına) sebep olan gıda hangisidir?
31. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “Tekrar ve tekrar hububat ekmektir, Ey Spitama Zarathuştra!“
“O ki hububat eker, kutsallığı eker. O, Mazda’nın düzeninin daha ve daha yükselmesini sağlar. O Mazda’nın düzenini, iblisî güçlere karşı yüz kere direnilmiş kadar, bin adak (adamış kadar), onbin dua okunmuş kadar güçlü kılar (1)."
32. “Ne zaman ki hububat boy verir, iblis tıslar (1),
Ne zaman ki (harmanda) dövülür, iblis vınlar,
Ne zaman ki öğütme işlemi başlar, iblis kükrer,
Ne zaman ki un haline gelir, iblis kaçar.."
33. “Bırak; rahip şu kutsal söylemi halka öğretsin:
Şu (yeterince yemek) yemeyenlerde (2) hiç bir güç bulunmaz;
Ne gayretli dürüstlükler için,
Ne gayretli çiftçilik için,
Ne (de) gayretli erkek çocuk babalığı için.“
34. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Dünyayı en büyük sevince (gark eden) beşinci kişi kimdir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “ (1) [O ki toprağı işler, Ey Spitama Zarathuştra! (Sonra bu ürettiğinden) şefkatle ve sofuca (bir şekilde) imanlı birine verir (Aşô-dâd), (o dur)].“
35. “ O ki toprağı işlemiştir, Ey Spitama Zarathuştra! (Fakat) şefkatle ve sofuca (bir tarzda) imanlılardan birine (bu kazancından) vermemiştir, biri onu Spenta Armaiti’nin (1) dışındaki karanlığa ve acıya itecektir (veya ’itmiştir’), en kötü yaşam onun olacak ve o tüm acılara katlanmak zorunda olacaktır.“
36. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir köpeğin veya bir insanın cesedini toprağa gömecekse (gömmek zorundaysa) ve eğer o, altı aydan (yarım yıldan) beri (konu ile) ilgilenmemişse, o adam hangi cezayı ödemelidir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “Aspahê-astra ile beş yüz vuruş, Sraoşô-karana (1) ile beşyüz vuruş.“
37. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir köpeğin veya bir insanın cesedini toprağa gömecekse (gömmek zorundaysa) ve eğer o, bir yıl boyunca bununla ilgilenmemişse, hangi cezayı ödeyecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “Aspahê-astra ile bin vuruş, Sraoşô-karana ile bin vuruş.“
38. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir köpeğin veya bir insanın cesedini toprağa gömecekse ve eğer o, ikinci yıla (girildiği halde konu ile) ilgilenmemişse, o adama hangi ceza var? (Ona) hangi kefaret var? Bu (günahından) hangi temizlik(i yapmakla kurtulur)?
39. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: “O eylem için ebediyen (kurtuluş olabilecek) hiç bir ceza yoktur, kefaret olabilecek hiç bir şey yoktur, hiç bir yolla bundan temizlenilemez.'
40. Bu (günah) ne zaman böyle (affedilmez) olur?
“Eğer kişi Mazda’nın kanununun öğretmeniyse (rahipse) veya bu konuda eğitilmişse, bu böyledir (bu suçtan onun arınması mümkün değil). Fakat eğer o, Mazda’nın kanununu öğretici biri değilse veya bu konuda eğitilmemişse, o; bunu itiraf etmiş (1) ve bir daha asla böylesi yasak bir eylemde bulunmamaya azmetmişse o zaman Mazda’nın kanunu bu suçu onun üstünden kaldırır.“
41. “Ey Spitama Zarathuştra! Mazda Dini gerçekten; günahını itiraf edeni, bu günahın zincirlerinden kurtarır (1), (bu itiraf) güveni ihlal etme suçunu kaldırır (2), (bu itiraf) imanlı birini öldürme suçunu kaldırır (3), (bu itiraf) ceset gömme suçunu kaldırır (4), (bu itiraf) kefareti mümkün olmayan eylem suçunu kaldırır, (bu itiraf) en ağır ceza gerektiren suçun cezasını kaldırır (5), (bu itiraf) her nereden gelirse gelsin, onların tüm günahlarını kaldırır.“
42. “Ey Spitama Zarathuştra! Mazda Dini aynı yolla (itiraf yoluyla) süratli esen bir rüzgârın bir ovayı süpürdüğü gibi, imanlı bir adamın tüm kötü düşüncelerini, kötü sözlerini ve kötü eylemlerini temizler.'
“Bırak bundan böyle Senin tüm eylemlerin iyi olsun, Ey Spitama Zarathuştra! Senin günahların için bir tam kefaret, Mazda Dini yardımıyla yürürlüğe (girmiştir).“
|
4
antlaşmalar ve tecavüzler
1. O adam ki (borç aldığı) bir şeyi, kendisinden (sahibi tarafından) geri vermesi istendiği halde geri vermiyorsa, (o adam) o şeyi çalmış, o (kendisine o eşyayı borç) veren adamı soymuş sayılır (1). Bu (adam), bu şey kendisinin olmuştur düşüncesiyle, komşusunun malını evinde muhafaza ettiği her gün, her gece böyledir (bir hırsızdır).
II.a
2. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ey Ahura Mazda; sayı itibariyle kaç çeşit antlaşma vardır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(Antlaşmalar) Sayı itibariyle altı tanedirler. Birincisi; sözlü antlaşma, ikincisi; el (sıkarak) yapılan antlaşma, üçüncüsü; bir koyun(u karşılık göstererek) yapılan antlaşma, dördüncüsü; bir öküz(ü karşılık göstererek) yapılan antlaşma, beşincisi; bir insan(ı karşılık göstererek) yapılan antlaşma, altıncısı; iyi bir yerdeki verimli, iyi bir şekilde doğurgan (olan) bir tarla(yı karşılık göstererek) yapılan antlaşmadır (1).”
II.b
3. Eğer bir adam sadece sözde kalan (yani uymadığı) bir sözlü antlaşma yaparsa, o el sıkarak yapılan antlaşmaya geçerek günahtan kurtulacaktır, (ki bunun için) o rehin olarak el sıkma antlaşması değerinde (bir şeyi antlaşma yaptığı adama) verecektir.
4. El sıkarak yapılan antlaşmanın günahından kurtulmak için, bir koyun(u karşılık göstererek) yapılan antlaşmaya geçilir, (ki bunun için) o, rehin olarak bir koyun (değerindeki bir şeyi) verecektir. Koyun(u karşilık göstererek) yapılan antlaşmanın günahından kurtulmak için, bir öküz(ü karşılık göstererek) yapılan antlaşmaya geçilir, (ki bunun için) o, rehin olarak bir öküz (değerindeki bir şeyi antlaşma yaptığı adama) verecektir. Bir öküz(ü karşılık göstererek) yapılan antlaşmanın günahından kurtulmak için, bir insan(ı karşılık göstererek) yapılan antlaşmaya geçilir, (ki bunun için) o, rehin olarak bir insan (değerindeki bir şeyi antlaşma yaptığı adama) verecektir. Bir insan(ı karşılık göstererek) yapılan antlaşmanın günahından kurtulmak için, tarla(yı karşılık göstererek) yapılan antlaşmaya geçilir, (ki bunun için) o, rehin olarak bir tarla (değerindeki bir şeyi antlaşma yaptığı adama) verecektir (1).
II.c
5. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam sözle yapılan bir antlaşmayı bozarsa, onun bu günahından ne kadar (kişi) sorumlu olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onun bu günahı, onun martan i-naba-nazdistan’ından (1) üçyüz göbek nesli sorumlu bırakır.”
6. Ey Maddi Dünya’nın yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, el sıkışılarak yapılan bir antlaşmayı bozarsa onun bu günahından ne kadar (kişi) sorumlu olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onun bu günahı, onun martan i-naba-nazdistan’ından altıyüz göbek nesli sorumlu bırakır.”
7. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir koyun (karşılık gösterilerek) yapılan bir antlaşmayı bozarsa onun bu günahından ne kadar (kişi) sorumlu olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onun bu günahı, onun martan i-naba-nazdistan’ından yediyüz göbek nesli sorumlu bırakır.”
8. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir öküz (karşılık gösterilerek) yapılan bir antlaşmayı bozarsa onun bu günahından ne kadar (kişi) sorumlu olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onun bu günahı, onun martan i-naba- nazdistan’ından sekizyüz göbek nesli sorumlu bırakır.”
9. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir insan (karşılık gösterilerek) yapılan bir antlaşmayı bozarsa onun bu günahından ne kadar (kişi) sorumlu olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onun bu günahı, onun martan i-naba-nezdistan’ından dokuzyüz göbek nesli sorumlu bırakır.”
10. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir tarla (karşılık gösterilerek) yapılan bir antlaşmayı bozarsa onun bu günahından ne kadar (kişi) sorumlu olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onun bu günahı, onun martan i-naba-nezdistan’ından dokuzyüz nesli sorumlu bırakır (1).”
II.d
11. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam sözle yapılan bir antlaşmayı bozarsa, hangi cezanın ödenmesi kendisini bekler?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile üçyüz kırbaç, Sraoş-karana ile üçyüz kırbaç (vurulacaktır).”
12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen Kutsal Biri! Eğer bir adam el sıkışarak yapılan bir antlaşmayı bozarsa, hangi cezanın ödenmesi kendisini bekler?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile altıyüz kırbaç, Sraoş-karana ile altıyüz kırbaç (vurulacaktır).”
13. Ey Maddı dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam koyun (karşılık gösterilecek yapılan bir antlaşmayı bozarsa, hangi cezanın ödenmesi kendisini bekler?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile yediyüz kırbaç, Sraoş-karana ile yediyüz kırbaç (vurulacaktır.”
14. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir öküz karşılık gösterilerek yapılan bir antlaşmayı bozarsa, hangi cezanın ödenmesi kendisini bekler?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile sekizyüz kırbaç, Sraoş-karana ile sekizyüz kırbaç (vurulacaktır).”
15. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir insan karşılık gösterilerek yapılan bir antlaşmayı bozarsa, hangi cezanın ödenmesi kendisini bekler?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile dokuzyüz kırbaç, Sraoş-karana ile dokuzyüz kırbaç (vurulacaktır).”
16. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir tarla karşılık gösterilerek yapılan bir antlaşmayı bozarsa, hangi cezanın ödenmesi kendisini bekler?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile bin kırbaç, Sraoş-karana ile bin kırbaç (vurulacaktır).”
III.a
17. Eğer bir adam, birine vurmak için (ayağa) kalkmışsa, bu ”âgerepta”dır. Eğer bir adam, birine vurmak için silahını savurmuşsa (kullanmışsa), bu ”avaoirista”dır. Eğer bir adam, kötü (niyetle) tasarlayarak birini gerçekten vurmuşsa, bu ”aredus”tur (1). Beşinci aredustan sonra o bir peşôtanu olur (2).
18. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir adam ki âgerepta suçunu işler, o hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile beş kırbaç, Sraoş-karana ile beş kırbaç, ikinci kez (tekrarlanan) âgerepta halinde; aspahe-astra ile on kırbaç, Sraoş-karana ile on kırbaç, üçüncü kez (tekrarlanan) âgerepta halinde; aspahe-astra ile onbeş kırbaç, Sraoş-karana ile onbeş kırbaç (vurulacaktır).”
19. ”(Suçun) Dördüncü kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile otuz kırbaç, Sraoş-karana ile otuz kırbaç, beşinci kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile elli kırbaç, Sraoş-karana ile elli kırbaç, altıncı kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile altmış kırbaç, Sraoş-karana ile altmış kırbaç, yedinci kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
20. Eğer bir adam, öncekileri telafi etmeden, sekizinci kez bir âgerepta suçu işlemişse, o hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O (artık) peşôtanudur: Aspeha-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
21. Eğer bir adam âgerepta suçu işlemişse ve (suçunun) kefaretini (ödemeyi) red etmişse, o hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O bir peşôtanudur: (Cezası) aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
22. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam avaoirista suçu işlemişse, o hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile on kırbaç, Sraoş-karana ile on kırbaç. İkinci (kez tekrarlanan) bir avaoiristada; aspahe-astra ile onbeş kırbaç, Sraoş-karana ile onbeş kırbaç (vurulacaktır).
23. Suçun üçüncü kez tekrar tekrarı halinde; aspahe-astra ile otuz kırbaç, Sraoş-karana ile otuz kırbaç. Dördüncü kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile elli kırbaç, Sraoş-karana ile elli kırbaç. Beşinci kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoş-karana ile yetmiş kırbaç.Altıncı kez tekrarı halinde; aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
24. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam avaoirista suçunu yedinci kez işlemiş ve fakat öncekilerin kefaretini ödememişse, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir Peşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
25. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir insan avaoirista suçu işlemişse ve onun kefaretini ödemeyi red ediyorsa, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir peşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
26. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam aredus suçu işlemişse, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile onbeş kırbaç, Sraoş-karana ile onbeş kırbaç (vurulacaktır).”
27. ”İkinci (kez tekrarlanan) bir aredus’ta; aspahe-astra ile otuz kırbaç, Sraoş-karana ile otuz kırbaç, üçüncü (kez tekrarlanan) bir aredus’ta; aspahe-astra ile elli kırbaç, Sraoş-karana ile elli kırbaç, dördüncü (kez tekrarlanan) bir aredus’ta; aspahe-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoş-karana ile yetmiş kırbaç, beşinci (kez tekrarlanan) bir aredus’ta; aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
28. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam altıncı kez aradus suçu işlemiş ve fakat öncekilerin kefaretini ödememişse, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
29. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam aradus suçu işlemişse ve kefaretini ödemeyi red ediyorsa ona hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
30. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir başkasını vurup fena halde yaralamışsa, ona hangi ceza verilir?
31. Ahura Mazda (şöyle cevapladı: ”Aspahe-astra ile otuz kırbaç, Sraoş-karana ile otuz kırbaç (vurulacak), ikinci kez (tekrarladığında); aspahe-astra ile elli kırbaç, Sraoş-karana ile elli kırbaç, üçüncü kez (tekrarladığında); aspahe-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoş-karana ile yetmiş kırbaç, dördüncü kez (tekrarladığında); aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
32. Eğer bir adam beşinci kez bu eylemi gerçekleştirmiş ve fakat daha öncekiler için kefaret ödememişse, ona hangi ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
33. Eğer (böylesine) bir suç derecesine ermişse ve fakat kefaret ödemeyi red etmişse, ona hangi ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
34. Ey Maddi dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir başkasını vurmuş ve (vurduğu adamın) kanı akmışsa, ona hangi ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile elli kırbaç, Sraoş-karana ile elli kırbaç, ikinci kez tekrarlamışsa; aspahe-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoş-karana ile yetmiş kırbaç, üçüncü kez tekrarlamışsa; aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
35. Eğer O, beşinci kez bu eylemi (suçu) tekrarlamış ve fakat daha öncekiler için kefaret ödememişse, ona hangi ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
36. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir diğerini kanını akıtacak şekilde vurursa ve (bu eylemi için) kefaret ödemeyi red ederse, ona ne ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
37. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, bir diğerini; bir kemiğini kıracak derecede vurmuşsa, ona hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoş-karana ile yetmiş kırbaç, ikinci kez (tekrarlamışsa); aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
38. Eğer O, bu suçu üçüncü kez işlemişse ve öncekiler için kefaret ödememişse, ona hangi ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulur):”
39. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir diğerini bir kemiğini kıracak derecede vurmuşsa ve kefaret ödemeyi red etmişse, ona hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
40. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir başkasına öldürücü olduğu kanısını uyandıran bir darbe indirmişse, ona hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile doksan kırbaç, Sraoş-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
41. Eğer O, bu suçu bir öncekinin kefaretini ödemeden tekrarlamışsa, ona hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, bir paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
42. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir başkasına öldürücü olduğu kanısını uyandıran bir darbe indirmişse ve kefaret ödemeyi red ediyorsa, ona hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) O, paşôtanudur; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoş-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
43. …Ve ondan sonra onlar (yani böylesine suçlar işleyenler), kendi eylemleri açısından, kutsallığın yolunda yürümeye başlayacaklar, Kutsal Söz’ü (Kelam-ı Qedim’i) takip edecekler, kutsal düzene uyacaklar.
II. e (1)
44. Aynı dinden olan (yani Mazdacı) erkekler, kardeşler ya da arkadaşlar; mal aramak, bir eş aramak veya bilim (öğrenimini) araştırmak için buraya geldiklerinde, eğer mal araştırmak için gelmişlerse; onlar mallarını burada kazan(abil)malıdırlar, eğer bir eş (1) aramak için buraya gelmişlerse; siz bir kadının onunla evlenmesine müsaade etmelisiniz, eğer bilim (öğrenimini) araştırılıyorsa; onlara hayırlı metinleri anlatmalısınız (öğretmelisin).
45. O (Bilim arayan adam), günün ilk yarısı boyunca ve ikinci yarısı boyunca, gecenin ilk yarısı boyunca ve ikinci yarısı boyunca (hayırlı metinleri) duyacaktır, (böylece) onun zihin (gücü) bilgi alanında gelişecek, güçlü bir şekilde kutsallığa (veya dürüstlüğe doğru) gelişecektir. Böylece o; Tanrı’ya (1) şükranlarını sunarak, dua ederek oturacak, bununla bilgi alanında gelişecek(tir). O, öğlen vakti ve gece yarısı istirahate çekilecek (yatacak), O, eski Aêthrapaitis’lerin (2) söylemiş oldukları tüm sözleri söyleyebilecek duruma gelinceye kadar bu şekilde (öğrenimine) devam edecektir.
46. Ey Spitama Zarathuştra! İnsanlara uyarlanmış olan bunlar (bu söylenen hayırlı metinler), kaynar su gibi (şevkle söylenirler). Öğretici (rahip); yemek için değil, elbise için değil; mükafatsız (karşılıksız) olarak bu ”Ha’lar”ı (1) böyle terennüm etmelidir.
47. ”…Ve dahasını sana söyleyeceğim, Ey Spitama Zarathuştra! Doğrusu bir Magu, ondan (kutsal metinlerden birisine) okuma önceliğini; Senden önce, evli bir adama vermelidir. (Aynı metinden) bir evi olana, bir evi olmayana nazaran; bir oğlu olana, olmayana nazaran; malı olana, olmayana nazaran [öncelik vererek oku(1)].”
48. Bu iki adamdan, kendisini bol etle besleyeni, kendisini onun kadar (etle) beslemeyenden Vohu Manah’a çok daha fazla sahip olur (1). İkincisi ölü gibidir. Birincisi, ondan (ikincisinden) bir asperena’nın (2) değeri kadar daha değerlidir, (veya) bir koyunun değeri kadar, (veya) bir öküzün değeri kadar, (veya) bir insanın değeri kadar (daha değerlidir).
49. Astô-vidhôtu’nun (1) hamlelerine karşı, Kendiliğinden (otomatik) Hareketli Ok’a (2) karşı, en ince elbiseler içinde (bile) düşman kışa karşı, günahkâr tirana karşı O adam mücadele edebilir ve (tiranın) kafasını vurabilir. O, (et) yemeyen pek fena Aşemaoğa’ya (3) karşı da mücadele edebilecek olan adamdır.
V.
44. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ey Ahura Mazda, ölünün vücudunu nereye götüreceğiz, nereye koyacağız?
45. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Kutsal Zarathuştra! Onlar, ceset yiyici köpeklerin ve kuşların her zaman bulunduğunu bildikleri en yüksek tepelere (bırakacaklar).”
46. ”Mazda Tapıcıları cesedi; ceset yiyici köpeklerin ve kuşların (oradan) aldıkları kemikleri suya ve ağaçlara taşımalarını engellemek için, saçından ve ayaklarından demir ile, taşla ya da kurşun ile sıkıca tutturacaklar.”
47. ”Eğer onlar cesedi oraya sıkıca tutturmasalar ve ceset yiyici köpeklerle kuşlar (cesedin bulunduğu tepeye) gidip kemikleri suya ve ağaçlara taşısalar, (bu vecibeyi yerine getirmedikleri için) onlara hangi ceza verilecektir?
48. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar peşotanu (olmuşlardır); aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
49. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen,Kutsal Biri! Ey Ahura Mazda, ölünün kemiklerini nereye götüreceğiz, nereye bırakacağız?
50. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Mazda Tapıcıları (bu iş için), köpeklerin, kurtların, tilkilerin (rupah), erişemeyecekleri bir bina (daxma) inşa edecekler, ki orada yağmur suyu duramasın (aksın).”
51. ”Eğer imkanları varsa onlar; böylesi bir binayı taşlar, harç ve toprakla yapacaklardır. Eğer imkanları yoksa; onlar ölüyü kendi halısı ve yastığı üstüne, gök ışıkları ile giydirilmiş ve yüzü güneşe bakar vaziyette yere yatıracaklardır.”
|
7
Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ey Ahura Mazda, En Erdemli Ruh, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir adam öldüğünde Drug Nasu (kirletmek üzere) ne zaman onun üstüne atılır?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra, ruh bedeni terk ettiği anda Drug Nasu direkt olarak kuzey bölgesinden, çok öfkeli bir sinek biçiminde, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara (1) benzer bir şekilde gelir ve (ölünün) üstüne çullanır.”
3. ”Onun üstünde O (Nasu); köpek cesedi görünceye kadar veya onu yiyinceye kadar, leş yiyici kuşlar (cesede doğru) uçuncaya kadar kalacaktır. Köpek onu (cesedi) gördüğünde veya yediğinde, leş yiyici kuşlar ona (cesede) doğru uçtuğunda, çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”
4. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir köpek tarafından öldürülmüşse veya bir kurt tarafından veya büyü ile (yâtû) veya yapay nefretle [bês (1)] veya bir uçurumdan yuvarlanarak veya kanun gereği veya bir kaatil tarafından öldürülmüşse veya kementle ölmüşse (öldürülmüşse), Drug Nasu (kirletmek üzere) ölümden ne kadar süre sonra gelip onun üstüne atılır?
5. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: Ölümden bir vakit (1) sonra, Drug Nasu kuzey bölgesinden, çok öfkeli bir sinek biçiminde, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve kötü xrafstralara benzer bir şekilde gelir ve (ölünün) üstüne çullanır.”
II.
(Bu bölüm; V. Fargard’ın 27.’den 30.’ya kadar olan bölümlerinin aynen tekrarıdır.)
6. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen; Kutsal Biri! Eğer aynı istirahat yerinde, aynı halının üstünde, aynı yastığa (kafa koyan) iki adam veya beş (kişi) veya elli, ya da yüz; (bunlar) biribirlerine (bu kadar) yakınken, kadınlar da (aynı durumda) olabilir; aralarından biri ölürse, Drug Nasu (1) aralarından kaç kişiyi enfeksiyona (Pehlevicede; ”û fsanjin”), bozulmaya, kirlenmeye maruz bırakır?
7. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer ölü bir rahip (Pehlevice’de; asravan veya Avesta’da; athravan) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer onbirinci (kişeye) ulaşmışsa onuncu kişiyi lekeler.”
”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer ölü bir savaşçı (Pehlevice’de; aratestar) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer onuncu (kişiye) ulaşmışsa dokuzuncu kişiyi lekeler.”
”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer ölü bir çiftçi (vastryos) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer dokuzuncu (kişiye) ulaşmışsa sekizinci kişiyi lekeler.”
8. ”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer ölü bir çobanın köpeği (pasuş-haurva) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer sekizinci (kişiye) ulaşmışsa yedinci kişiyi lekeler.”
”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer ölü bir ev köpeği (viş-haurva) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer yedinci (kişiye) ulaşmışsa altıncı kişiyi lekeler.”
9. ”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer ölü bir tazı (vohunazga) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer altıncı (kişiye) ulaşmışsa beşinci kişiyi lekeler.”
”Ey Spitama Zarthuştra! Eğer ölü bir genç köpek (tauruna) ise, Drug Nasu çabucak ileriye atılır (saldırıya geçer). (Bu saldırıda) eğer beşinci kişiye ulaşmışsa dördüncü kişiyi lekeler.”
III.
10. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Onun üstünde öldüğü) yatağının ve yastığının hangi kısmını Drug Nasu enfeksiyona, kirliliğe ve pisliğe maruz bırakır?
11. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu; yatakların çarşafını ve (kişinin) üstündeki elbiseleri enfeksiyona, kirliliğe ve pisliğe maruz bırakır.”
12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ey Kutsal Ahura Mazda! Bir köpeğin leşine veya insanın cesedine değmiş olan o elbiseler temiz hale (yaozdao) getirilebilirler mi?
13. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Yapılabilir, Ey Kutsal Zarathuştra!”
Nasıl?
”Eğer elbise gerçekten (ölüden dökülen); tohumla (meni ile), ter ile, pislik ile veya kusmuk ile kirlenmişse Mazda Tapıcıları onu parçalara bölerek yerin altına gömeceklerdir (1).”
14. Eğer (elbise) tohum ile, ter ile, pislik ile veya kusmuk ile kirlenmemişse, Mazda Tapıcıları onu gaomêz ile yıkayacaklardır.”
15. Eğer o deriden (yapılma) ise; onlar bunu gaomêz ile üç kez yıkayacaklar, üç kez toprakla ovacaklar ve üç kez de su ile yıkayacaklar. Daha sonra onu evin penceresine (asıp) üç ay rüzgâra tabi tutacaklardır.”
”Eğer o, dokuma bir elbise ise; onlar bunu gaomêz ile altı kez yıkayacaklar, altı kez toprakla ovalayacaklar ve altı kez su ile yıkayacaklar. Daha sonra onu evin penceresine (asıp) altı ay rüzgâra tabi tutacaklardır.”
16. 'Ey Spitama Zarathuştra! Adı Ardvi Sura (1) olan kaynak, (yani) benim kaynağım; erkeklerin tohumlarını, kadınların rahimlerindeki cenini kadının göğsündeki sütü temizler.”
[Bu arada 17. maddeden itibaren, 22. maddenin de dahil olduğu bölümler aynen V. Fargard’ın 57.’den, 62.’ye kadar olan bölümünün tekrarıdır.]
17. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir keresinde yıkanıp temizlenmiş olan bu giyecekler; bir Zaotar, ya da bir Hâvanan, ya da bir Âtare-vaxşa, ya da bir Frabaretar, ya da bir Âbered, ya da bir Âsnâtar, ya da bir Rathwiskar, yada bir Sraoşa-varez (1), ya da herhangi bir rahip, ya da herhangi bir savaşçı veya çiftçi tarafından kullanılabilir mi?
18. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: Bu giyecek eşyaları, yıkanıp temizlenmiş bir şekilde olsalar bile hiç bir şekilde; ne bir Zaoter, ne bir Hâvanan, ne bir Âtare-vaxşa, ne bir Frabaretar, ne bir Âbered, ne bir Âsnâtar, ne bir Rathwiskar, ne bir Sraoşa-varez, ne bir başka rahip, ne bir savaşçı ya da çiftçi tarafından kullanılamazlar.”
19. ”Fakat eğer Mazdacı olan bu evde kadın ay hali görmekteyse veya (o evdeki) bir erkek çalışamaz duruma gelmiş ve hastalık alanı (armêst gâh denilen yere) oturmak zorunda kalmışsa, bu giyecek eşyalarını onlar; elleri ile iş görebilir hale gelinceye kadar örtü ve yatak çarşafı olarak kullanabilirler.
20. ”Ben, Ahura Mazda, gerçekten bizim sahip olacağımız ve (kirlilikten) arta kalan şeyleri (elbiseleri), bir asperena ağırlığındaki bir iplik kadar da olsa, (onu eğirmeye hazır) bir kızı kirletecek en küçük derecedeki bir (şeyi de) kullanma(nıza) müsaade etmem.”
21. ”Eğer bir Mazda Tapıcısı, bir ölünün üstüne, bir genç kızın eğirdiği kadar küçük, hatta ’a-vimam’ bir giyecek eşyasını bile atarsa, o adam yaşarken imanlı biri sayılmayacaktır, öldükten sonra ise onun için en iyi alemde (İslamlar’ın cennet dedikleri yerde) bir yer olmayacaktır.”
22. ”O (günahkar öldükten sonra) düşmanın (kötü güçlerin) dünyasına, karanlık dünyaya, karanlıktan mamul, karanlığın dölü olan bir dünyaya gidecektir. Ey günahkârlar! O dünyaya, o kasvetli aleme siz; kendi eylemleriniz, kendi öz ruhlarınız vasıtasıyla atıldınız.”
IV.
23. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir köpeğin leşini veya bir insan cesedini yemiş olan biri yeniden temiz hale gelebilir mi?
24. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Olamaz, ey Kutsal Zarathuştra! Onun evi yıkılacaktır, onun hayatı parçalanacaktır, onun parlak gözleri çıkarılacaktır; Drug Nasu ona çullanacak, onu tırnaklarının ucuna kadar yakalayacaktır ve O, o andan itibaren ebediyete kadar kirli kalacaktır.”
V.
25. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ey Kutsal Ahura Mazda! Biri ki pislik içindeki bir cesedi suya veya ateşe taşıyıp (onlardan yaklaştığı) herhangi birini (suyu veya ateşi) kirletir, o adam yeniden temizlenebilir mi?
26. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O, şu günahkar biriler(inden)dir, şu Nasu’ya yönelenlerden, şu sivrisinekleri ve çekirgeleri en fazla arttıranlardan; O, şu günahkar biriler(inden)dir, şu Nasu’ya yönelenlerden, şu çayırları harap eden kuraklığı en fazla getirenlerden.”
27. ”O, şu günahkar biriler(inden)dir, şu Nasu’ya yönelenlerden, Daevalar’ın (1) yarattığı; sığır öldürücü, kalın karlı, taşkınlar(la dolu), içe işleyen (soğukluklar getiren), azgın muzır kış mevsiminin gücünü en fazla arttıranlardan. Onların üstüne Drug Nasu gelecek ve saldıracaktır ve onları tırnaklarının ucuna kadar yakalayacaktır, (ki) onlar o andan itibaren ebediyete kadar kirli kalacaklardır.'
VI.
28. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen; Kutsal Biri! Ey Ahura Mazda! Üstlerinden bir köpeğin veya insanın ölüsü geçirilen (dokunan) odun (aesam=Kürtçe êzım) yeniden arınmış hale getirilebilir mi?
29. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ” Olabilir, ey Kutsal Zarathuştra!”
Nasıl?
”Eğer (odunu kirleten) Nasu (ceset), ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından daha önce kirletilmemişse (1) ve eğer bulaşık odun kuru ise; ayrı bir yere, her tarafı ölü materyalın her yanından bir vitasti (2) uzaklığa konulacaktır, eğer odun yaş ise; bu kez ölü materyalın her yanından bir frârâthni (3) uzaklığa konulacak, (bir yıl geçince) üstlerine su serpilecek ve (böylece) arındırılmış olacaklardır.”
30. ”Fakat eğer Nasu (ceset), ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından daha evvel kirletilmişse ve eğer bulaşık odun kuru ise; ayrı bir yere, her tarafı ölü materyalın her yanından bir frârâthni uzaklığa konulacaktır, eğer odun yaş ise; bu kez ölü materyalın her yanından bir frâbâzu (1) uzaklığa konulacak, (bir yıl geçince) üstlerine su serpilecek ve (böylece) arındırılmış olacaktır.”
31. ”Ölü materyalın etrafındaki odunlar (bu materyaldan); kuru veya yaş ve yumuşak veya sert olmaları durumuna göre (uygulanan kaideler çerçevesinde ölü materyaldan) uzak bir yere konulacaklar ve (belli bir süre) sonra (odunların) üstüne su serpilecek ve (böylece) kirlilikten arındırılmış olacaklardır.”
32. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Üstlerinden ölü bir köpeğin veya insanın cesedi geçirilen (veya ona dokunan) hububat veya (hayvan) yemi yeniden arındırılabilir mi?
33. Ahura Mazda (şöyle cevapladı: ”Olabilir, ey Kutsal Zarathuştra!”
Nasıl?
”Eğer Nasu, ceset yiyici köpekler veya kuşlar tarafından daha önce kirletilmemişse, eğer hububat kuru ise; (söz konusu olan hububat) ölü materyalın her yanından bir frârâthni uzaklığa toprağın üstüne konulacaktır, eğer hububat yaş ise; ölü materyalın her yanından bir frâbâzu uzaklığa toprağın üstüne konulacaktır, bunun (bulaşık hububatın) üstüne sonradan su serpilecek ve (böylece) arınmış olacaktır.”
34. ”Fakat eğer Nasu, ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından daha önce kirletilmişse ve eğer bulaşık hububat kuru ise; (söz konusu olan hububat) ölü materyalın her yanından bir frâbâzu uzaklığa, toprağın üstüne konacaktır, eğer hububat yaş ise; ölü materyalın her yanından bir vibâzu (1) uzaklığa toprağın üstüne konacaktır, bunun (bulaşık hububatın) üstüne sonradan su serpilecek ve (böylece) arınmış olacaktır.”
35. ”Ölü materyalın etrafındaki hububat (bu materyaldan), kuru veya yaş; tohumluk olduğu veya tohumluk olmadığı; biçildiği veya biçilmediği; öğütülmüş olduğu veya öğutülmediği; yoğrulduğu veya yoğrulmadığı durumuna göre (uygulanan kaideler çerçevesinde ölü materyaldan) uzak bir yere konacak ve (belli bir süre) sonra (bulaşık hububatın) üstüne su serpilecek ve (böylece) arınmış olacaktır.”
VII. a
36. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer Mazda Tapıcısı biri tedavi etme sanatını uygulamak isterse, ustalığını önce kimin üstünde denemelidir? Mazda Tapıcıları’nın üstünde mi, Daeva Tapıcıları’nın üstünde mi?
37. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Mazda Tapıcıları’ndan ziyade, önce Daeva tapıcılarının üstünde yeteneğini denemelidir. Eğer O, bir Daeva Tapıcısı’nı bıçakla tedavi etmiş ve adam ölmüşse, eğer O, ikinci bir Daeva Tapıcısı’nı bıçakla tedavi etmiş ve (o da) ölmüşse, eğer O, bir üçüncü Daeva Tapıcısı’nı bıçakla tedavi etmiş ve (o da) ölmüşse; (bu adam) ebediyen tedavi sanatı için uygun (biri olarak) kabul edilemez.'
38. Bundan dolayı Onun bir Mazda Tapıcısı’nı tedavi etmesine asla müsaade etme, Onun bir Mazda Tapıcısı’nı bıçakla tedavi etmesine ve bıçakla yaralamasına asla müsaade etme. Eğer O, herhangi bir şekilde bir Mazda Tapıcısı’nı tedavi etmeye kalkarsa, eğer O, bir Mazda Tapıcısı’nı bıçakla tedavi etmeye ve onu (böylece) yaralarsa, O; kasti adam öldürme cezasına çarptırılacaktır.
39. ”Eğer O, bıçakla bir Daeva Tapıcısı’nı tedavi edip iyileştirirse, eğer O, bıçakla ikinci bir Daeva Tapıcısı’nı tedavi edip iyleştirirse, eğer O, bıçakla üçüncü bir Daeva Tapıcısı’nı tedavi edip iyileştirirse, o andan itibaren O, tedavi sanatını ebediyen uygulamak için uygun (sayılır).”
40. ”O andan itibaren O, istediği gibi Mazda Tapıcıları’nın (tıbbi) bakımını yapabilir, (onları) bıçakla tedavi edebilir ve onları bıçakla iyileştirebilir.”
VII. b
41. Bir tabip, bir rahibi, kudsiyete ermek için (para açısından bedava) tedavi edecektir (1). O (tabip), bir nmanapatiş’i (2), ucuz bir öküz fiatına tedavi edecektir. O (tabip), bir vispatiş’i (3), normal bir öküz fiatına tedavi edecektir. O (tabip), bir zantupatiş’i (4), yüksek değerdeki bir öküz fiatına tedavi edecektir. O (tabip), bir dahyupatiş’i (5), dört boyunduruklu bir araba fiatına tedavi edecektir.
42. ”O (tabip), bir evin reisinin karısını, dişi bir eşek fiatına tedavi edecektir (1). O (tabip), vispatiş’in karısını, bir inek fiatına tedavi edecektir. O (tabip), bir zantupatiş’in karısını, bir kısrak fiatına tedavi edecektir. O (tabip), bir dahyupatiş’in karısını, dişi bir deve fiatına tedavi edecektir.”
43. ”O (tabip), bir vispatiş’in oğlunu, yüksek değerdeki bir öküz fiatına tedavi edecektir. O (tabip), yüksek değerdeki bir öküzü, normal değerdeki bir öküz fiatına tedavi edecektir. O (tabip), normal değerdeki bir öküzü, düşük değerdeki bir öküz fiatına tedavi edecektir. O (tabip), düşük değerdeki bir öküzü, bir koyun fiatına tedavi edecektir. O (tabip), bir koyunu, bir öğünlük yemek fiatına tedavi edecektir.”
44. ”Ey Spitama Zarathuştra! Eğer bir çok tabip aynı anda kendilerini takdim ederlerse, (bunlardan) kimisi bıçakla tedavi eder, kimisi bitkisel ilaçlarla, kimisi ise Spenta Mãthra (1) ile tedavi eder; ki bu sonuncusu imanlıların vücudundaki hastalığı en iyi uzaklaştırandır.
VIII
45. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Üstündeki göklerin ışıklarını (elbise olarak) giyinmiş, güneşe bakan bir cesedin bulunduğu bir toprak parçası (bu ceset kalktıktan) ne kadar süre sonra yine eski (temizliğine) kavuşur?
46. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ölü bir adamın göklerin ışıklarını (elbise olarak) giyinmiş, güneşe bakan cesedi bir toprağın üstünde bir yıl bulunursa, o toprak o andan itibaren yine eski (temizliğindedir), Ey Kutsal Zarathuştra!”
47. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen; Kutsal Biri! Ölü bir adamın cesedi, toprağa gömülmüşse, o toprak ne kadar süre sonra yine eski (temizliğine) kavuşur?
48. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! Bir ceset bir toprak (parçasında) elli yıl gömülü kalırsa, o toprak elli yıl sonra (o elli yılın sonunda) yine eski (temizliğine) kavuşur.”
49. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ölü bir adamın cesedi, bir daxmaya konmuşsa, o (daxmanın üstünde bulunduğu toprak) ne kadar süre sonra yine eski (temizliğine) kavuşur?
50. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! O cesedin külleri toprağa karışmadan asla (o yer temiz olmaz). Ey Spitama Zarathuştra! Maddi dünyadaki herkesi daxmaları yıkmaya teşvik et (1).”
51. ”Eğer bir insan bir daxmayı yıkarsa, (onu bu eylemi ile) sanki kendi öz vücudunun (günahlarını), düşüncede, sözde ve eylemdeki günahlarını (o günahlar hiç) işlenmemiş gibi bağışlatır, (bu yolla) onun düşüncedeki, sözdeki ve eylemdeki günahları telafi edilmiş olur.”
52. ”(O adam ki bir daxmayı yıkmıştır) Onun ruhu için iki güç biribirleriyle savaşmayacaklardır (1) ve O mutlu dünyaya dahil olduğunda; yıldızlar, Ay ve Güneş onun varlığından dolayı hoşnut olacaklardır ve Ben, Ahura Mazda, onun varlığından dolayı hoşnut olacak ve (kendisine); ’merheba ey insan! Sen (O’sun ki) tam şimdi çürümüş dünyadan çürümez bir dünyaya geçtin’ diyeceğim.”
53. ve 54. maddelerin orijinali yoktur. Sadece Zend’leri, yani yorumları vardır. Bundan dolayı atlıyorum.
55. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Daevalar nerededirler? Nerededirler Daeva tapıcıları, Daeva Güçleri’nin (toplanıp) birlikte saldırıya geçtikleri o yer neresidir? Daeva Güçleri’nin aceleyle geldikleri o yer neresidir? Onların; günah işletmek için (1) ellilere ve yüzlere, yüzlere ve binlere, binlere ve onbinlere, onbinlere ve sayılamayacak sayıdakilere (karşı) birlikte saldırıya geçtikleri o yer neresidir?
56. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! Daevalar’ın bulunduğu yer; yerin yüzeyinde, ölü insanların cesetlerinin konulması için inşa edilmiş olan şu daxmalardır. Orası, Daeva Güçleri’nin birlikte saldırıya geçtikleri yerdir. Orası Daeva Güçleri’nin aceleyle toplaştıkları (geldikleri) yerdir. Orası onların; günah işletmek için ellilere ve yüzlere, yüzlere ve binlere, binlere ve onbinlere, onbinlere ve sayılamayacak sayıdakilere (karşı) birlikte saldırıya geçtikleri yerdir.”
57. ”Ey Spitama Zarathuştra! Tıpkı siz ölümlülerin maddi dünyada pişmiş yemek ve pişmiş et yediğiniz gibi, Daevalar da bu daxmalarda yiyeceklerini yerler (1), pislik saçarlar. Tıpkı siz insanların yediklerinizden tat aldığınız gibi, onlar da yediklerinden haz alırlar.”
58. ”Böylece Daevalar, şu daxmalarda kökleşmiş olan pis kokular bulundukça, orada eğlenirler. Böylece daxmalardan enfeksiyon hastalıkları yükselir; uyuz, sıcak ateş, ruh (hastalıkları?), soğuk ateş (Peh; sart austisnih veya tap-i sart), kemik hastalıkları, saçların vakitsiz aklaşması (gibi hastalıklar). Orada güneşin battığı akşam saatlerinden sonra, ölümün insanların üstünde çok büyük bir hakimiyeti vardır (1).”
59. ”Eğer orada; İyi Güç’e aldırış etmeyen, Kötü Güç’ün takipçisi kişiler, (yani) Gainiler (1) varsa, (bunlar); kalçalarının (yardımıyla), ellerinin (yardımıyla) ve örülmüş saçlarının (yardımıyla) bu hastalıkları üçte bir oranında güçlendirirler.”
IX.
[60. maddeden, 69. maddeye kadar; V, fargard’ın 45. maddesinden, 54. maddesine kadar olan bölümle aynıdır.]
60. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer Mazda Tapıcısı birinin evinde bir kadın gebe kalırsa ve eğer (gebeliğin üstünden); bir ay, iki ay, üç ay, dört ay, beş ay, altı ay, yedi ay, sekiz ay, dokuz ay veya on ay geçmiş; (sonunda) kadın ölü bir çocuk doğurmuşsa Mazda Tapıcıları ne yapacaklardır?
61. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O (kalacağı) yer, Mazdacı (birinin) evi olduğundan, zemin çok temiz ve çok kurudur; (bu zeminin) üzerinden en az miktarda davar ve sığır sürüleri geçmiştir; Ateş, (yani) Ahura Mazda’nın oğlu, baresma ve imanlılar (bu zeminden) en az geçmişlerdir.”
62. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Arınma yeri) Ateşten ne kadar uzakta (olacak)? Sudan ne kadar uzakta (olacak)? Kutsanmış baresma buketinden ne kadar uzakta (olacak)? İmanlılardan ne kadar uzakta (olacak)?
63. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ” Ateşten otuz adım, sudan otuz adım, kutsanmış baresma buketinden otuz adım ve imanlılardan üç adım (uzakta olacak);”
64. ”Bu sahanın etrafını bir çitle çevirecekler. Oranın içine onlar, onun için (kadın için) yiyecek ve giyecek yerleştireceklerdir.”
65. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bu kadın orada ilk olarak hangi yiyeceği alacaktır?
66. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O, (ilk olarak) külle karıştırılmış gaomêz içecektir, bundan üç kap (tas) veya altı, ya da dokuz (kap içecektir), (bunu) rahmindeki mezarı temizlemek için içecektir.”
67. ”Sonra o, kısrakların, ineklerin, koyunların veya keçilerin kaynatılmış sütünü, lapa ile veya lapasız içecektir. Pişmiş eti susuz, ekmeği susuz ve şarabı susuz yiyip içecektir.”
68. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! O, ne kadarlık bir süre sadece bu tür et, ekmek ve şarap (gibi) gıdalarla beslenecektir?
69. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O, üç gece böyle kalacaktır; üç gece bu tür et, ekmek ve şarapla beslenecektir. Üç gece geçtikten sonra O, vücudunu, elbiselerini (önce) gaomêz ile (sonra) su ile dokuz deliği kapsayacak şekilde yıkayacak ve böylece temizlenmiş olacaktır.”
70. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Fakat eğer ateş onun temiz olmayan vücuduna hükmederse, eğer çifte bela; açlık ve susuzluk onu hükmü altına alırsa, ona su içme izni verilecek mi?
71. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O içmelidir, onun için (temizlikten de) önde gelen, onun hayatının korunmasıdır. İzin, kutsal biri tarafından, imanı bütün kutsal biri tarafından, bir adam ki kutsal bilimi bilir, onun tarafından verilir, (bu izinle) o, güç veren suyu icecektir. Fakat siz Mazda Tapıcıları (eğer böyle bir izin vermeye kalksanız), kendinize ceza biçiniz (cezaya hazır olunuz). Yargıç kendisini bu işe vermiştir, Sraoşa varez kendisini bu işe vermiştir, (bunlar) cezanın çekilmesini emredeceklerdir.”
72. Hangi ceza çekilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevaplandırdı: ”Eylem peşôtanu’ya girer; aspahe-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
X.
73. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Köpek leşi veya insan cesedi ile temasa gelen yemek kapları arınmış hale getirilebilir mi?
74. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Getirilebilirler, Ey Kutsal Zarathuştra!
Nasıl?
” Eğer onlar altından yapılmış iseler; bir kere gaomêz ile yıkayın, bir kere toprakla ovun, sonunda bir kere su ile yıkayın, onlar arınmış olacaklardır.”
”Eğer onlar gümüşten yapılmış iseler; iki kere gaomêz ile yıkayın, iki kere toprak ile ovun, sonunda iki kere su ile yıkayın, onlar arınmış olacaklardır.”
”Eğer onlar bronzdan (pirinçten) yapılmış iseler; üç kere gaomêz ile yıkayın, üç kere toprak ile ovun, sonunda üç kere su ile yıkayın, onlar arınmış olacaklardır.”
”Eğer onlar çelikten yapılmış iseler; dört kere gaomêz ile yıkayın, dört kere toprak ile ovun, sonunda dört kere su ile yıkayın, onlar arınmış olacaklardır.”
”Eğer onlar taştan oyulmuşlarsa; altı kere gaomêz ile yıkayın, altı kere toprak ile ovun, sonunda altı kere su ile yıkayın, onlar arınmış olacaklardır.”
”Eğer onlar topraktan ya da ağaçtan yapılmış iseler, onların arınmaları ebediyen mümkün değildir.”
XI.
76. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir köpeğin leşini veya insanın cesedini yiyen bir inek yeniden arınmış hale getirilebilir mi?
77. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Olabilir Ey Kutsal Zarathuştra! Rahip bir yıl boyunca; zaothra (1) törenlerinde kullanılacak olan baresma için (lazım olan) sütü ve peyniri,(ve) zaothra törenlerinde kullanılacak olan eti bu (inekten) alamayacaktır. İmanlılar ondan (elde edilen; et, süt ve peyniri) bir yıl geçtikten sonra, eskiden olduğu gibi yiyebilecekler.”
78. O kimdir, Ey Kutsal Ahura Mazda! O, Tanrı’nın yollarından iyi niyeti(nin) ve iyi bir amacın (kurbanı olarak) ayrılmış olan (adam kimdir)? O kimdir, o (ki) iyi niyeti(nin) kurbanı olarak Drug’un yollarına yuvarlanmıştır?
79. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Biri ki; ölüyle (cesetle) temasa geldiği için kirlenen suyu zaothra törenlerinde kullanmıştır, biri ki; gecenin ölümünde (1) zaothra sunmuştur, O; iyi niyetle ve iyi amaçla Tanrı’nın yollarından sapmıştır, O; iyi niyetle ve iyi amaçla Drug’un yollarına yuvarlanmıştır.”
8
1. Eğer bir köpek veya bir adam; bir evin kereste iskeletinin veya bir kulübenin keçe örtüsünün altında ölürse, (o zaman) Mazda Tapıcıları ne yapacaklardır?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar bir daxma araştıracaklar, onlar tüm çevrede bir daxma araştıracaklar. Eğer onlar ölüyü nakletmenin, evi nakletmekten daha kolay olacağına karar verirlerse, o zaman ölüyü (oradan) çıkaracaklar ve evin ayakta kalmasına müsaade edecekler (1). Onlar, (ayakta kalan evi); urvâsni veya vohu-gaona veya vohu-kereti veya hadhâ-naêpata veya hoş kokulu başka bir bitki (2) ile parfümleyeceklerdir.'
3. Eğer onlar evi nakletmenin ölüyü nakletmekten daha kolay olacağına karar verirlerse, (o zaman) evi oradan uzaklaştıracak, ölüyü oracıkta bırakacaklardır. (Naklettikleri evi); urvâsni veya vohu-gaona veya vohu-kereti veya hadhâ-naêpata veya hoş kokulu başka bir kokulu bitki ile parfümleyecekler.”
II.
4. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer yağmurlu veya karlı veya fırtınalı veya insanlarla sürülerin yollarını kaybede(bile)cekleri karanlık bir gecede, bir Mazda Tapıcısı’nın evinde bir köpek veya bir adam ölmüşse, (o zaman) o Mazda Tapıcısı (adam) ne yapacaktır?
5. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O evin içindeki o alan en temiz ve en kuru alandır, içinden en azından davar ve sığır sürüleri, Ahura Mazda’nın oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti geçmiştir (ceset orada kalabilir).”
6. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ateşten ne kadar uzakta (kalabilir)? Sudan ne kadar uzakta? Kutsanmış baresma demetinden ne kadar uzakta? İmanlılardan ne kadar uzaklıkta?
7. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ateşten otuz adım uzaklıkta, sudan otuz adım uzaklıkta, kutsanmış baresma demetinden otuz adım uzaklıkta, imanlılardan üç adım uzaklıkta.”
8. ”(Ölünün yattığı) o yerde; eğer toprak sertse yarım ayak, eğer yumuşaksa yarım adam boyu derinlikte bir mezar kazacaklar. (ölüyü içine gömdükleri) o (mezarın) üstünü ya tuğla tozu ya taş yada kuru toprak ile kapatacaklar.”
9. ”…Ve onlar ölü vücudun orada, kuşların uçmaya, bitkilerin yeşermeye, ırmakların akmaya başladığı ve rüzgarların toprağın yüzeyini kuruttuğu zamana kadar; iki gece, üç gece veya bir ay kadar bir süre kalmasına müsaade edecekler.”
10. ”Kuşların uçmaya, bitkilerin yeşermeye, ırmakların akmaya başladığı ve rüzgarların toprağın yüzeyini kuruttuğu zaman, o Mazda Tapıcısı evinin duvarında bir gedik açacak (1), sonra iki tane güçlü ve usta adam çağıracaklar, ki bunlar elbiselerini çıkarmış olacaklar (2), o adamlar; üstünde her zaman ceset yiyici köpeklerin ve kuşları dolaştığı bilinen bir yerde (bir dağın zirvesinde), kil taş ve harçla inşa edilmiş olan yapıya (daxmaya) ölüyü bırakacaklar.”
11. ”Daha sonra ceset taşıyıcıları ölüden otuz adım uzaklıkta oturacaklar, sonra Kutsal Ratu (1), Mazda Tapıcıları’na şunu bildirecek; ’Bırak Mazda Tapıcıları buraya idrar getirsinler ve ölü taşıyıcıları bununla saçlarını ve vücutlarını yıkasınlar.’”
12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ceset taşıyıcılarının saçlarını ve vücutlarını yıkayacakları idrar hangi tür bir idrardır? Bir koyunun veya bir öküzün mü? Bir kadının veya bir erkeğin mi?
13. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O bir koyunun veya bir öküzünkidir, yakın erkek akraba ve yakın kadın akraba hariç bir erkek veya kadının değildir. Bundan dolayı Mazda Tapıcıları; ceset taşıyıcılarının saçlarını ve vücutlarını yıkayacakları idrarı temin edeceklerdir (1).”
III.
14. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Üstünden bir köpeğin leşi veya bir insanın cesedi geçirilmiş olan bir yoldan yeniden; davar ve sığır sürüleri, erkekler ve kadınlar, Ahura Mazda’nın oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti veya müminler geçebilir mi?
15. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ” O (yolun) üstünden; davar ve sığır sürüleri, erkek ve kadınlar, Ahura Mazda’nın oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti ve imanlılar bir daha geçemez.'
16. ”Bundan dolayı siz, dört gözlü bir sarı köpeğin veya sarı kulaklı bir beyaz köpeğin bu yoldan üç kez geçmesini sağlayacaksınız (1). Ya dört gözlü sarı bir köpek, ya da sarı kulaklı beyaz köpek oradan geçtikten sonra; çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”
17. ”Eğer köpek gönülsüzce yürürse, (o zaman) onlar dört gözlü sarı köpeğin veya sarı kulaklı beyaz köpeğin (bu kez) altı defa bu yoldan geçmesini sağlayacaklardır. Ya dört gözlü sarı köpek, ya da sarı kulaklı beyaz köpek oradan altı defa geçtikten sonra; çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”
18. ”Eğer köpek gönülsüzce yürürse, (o zaman) onlar dört gözlü sarı köpeğin veya sarı kulaklı beyaz köpeğin (bu kez) dokuz defa bu yoldan geçmesini sağlayacaklardır. Ya dört gözlü beyaz köpek, ya da sarı kulaklı beyaz köpek oradan dokuz defa geçtikten sonra; çok öfkeli bir sinek biçiminde olan, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzeyen Drug Nasu, kuzey bölgelerine doğru kaçacaktır.”
19. Bu yoldan ilk olarak bir Athravan geçecek ve yüksek sesle Kötü’yü vuran sözleri söyleyecektir: ”Yathâ ahû vairyô (1): Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği (2) verilecektir.”
20. Kem nâ Mazda: ”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.”
”Ke verethrem gâ: ”Bunu Sana soruyorum Efendim, bana gerçekten söyle: Benim evimde, Senin Öğretin’e uygun bir şekilde yaşayan saf birilerini korumak için, kim Yalan’a sapmış olanın (koyduğu) engeli kıracaktır? Bana vahiy yoluyla (bildir) ey Mazda, Dünya’yı rehabilite edecek olan bilirkişinin (yargıç) bu işi nasıl yapacağını göster ve bırak O (yani dünyayı iyileştirici kişi) İyi Düşünce ile birlikte gelen Sraoşa (yani; İtaat) Senin istediğin her bir insana (gelsin).”
21. ”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta (1) ! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
22. ”Bırak bundan sonra Mazda Tapıcıları, koyunlar ve öküzler, erkekler ve kadınlar, Ahura Mazda’nın Oğlu; Ateş, kutsanmış baresma demeti ve imanlılar bu yollardan istedikleri gibi yürüsünler.”
”Mazda Tapıcıları o evde daha sonra etli yemek ve şarap hazırlayacaklardır, o (böylece) temiz olacaktır, orada tıpkı eskiden olduğu gibi günah olmayacaktır.”
IV.
23. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, ölü bir vücudun üstüne, dokuma veya deri (her ne olursa) bir elbiseyi, -(ölü vücudun) ayaklarını örtecek kadar (dahi olsa)- atarsa kendisine ne ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile dörtyüz kırbaç, Saraoşa-karana ile dörtyüz kırbaç (vurulacaktır).”
24. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, ölü bir vücudun üstüne, dokuma veya deri (her ne olursa) bir elbiseyi, (ölü vücudun) -her iki bacağını örtecek kadar (dahi olsa)- atarsa kendisine ne ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Asphe-astra ile altıyüz kırbaç; Sraoşa-karana ile altıyüz kırbaç (vurulacaktır).”
25. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, ölü bir vücudun üstüne, dokuma veya deri (her ne olursa) bir elbiseyi, (ölü vücudun) -tüm vücudunu örtecek kadar- atarsa kendisine ne ceza verilecektir (1).
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile bin kırbaç, Sraoşa-karana ile bin kırbaç (vurulacaktır).”
V.
26. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, istemeyerek ve tabii olmayan bir cinsel ilişkiyle; kendi tohumlarının çıkarılmasına veya çıkarılmasına yol (açıcı bir davranışa) bilinçsizce girmişse o adama ne ceza verilir (1)?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile sekizyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile sekizyüz kırbaç (vurulacaktır).”
27. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, tabii olmayan bir ilişkiyle; kendi tohumlarının çıkarılmasına veya çıkarılmasına yol (açıcı bir davranışa) bilinçli bir şekilde (planlayarak) girmişse o adama ne ceza verilir? (Bu eylemin) kefareti nedir? (Bu eylemden) arınma nasıl olur?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu fiili ödiyebilecek hiç bir (parasal) şey yoktur. Onu (kırbaçla) telafi edebilecek hiç bir şekil yoktur. Ondan (ruhu) arındırabilecek hiç bir temizlenme şekli yoktur. Bu (öyle) bir ihlaldır ki; onun için kefaret olabilecek hiç bir şey ebediyen olmayacaktır.”
28. Ne zaman bu böyle olur?
”Günahkâr Mazda’nın kanununun (dininin) icracısı (rahip) olduğu veya bu kanun hususunda eğitim almış olduğu hallerde (1) bu böyle olur (affedilmez olur). Fakat eğer o, Mazda’nın kanununun icracısı olmamışsa veya bu kanun hususunda eğitim almamışsa; bu adam günahını itiraf ederek bir daha asla böylesine yasak bir eylemde bulunmayacağı hususunda azimli davranmışsa, Mazda’nın kanunu bu günahı onun üstünden kaldırır.”
29. 'Ey Spitama Zarathuştra! Mazda Dini gerçekten; günahını itiraf edeni, bu günahın zincirlerinden kurtarır, (bu itiraf) güveni ihlal etme suçunu kaldırır, (bu itiraf) imanlı birini öldürme suçunu kaldırır, (bu itiraf) ceset gömme suçunu kaldırır, (bu itiraf) kefareti mümkün olayan eylem suçunu kaldırır, (bu itiraf) en ağır ceza gerektiren suçun cezasını kaldırır, (bu itiraf) her nereden gelirse gelsin, onların tüm günahlarını kaldırır.”
30. ”Ey Spitama Zarathuştra! Mazda Dini aynı yolla süratli esen bir rüzgârın bir ovayı süpürdüğü gibi, imanlı bir adamın tüm kötü düşüncelerini, kötü sözlerini ve kötü eylemlerini temizler.”
”Bırak bundan böyle Senin tüm eylemlerin iyi olsun, Ey Spitama Zarathuştra! Senin günahların için bir tam kefaret, Mazda Dini yardımıyla yürürlüğe (girmiştir).”
31. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir Daeva olan o adam kimdir? Daevalar’ın tapıcısı olan o adam kimdir? O, Daevalar’ın erkek (rolundaki) sevgilisi (xwaza) midir? O, Daevalar’ın dişi (rolundaki) sevgilisi (xumba) midir (1) ? O, bir dişi Daeva mıdır? O, kendisinin en içteki egosu (daenası) itibariyle mi Daeva’dır? O, tüm benliği ile mi Daeva’dır? O kimdir ki, ölmeden önce Daeva’dır, öldükten sonra (ise) görülmemiş (derecede) bir Daeva olacaktır?
32. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bir adam ki, kadınlarla cinsel ilişkide bulunduğu gibi, erkeklerle de ilişkide bulunursa veya bir kadının erkeklerle cinsel ilişkide bulunduğu gibi (bir erkekle) cinsel ilişkide bulunursa o adam Daeva’dır; o adam Daeva tapıcısıdır; o adam Daevalar’ın erkek sevgilisidir (xwaza); o adam Daevalar’ın dişi sevgilisidir (xumba); o bir dişi Daeva’dır; o kendisinin en içteki egosu itibariyle Daeva’dır; o tüm benliği ile Daeva’dır; o ölmeden önce Daeva’dır; o öldükten sonra (ise) görülmemiş derecede bir daeva olacaktır; böyledir o, erkekle erkek gibi (aktif) ve kadın gibi (pasif) cinsel ilişkide bulunan (1).”
VI.
33. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir yıldan beri ölmüş ve (bu müddet zarfında) kurumuş olan bir cesede dokunan bir adam arın mış olabilir mi?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Olacaktır. Kuru şeyler, kuru şeylere yapışmazlar. Eğer kuru şeyler, kuru şeylere yapışsaydı, benim bu maddi dünyam sadece; kutsallığın dışına şutlanmış ve ruhları ağlayacak ve acı çekecek olan peşôtanuların yaşadığı bir dünya haline gelirdi. (Çünkü) yeryüzünü sayısız miktarlara (varan) varlıkların (cesetleri) kaplamaktadır.
VII.
35. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir köpeğin leşine veya bir insanın cesedine dokunmuş olan bir adam arınabilir mi?
36. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Kutsal Zarathuştra! Olabilir.”
Nasıl?
”Eğer bu temas gerçekleş(meden önce) Nasu (ceset), ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından vurulmuşsa (onlar cesedi yemişse), (temasta bulunan kişi) vücudunu gaomêz ve su ile yıkayarak arınacaktır.”
37. ”Eğer bu temas gerçekleştiğinde Nasu daha henüz ceset yiyici köpekler ve ceset yiyici kuşlar tarafından vurulmamışsa (etleri onlar tarafından yenilmemişse), o zaman Mazda Tapıcıları zeminde üç çukur açacaklardır (1) ve o bunun üzerine vücudunu gaomêz ile yıkayacaktır, su ile değil. Onlar daha sonra Benim köpeğimi kaldırıp getirecekler (2), köpeğimi (bu böyle olacak, başka türlü değil) onun (kirli adamın) yüzünün önüne getireceklerdir.'
38. ”Mazda Tapıcıları, zeminde üç ayrı çukur daha açacaklardır ve o bunun üzerine vücudunu gaomêz ile yıkayacaktır, su ile değil. Onlar daha sonra Benim köpeğimi kaldırıp getirecekler, köpeğimi (bu böyle olacak, başka türlü değil) onun (kirli adamın) yüzünün önüne getireceklerdir. Daha sonra onlar, bu adam kuruyuncaya kadar bekleyecekler, ta ki tepesindeki en son saç teli (kuruyuncaya kadar).”
39. 'Onlar zeminde üç çukur daha açacaklardır, bunun üzerine o, vücudunu su ile yıkayacaktır, gaomêz ile değil.”
40. O, ilk olarak ellerini yıkayacaktır, eğer onun elleri öncelikle temizlenmemişlerse, o tüm vücudunu kirlenmiş hale getirmiş olacaktır. O, ellerini üç kez yıkadığında, elleri temiz olduktan sonra, sen suyu kafasının ön cephesine serpeceksin.”
41. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su kafanın ön cephesine erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman yüzünde, iki kaşın arasındaki bölgeye kaçar.”
42. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen; Kutsal Biri! İyi su kafanın ön cephesinde iki kaşın arasındaki bölgeye erdiğinde, drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman kafanın arka cephesine kaçar.'
43. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su kafanın arka cephesine erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman ön cephede, çenelerin üstüne kaçar.”
44. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su ön cephede çenelerin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kulağın üstüne kaçar.”
45. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kulağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kulağın üstüne kaçar.”
46. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kulağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ omuzun üstüne kaçar.”
47. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ omuzun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol omuzun üstüne kaçar.”
48. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol omuzun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kol çukuruna kaçar.”
49. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kol çukuruna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kol çukuruna kaçar:”
50. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kol çukuruna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman ön cephede göğsünün üzerine kaçar.”
51. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su ön cephede göğsünün üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sırta kaçar.”
52. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sırta erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ meme ucuna kaçar.”
53. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ meme ucuna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol meme ucuna kaçar.”
54. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol meme ucuna erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kaburga kemiklerinin üstüne kaçar.
55. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kaburga kemiklerinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kaburga kemiklerinin üstüne kaçar.”
56. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kaburga kemiklerinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ kalçanın üstüne kaçar.”
57. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ kalçanın üstüne erdiğine, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol kalçanın üstüne kaçar.”
58. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol kalçanın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman seksüel bölgeye kaçar. Eğer kirli kişi bir erkekse, o zaman (suyu) önce arka tarafa serp, eğer kirli kişi bir kadınsa o zaman (suyu) arka taraftan önce ön tarafa serpeceksin.”
59. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su seksüel bölgeye erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ butun üstüne kaçar.”
60. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ butun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye Kacar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol butun üstüne kaçar.”
61 Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutasl Biri! İyi su sol butun üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ dizin üstüne kaçar.'
62. Ey maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ dizin üstüne erdiğinde. Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mada (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol dizin üstüne kaçar.”
63. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol dizin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ bacağın üstüne kaçar.”
64. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ bacağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol bacağın üstüne kaçar.”
65. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol bacağın üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye Kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ ayak bileğinin üstüne kaçar.'
66. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ ayak bileğinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol ayak bileğinin üstüne kaçar.”
67. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol ayak bileğinin üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sağ ayağın üst kısmının üstüne kaçar.”
68. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sağ ayağın üst kısmının üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman sol ayağın üst kısmının üstüne kaçar.”
69. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İyi su sol ayağın üst kısmının üstüne erdiğinde, Drug Nasu nereye kaçar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Drug Nasu o zaman ayağın tabanına sürülmüş olur. Orası ona (Nasu’ya) bir sineğin kanatları gibi görünür.”
70. ”O, ayak uçları ile yere basarken, topuklarını havaya kaldıracak, (o zaman) sen onun sağ ayak tabanına su serpeceksin. Bundan sonra Drug Nasu sol ayak tabanına kaçacaktır, (o zaman) sen onun sol ayak tabanına su serpeceksin, Drug Nasu (bu kez) kendisine (Nasu’ya) bir sineğin kanatları gibi görünen parmaklara kaçacaktır.”
71. ”(O zaman) o, topuklarına basarak ayak parmaklarını kaldıracak, sen onun sağ ayak parmaklarına su serpeceksin, Drug Nasu (o zaman) sol ayak parmaklarına kaçacaktır. Sen (o zaman) sol ayak parmaklarına su serpeceksin, ondan sonra Drug Nasu kuzey bölgelerine kaçacaktır, çok öfkeli bir sinek biçiminde, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzer bir şekilde(ki Nasu).”
72. ”…Ve Sen (o zaman) yüksek sesle şu şeytan vurucu, en iyi şekilde tedavi edici sözleri söyleceksin:
Yathâ ahû vairyô: Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.”
”Kem nâ Mazda: Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.
”Ke verethrem gâ: Bunu Sana soruyorum Efendim, bana gerçekten söyle: Benim evimde, Senin Öğretin’e uygun bir şekilde yaşayan saf birilerini korumak için, kim Yalan’a sapmış olanın (koyduğu) engeli kıracaktır? Bana vahiy yoluyla (bildir) ey Mazda, Dünya’yı rehabilite edecek olan bilirkişinin (yargıç) bu işi nasıl yapacağını göster ve bırak O (yani dünyayı iyileştirici kişi) İyi Düşünce ile birlikte gelen Sraoşa (yani; İtaat) Senin istediğin her bir insana (gelsin).
'Senin düzeninin sürdürülmesi için iblisi vuracak olan kimdir?'
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
VIII.
73. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer Mazda Tapıcıları yürürken veya koşarken veya at sürerken ya da araba kullanırken, üstünde ceset yakılan bir ateşe rastlarlarsa, üstünde bir cesedin pişirildiği veya kızartıldığı (bir ateşe); ne yapmalıdırlar?
74. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar ceset yakan adamı öldürecekler, derhal öldürecekler onu (1). Onlar (ayrıca cesedin içinde pişirildiği) kabı ve saçayağını oradan derhal uzaklaştıracaklar.”
75. ”Onlar, hem içinde bu ateşin tohumu bulunan odunları, hem de bu ateş için hazırlanmış olan pek çok odun demetlerini yakacaklardır. Onların (söz konusu odunların) daha çabuk yanıp kül olmaları için, (yakılacak odunları) etraftan tecrit edip (demetlerini) dağıtacaklardır.”
76. ”Böylece onlar, ilk demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti (1) uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
77. ”Onlar, ikinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, üçüncü demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
'Onlar, dördüncü demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, beşinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, altıncı demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, yedinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
”Onlar, sekizinci demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
78. ”Onlar, dokuzuncu demeti ceset yakıcı ateşten bir vitasti uzaklıkta olmak üzere yere koyacaklar. (Onlar bu odunları yakmak için) demeti tecrit edip dağıtacaklar ve (böylece) o (odunlar) çabuk yanıp söneceklerdir.”
79. 'Ey Spitama Zarathuştra, eğer bir insan dindarca bir amaçla; urvâsna ağacından, vohu-gaona ağacından, vohu-kereti ağacından veya hadhâ-naêpata ağacından veya iyi kokan bir başka ağaçtan Mazda’nın Oğlu Ateş’e odun getirirse,”
(1). Urvâsna; bir nevi sarımsak, vohu-gaona; (Darmesteter’in Aspendiarji’den nakl ettiğine göre) kokulu asbent otu, vohu-kereti; sarısabır otu, hadhâ-naêpata; nar Ağacıdır.
80. ”Oradan her tarafa rüzgar vasıtasıyla yayılan güzel koku gidip; görünmeyen Daevalar’dan binlercesini, binlerce İblis’i, (yani) şu karanlığın civcivlerini, Yatular ve Pairikalar (1) çiftinden binlercesini öldürecektir.”
IX.
81. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam ceset yakan ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse (1), ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- (2) hukuki (olarak) yanması gereken yere onbin meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
82. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam üstünde dışkının yandığı bir ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere bin meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
83. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam üstünde inek dışkısı (banyo) ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere beşyüz meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
84. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir tuğla ocağından aldığı ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere dörtyüz meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
85. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çömlekçinin ocağından aldığı ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; bu ocakta yanan çömlek (sayısı) kadar (1) meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
86. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir orak (imalatçısının) ocağından aldığı ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; bütün ağaç çeşitlerinin taşıdığı yanan ateş (1) kadar meşale (yanan odun parçası) taşımış (olanınki ile) eştir.”
87. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir kuyumcunun (altın işeyicisinin) ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; yüz meşale taşımış olmakla eştir.”
88. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir gümüş işleyicisinin ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; doksan meşale taşımış olmakla eştir.”
89. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir bronz işleyicisinin ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; seksen meşale taşımış olmakla eştir.”
90. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir nalbantın ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; yetmiş meşale taşımış olmakla eştir.”
91. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir fırıncının ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; altmış meşale taşımış olmakla eştir.'
92. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir (mutfak) kabının (altındaki) ateşi, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; elli meşale taşımış olmakla eştir.”
93. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir kamp ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; kırk meşale taşımış olmakla eştir.”
94. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çobanın (üstünde yürüdüğü) yolun ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; otuz meşale taşımış olmakla eştir.”
95. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir tarlanın ateşini, onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; yirmi meşale taşımış olmakla eştir.”
96. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam kendi öz kalbinin ateşini (1), onun (ateşin bulunması gereken) asıl hukuki mahalline (Dâityô-gâtu’ya) götürürse, ruhu vücudundan ayrıldığı zaman o adamın mükafatı ne olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu mükafat, -eğer o maddi dünyada bunu yapmışsa- hukuki (olarak) yanması gereken yere; on meşale taşımış olmakla eştir.”
X.
97. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ey Kutsal Ahura Mazda! Bir sahanın belirsiz bir yerinde bir cesede dokunmuş olan biri, (pisliğinden) arınabilir mi?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Olabilir, Ey Kutsal Zarathuştra!”
Nasıl?
”Eğer Nasu, ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından vurulmuşsa (onlar cesedi yemişse), (temasta bulunan kişi) vücudunu gaomêz ve su ile yıkayacaktır, (vücudunu) otuz kez gaomêz ile yıkayacak, (o arada) otuz kez (de) elleri ile (vücudunu) oğuşturup kurutacaktır.”
99. ”Eğer Nasu, ceset yiyici köpekler ve kuşlar tarafından (o zamana kadar) vurulmamışsa (onlar cesede dokunmamışsa), (temasta bulunan kişi) vücudunu gaomêz ve su ile yıkayacaktır, (vücudunu) onbeş kez gaomêz ile yıkayacak, (o arada) onbeş kez (de) elleri ile (vücudunu) oğuşturup kurutacaktır.”
100. ”O, sonradan bir hathralık bir mesafeyi koşacaktır. O (böylece), yolunun üstünde bir adama rastlayıncaya kadar koşacaktır, (ona rastlayınca da) yüksek sesle ağlayacak; ’bu benim; o adam ki; düşüncesinde, sözlerinde ve eyleminde hiç bir kasıt olmadan bir adamın cesedine dokunmuş ve (senin vasıtanla) arınmayı ummaktadır’ (diyerek) onu yakalayıncaya kadar koşacak. Eğer (yakalamak istediği) adam onu arındırmak istemezse, (o adam) onun günahlarının üçte birini kendisi yüklenmiş olacaktır.”
101. ”Daha sonra o, bir başka adamı daha yakalayıncaya kadar bir hathra daha koşacak. Eğer bu adam da onu arındırmak istemezse, o da onun günahının üçte birini yüklenmiş olacaktır.”
102. ”Daha sonra o, bir üçüncü hathrayı daha; o üçüncü kez birini daha yakalayıncaya kadar koşacak. Eğer adam onu arındırmak istemezse onun günahının (kalan son) üçte birini yüklenmiş olacaktır.”
103. Böylece o, kendisine en yakın eve (nmana’ya), klana (vis’e), mıntıkaya (zantu’ya) veya bölgeye (dahyu’ya) varıncaya kadar (1) koşacak ve ağlayarak yüksek sesle; ’bu benim; o adam ki; düşüncesinde, sözlerinde ve eyleminde hiç bir kasıt olmadan bir adamın cesedine dokunmuş ve arınmayı ummaktadır’ (diyecektir). Eğer onlar onu arındırmak istemeseler (bile), o, vücudunu gaomêz ve su ile yıkayarak arınacaktır.”
104. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bu adam (koşarken) bir suya rastlarsa ve (geçmek suretiyle onu kirletirse) bu su (onun) bir kefaret ödemesini gerektirir. O adam bu fiili için ne cezaya çarptırılacaktır?
105. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile dörtyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile dörtyüz kırbaç (vurulacaktır).”
106. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bu adam (koşarken ateş yakmaya uygun) bir ağaca rastlarsa ve (dokunmak suretiyle onu kirletirse) ateş (onun) bir kefaret ödemesini gerektirir. O adam bu fiili için ne cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile dörtyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile dörtyüz kırbaç (vurulacaktır).”
107. Bu cezadır, bu kefarettir ki; kendisine teklif edildiğinde yerine getirmeyi kabul edeni kurtaracak, (ama kendisine teklif edildiğinde) onu yerine getirmeyi kabul etmeyenler, şüphesiz Drug’un sarayının (cehennemin) mensubu olacaklardır.”
9
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ey En Erdemli Güç, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Şu Maddi Dünya’da, (Nasu’ya dokunmak suretiyle) ölümle kirlenmiş olan birinin vücudunu temizlemek isteyen biri, bu işin çaresine nasıl bakacak?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! (Bu iş için onlar) Doğru’yu konuşan, Kutsal Mãthra’yı öğrenmiş, Mazda Kanununa uygun olan dinsel törenleri en iyi bilen Kutsal bir adamı seçecekler (bir yôsdâsragar’ı). (Bu adam) dokuz vibazu (1) kare genişliğindeki bir sahada bulunan ağaçları kesip devirecektir.
3. ”Bu, (hazırlanan yer) yeryüzünde en az suyu ve bitkisi bulunan bir yer olacak, temizlenme merasimleri için en düzgün ve kuru bir yer olacak, oradan en az davar ve yük hayvanı (veya sığır) geçmiş olacak, Ahura Mazda’nın (oğlu olan) Ateş en az bulunmuş olacak, kutsanmış baresma demeti ve imanlı insanlar oradan en az geçmiş olacak.”
4. (Bu yer) Ateşten ne kadar uzakta olacak? Sudan ne kadar uzakta olacak? Kutsanmış baresma demetinden ne kadar uzakta olacak? İmanlılardan ne kadar uzakta olacak?
5. Ahura Mazda (şöyle cevapladı: ”Ateşten otuz adım, sudan otuz adım, Kutsanmış baresma demetinden otuz adım ve İmanlı (insandan) üç adım.”
6. ”Daha sonra bu sahada sen; eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan (ve gaomêz içerecek olan) bir çukur kazacaksın.”
7. ”Daha sonra bu sahada sen; eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan bir ikinci çukur kazacaksın.”
”Daha sonra bu sahada sen; eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan bir üçüncü çukur kazacaksın.”
”Daha sonra bu sahada sen; eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan bir dördüncü çukur kazacaksın.”
'Daha sonra bu sahada sen; eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan bir beşinci çukur kazacaksın.”
”Daha sonra bu sahada sen; eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan bir altıncı çukur kazacaksın.”
8. (Bunlar) biribirlerinden ne kadar uzaklıkta olacaklar?
”Bir(er) adım.”
Uzunluğu ne kadar olan bir adım?
”Üç ayak kadar uzunluğu olan.”
9. ”Daha sonra sen, eğer mevsim yaz ise derinliği iki parmak, eğer kış ve buz mevsimi ise üç parmak olan (ve su içerecek olan) üç çukur daha açacaksın.”
İlk altısından ne kadar uzaklıkta?
”Üç adım.”
Uzunluğu ne kadar olan üç adım?
”Dokuz ayak kadar uzunluğu olan.”
10. ”Daha sonra sen, tümünün etrafını bir metal bıçak (satrivar) ile bir çember çizeceksin.
Çukurlardan ne kadar uzaklıkta?
”Üçer adım.”
Ne çeşit adımdır bunlar?
”Yürüyüş adımları.”
Ne kadar uzunluğu var bu üç adımın?
'Dokuz ayak kadar.'
11. ”Daha sonra sen, oniki tane çember çizeceksin. İlk üç çemberi; (içinde su bulunan) ilk üç çukurun herbirini çevreleyecek şekilde çizeceksin. Sonraki üç çemberi (içinde gaomêz bulunan) sonraki altı çukuru çevreleyecek şekilde çizeceksin. Sonraki üç çemberi dokuz çukuru birden çevreleyecek şekilde çizeceksin. Sonraki üç çemberi, (içinde su bulunan) ilk üç çukuru çevreleyecek şekilde çizeceksin. (Bu çukurlara giden) dokuz adımlık mesafenin her bir adımına sen, birer taş ya da çanak çömlek (parçası) ya da kütük (tahta) parçası veya kil topağı yerleştireceksin (1).
I. b
12. ”Sonra temiz olmayan (kişi) çukurlara yürüyecektir; Sen Zarathuştra; çemberin dışında duracak ve ’Nemaskâ yâ ârmaitis îzâkâ’ (diye başlayan sureyi) okuyacaksın (1) ve temiz olmayan adam ’Nemaskâ yâ ârmaitis îzâkâ’ (diye başlayan bu sureyi) tekrarlayacak.”
13. ”İblis Angra Mainyu’yu vurmak için söylenen, kanlı mızraklı Aêşma’yı (1) vurmak için söylenen, Mazanya Daevalar’ını (2) vurmak için söylenen bu sözlerin her biri ile Drug gittikçe güçsüz hale gelecektir.”
14. 'Ey Spitama Zarathuştra! Sen gaomêz’i (bu adama) bronz veya kurşun bir kaşıkla serpeceksin. Eğer kurşundan yapılmış bir kaşıkla (gaomêzi) serpeceksen, (o zaman) ucuna kaşığı bağlayacağın dokuz düğümlü bir sopa arayacaksın (1).
15. Onlar, ilk olarak onun ellerini yıkayacaklardır, eğer önce onun elleri temizlenmemişse, o tüm vücudunu kirlenmiş hale getirmiş olacaktır. Onun, elleri üç kez yıkandığında, elleri temiz olduktan sonra, sen suyu kafanın ön cephesine serpeceksin. Drug Nasu o zaman (temizlenecek olan adamın) yüzünde, iki kaşın arasındaki bölgeye kaçar.”
16. ”Sen (o zaman suyu) iki kaşının arasına serpeceksin, Drug Nasu o zaman kafanın arka cephesine kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) kafanın arka cephesine serpeceksin, Drug Nasu o zaman ön cephede, çenelerin üstüne kaçar.'
”Sen (o zaman suyu) çeneye serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ kulağın üstüne kaçar.”
17. ”Sen (o zaman suyu) sağ kulağın üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol kulağın üstüne kaçar.”
'Sen (o zaman suyu) sol kulağın üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ omuzun üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ omuzun üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol omuzun üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sol omuzun üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ kol çukuruna kaçar.'
18. Sen (o zaman suyu) sağ kol çukuruna serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol kol çukuruna kaçar:”
”Sen (o Zaman suyu) sol kol çukuruna serpeceksin. Drug Nasu o zaman ön cephede göğsünün üzerine kaçar.”
'Sen (o zaman suyu) ön cephede gö4sün üzerine serpeceksin. Drug Nasu o zaman sırta kaçar.”
19. Sen (o zaman suyu) sırta serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ meme ucuna kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ meme ucuna serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol meme ucuna kaçar.”
'Sen (o zaman suyu) sol meme ucuna serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ kaburga kemiklerinin üstüne kaçar.”
20. ”Sen (o zaman suyu) sağ kaburga kemiklerinin üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol kaburga kemiklerinin üstüne kaçar.”
'Sen (o zaman suyu) sol kaburga kemiklerinin üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ kalçanın üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ kalçanın üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol kalçanın üstüne kaçar.”
21. ”Sen (o zaman suyu) sol kalçanın üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman seksüel bölgeye kaçar.
”Sen (o zaman suyu) seksüel bölgeye serpeceksin. Eğer kirli kişi bir erkekse, o zaman (suyu) önce arka tarafa serp, eğer kirli kişi bir kadınsa o zaman (suyu) arka taraftan önce ön tarafa serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ butun üstüne kaçar.”
22. 'Sen (o zaman suyu) sağ butun üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol butun üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sol butun üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ dizin üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ dizin üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol dizin üstüne kaçar.'
23. ”Sen (o zaman suyu) sol dizin üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ bacağın üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ bacağın üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol bacağın üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sol bacağın üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ ayak bileğinin üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ ayak bileğinin üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol ayak bileğinin üstüne kaçar.”
24. ”Sen (o zaman suyu) sol ayak bileğinin üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sağ ayağın üst kısmının üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sağ ayağın üst kısmının üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman sol ayağın üst kısmının üstüne kaçar.”
”Sen (o zaman suyu) sol ayağın üst kısmının üstüne serpeceksin. Drug Nasu o zaman ayağın tabanına sürülmüş olur. Orası ona (Nasu’ya) bir sineğin kanatları gibi görünür.”
25. O, ayak uçları ile yere basarken, topuklarını havaya kaldıracak, (o zaman) sen onun sağ ayak tabanına su serpeceksin. Bundan sonra Drug Nasu sol ayak tabanına kaçacaktır, (o zaman) sen onun sol ayak tabanına su serpeceksin, Drug Nasu (bu kez) kendisine (Nasu’ya) bir sineğin kanatları gibi görünen parmaklara kaçacaktır.
26. ”(O zaman) o, topuklarına basarak ayak parmaklarını kaldıracak, sen onun sağ ayak parmaklarına su serpeceksin, Drug Nasu (o zaman) sol ayak parmaklarına kaçacaktır. Sen (o zaman) sol ayak parmaklarına su serpeceksin, ondan sonra Drug Nasu kuzey bölgelerine kaçacaktır,çok öfkeli bir sinek biçiminde, dizleri ve kuyruğunun şekli çıkıntılı, her tarafı kire bulanmış ve en kötü xrafstralara benzer bir şekilde(ki Nasu).”
27. ”Sen, Kötü’yü vuran, çok sağlık verici olan şu sözleri söyleyeceksin: ”Yathâ ahû vairyô (1): Efendi(miz)in arzusu, dindarlığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği (2) verilecektir.”
”Kem nâ Mazda: Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.
'Ke verethrem gâ: Bunu Sana soruyorum Efendim, bana gerçekten söyle: Benim evimde, Senin Öğretin’e uygun bir şekilde yaşayan saf birilerini korumak için, kim Yalan’a sapmış olanın (koyduğu) engeli kıracaktır? Bana vahiy yoluyla (bildir) ey Mazda, Dünya’yı rehabilite edecek olan bilirkişinin (yargıç) bu işi nasıl yapacağını göster ve bırak O (yani dünyayı iyileştirici kişi) İyi Düşünce ile birlikte gelen Sraoşa (yani; İtaat) Senin istediğin her bir insana (gelsin).
'Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta (1)! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
28. ”Adam birinci çukura Nasu’dan kurtulmuş olarak gelir, Sen o zaman İblis’i en iyi vuran şu sözleri söyleyeceksin; ’Yathâ ahû vairyô’.”
”Adam ikinci çukura Nasu’dan kurtulmuş olarak gelir, Sen o zaman İblis’i en iyi vuran şu sözleri söyleyeceksin; ’Yathâ ahû vairyô’.”
”Adam üçüncü çukura Nasu’dan kurtulmuş olarak gelir, Sen o zaman İblis’i en iyi vuran şu sözleri söyleyeceksin; ’Yathâ ahû vairyô’.”
'Adam dördüncü çukura Nasu’dan kurtulmuş olarak gelir, Sen o zaman İblis’i en iyi vuran şu sözleri söyleyeceksin; ’Yathâ ahû vairyô’.”
”Adam beşinci çukura Nasu’dan kurtulmuş olarak gelir, Sen o zaman İblis’i en iyi vuran şu sözleri söyleyeceksin; ’Yathâ ahû vairyô’.”
”Adam altıncı çukura Nasu’dan kurtulmuş olarak gelir, Sen o zaman İblis’i en iyi vuran şu sözleri söyleyeceksin; ’Yathâ ahû vairyô’.”
29. ”Daha sonra kirli adam çemberlerin içinde oturacak (1), (oturacağı yer) altı çukur için (gaomêz içeren çukurlar için) çizilen çemberlerin dışında, diğerlerinden dört parmak uzakta. Orada o, yaş olmayan avucuna doldurduğu toz ile vücudunu temizleyecektir.”
30. 'Onlar, bu (adamın) vücudunu ovması için, yerden onbeş kez toprak alacaklardır (ve ona vücudunu ovması için vereceklerdir) ve onun kafasındaki son saç teli de kuruyuncaya kadar bekleyeceklerdir.”
31. ”O, vücudu kuruduğunda; (su dolu) çukurlara (doğru) adım atacaktır. O birinci çukurda bir kez vücudunu yıkayacaktır, ikinci çukurda iki kez vücudunu yıkayacaktır, üçüncü çukurda üç kez vücudunu yıkayacaktır.”
32. 'Daha sonra o, vücuduna; Urvâsna’dan veya Vohu-gaona’dan veya Vohu-kereti’den veya Hadhâ-naêpata’dan ya da bir başka güzel kokulu bitkiden (elde edilen) güzel bir koku sürecek, elbiselerini giyerek geriye; evine yollanacaktır.”
33. ”Orada, (yani) evin içindeki hastalık alanı (denilen) yerde (Armêst-gâh’da) o, diğer Mazda Tapıcıları’ndan uzakta oturacaktır. O; ateşin yanına gitmeyecektir, suyun yanına da, toprağın yanına da, ineğin yanına da, ağaçların yanına da, kadın ya da erkek imanlıların yanına da gitmiyecektir. Üç gün geçinceye kadar bu böyle olacaktır. Üç gün geçtikten sonra o, vücudunu ve elbiselerini gaomêz ve su ile yıkayıp onların temiz olmasını sağlayacaktır.”
34. ”Daha sonra o, evin içindeki hastalık alanı (denilen) yerde (Armêst-gâh’da) bir kez daha, diğer Mazda Tapıcıları’ndan uzakta oturacaktır. O; ateşin yanına gitmeyecektir, suyun yanına da, toprağın yanına da, ineğin yanına da, ağaçların yanına da, kadın ya da erkek imanlıların yanına da gitmiyecektir. Altı gün geçinceye kadar bu böyle olacaktır. Altı gün geçtikten sonra o, vücudunu ve elbiselerini gaomêz ve su ile yıkayıp onların temiz olmasını sağlayacaktır.”
35. ”Daha sonra o, evin içindeki hastalık alanı (denilen) yerde (Armêst-gâh’da) bir kez daha, diğer Mazda Tapıcıları’ndan uzakta oturacaktır. O; ateşin yanına gitmeyecektir, suyun yanına da, toprağın yanına da, ineğin yanına da, ağaçların yanına da, kadın ya da erkek imanlıların yanına da gitmiyecektir. Dokuz gün geçinceye kadar bu böyle olacaktır. Dokuz gün geçtikten sonra o, vücudunu ve elbiselerini gaomêz ve su ile yıkayıp onların temiz olmasını sağlayacaktır.”
36. '(Ancak) bundan sonra o, ateşin yanına, suyun yanına, toprağın yanına, ineğin yanına, ağaçların yanına ve erkek olsun, kadın olsun (her cinsten) imanlıların yanına gitmelidir.
II.
37. Sen (1), bir rahibi, kudsiyete ermek için (para açısından bedava) temizleyeceksin. Sen, bir dahyupatiş’i (5), yüksek fiatlı bir deve fiatına temizleyeceksin. Sen, bir zantupatiş’i (4), bir aygır fiatına temizleyeceksin. Sen, bir vispatiş’i (3), bir boğa fiatına temizleyeceksin. Sen, bir nmanapatiş’i (2), üç yaşındaki bir inek fiatına temizleyeceksin.
38. ”Sen, bir evin reisinin karısını, bir çift (sürmek için kullanılan) öküzü fiatına temizleyeceksin. Sen, bir hizmetçiyi, bir yük ineği fiatına temizleyeceksin. Sen, bir genç yaştaki çocuğu bir kuzu fiatına temizleyeceksin.”
39. ”Bunlar, kendilerini temizlemiş olana, eğer almaya güçleri yeterse, Mazda Tapıcıları’nın verecekleri değişik hayvanlardır. Eğer bunları alacak güçte değillerse, o zaman (bu temizleme işlemini gerçekleştirmiş olan) adamın evlerinden kızgın olmadan ve çok memnun olmuş bir şekilde ayrılmasını sağlayacak olan münasip bir diğer hediye vereceklerdir.
40. ”Eğer onları temizleyen adam evlerinden gayrimemnun ve kızgın bir şekilde ayrılırsa, Nasu onların burunlarından, gözlerinden, dillerinden, çenelerinden, seksüel organlarından ve arka kısımlarından içlerine girer (1).”
41. ”…Ve Drug Nasu onlara tırnak uçlarından da saldırır, onlar artık bundan sonra ebediyen kirli kalırlar.”
”Ey Spitama Zarathuştra! Güneş ölü ile temasa girmiş olan onların üstünde gerçekten istemeyerek parlar, ay istemeyerek parlar, yıldızlar istemeyerek parlarlar.”
42. ”Ey Spitama Zarathuştra! Kendisini kirleten Nasu’dan temizlenmiş olan o adam haz verir onlara; (yani) ateşe haz verir, suya haz verir, toprağa haz verir, ineğe haz verir, ağaçlara haz verir, kadın olsun erkek olsun (tüm) imanlılara haz verir.”
43. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’Ey Maddi Dunyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! kendisini kirleten Nasu’dan temizlenmiş olan o adamın, ruhu ile vücudu ayrıştığında, kendisini alacağı mükafat nedir?’
44. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ona öteki dünyada kutsanmış mekanı mükafat olarak vaad edebilirsin.”
45. Zarathuştra Ahura Mazdaya sordu: ’Ey Maddi Dünyanın Yatartıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ben, ölü birinden (kalkıp) yaşayan birine saldıran Drug’a karşı nasıl savaşabilirim? Ölüden (kalkıp) yaşayan birini kirleten Nasu’ya karşı nasıl savaşabilirim?’
46. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Yüksek sesle Gathalar’daki iki kez söylenen sözleri söyle; yüksek sesle Gathalar’daki üç kez söylenen sözleri söyle; yüksek sesle Gathalar’daki dört kez söylenen sözleri söyle ve Drug; (o zaman) otomatik (olarak hareket eden) bir ok gibi, (veya) yeryüzünü bir mevsim boyunca örten bir halı gibi, yıl bittiğinde (eskiyen) bir elbise gibi eriyip yok olur.”
III.
47. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam Mazda’nın kanununa göre temizlenmenin kurallarını bilmeden, kirlenmiş olan birini temizlemek (için) teklifte bulunursa (bu işe kalkışırsa), Mazda Tapıcıları ne yapmalıdırlar? Ben, bu durumdan sonra ölü birinden (kalkıp) yaşayan birine saldıran Drug’a karşı nasıl savaşabilirim? Ölüden (kalkıp) yaşayan birini kirleten Nasu’ya karşı nasıl savaşabilirim?
48. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! Drug o zamandan sonra eskiden olduğundan daha fazla güçlenerek büyür. O, (kendisinin işi olan) hastalığın, ölümün ve iblisin geçmişteki işleyişinden daha daha bir güçlü (olur).”
49. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! O (47. maddedeki adam) ne cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Mazda Tapıcıları onu bağlayacaklardır, önce onun ellerini bağlayacaklardır. Sonra onun elbiselerini soyacak, derisini diri diri yüzecek, kafasını kesecekler. Cesedini En Hayırlı Güç’ün en aç gözlü kuşlarının, ceset yiyici kuşların, kuzgunların önüne şu sözleri (söyleyerek) atacaklar:
’Buradaki adam kendisinin (sahip olduğu) tüm kötü düşüncelerinden, sözlerinden ve eylemlerinden pişman olmuştur.’”
50. Eğer o herhangi bir diğer kötü eylemde bulunmuşsa, o (günah) pişmanlığından dolayı bağışlanmıştır, eğer o herhangi bir diğer kötü eylemde bulunmamışsa, onun günahı, duyduğu pişmanlıktan dolayı ebediyen bağışlanmıştır.”
51. Ey Ahura Mazda! Dünyadaki bolluğu ve ilerlemeyi yok edici ve hastalıkla ölümü getirici bir tehlike olan o; kimdir?
52. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O, dinsiz Aşemaoğa’dır (1), Ey Spitama Zarathuştra! O ki kirlenmiş olanı, Mazda kanununun gerektirdiği usulu bilmeden temizlemeye kalkar (odur bu adam).”
53. ”Ey Spitama Zarathuştra! (Çünkü) Bundan (Aşemaoğa’dan) önce şu ülkeden, şu tarlalardan sağlık ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırırdı; bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeşerirdi.”
54. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Şu ülkeye ve şu tarlalara sağlıkla ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırtarak, bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeniden ne zaman geri gelecek?
55. 56. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aşemaoğa ölüme havale edilmeden, yörenin halkı Sraoşa’ya; Aşa’ya yaraşır bir şekilde, alev alev yanan ateşle, baresma bağlayarak ve Homa’yı yücelterek üç gün üç gece (si rôz û si saw) ibadet etmeden; bu ülkeye ve bu tarlalara sağlıkla ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırtarak, bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeniden asla geri gelmezler.”
57. ”(Bunları yaptıktan) sonra şu ülkeye ve şu tarlalara sağlıkla ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırtarak, bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeniden geri gelecekler.”
10
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’ Ey Ahura Mazda! En Hayırlı Güç, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ben, ölü birinden (kalkıp) yaşayan birine saldıran Drug’a karşı nasıl savaşabilirim? Ölüden (kalkıp) yaşayan birini kirleten Drug’a karşı nasıl savaşabilirim?’
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Yüksek sesle Gathalar’daki iki kez söylenen sözleri (bis-âmrûta) söyle; yüksek sesle Gathalar’daki üç kez söylenen sözleri (tris-âmrûta) söyle; yüksek sesle Gathalar’daki dört kez söylenen sözleri (kathrus-âmrûta) söyle.'
3. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Gathalar’daki hangi sözler iki kez söylenir?
4. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Gathalar’da iki kez söylenen sözler şunlardır ve sen onları yüksek sesle iki kez tekrarlayacaksın:
ahyâ yâsâ ……urvânem (XXVIII.Yasna, 2),
humatenãm ………mahî (XXXV.Yasna, 2),
aşahyâ âad sairê ………ahubyâ (XXXV.Yasna, 8),
yathâ tû î ……ahura (XXXIX.Yasna, 4),
humâimthwâ….…hudaustemâ (XLI.Yasna, 3),
thwôi staotaraskâ……ahura (XLI.Yasna, 5),
ustâ ahmâi ……mananğô (XLIII.Yasna, 1),
spenta mainyû ……ahurao (XLVII.Yasna, 1),
vohu xşathrem ……vareşânê (LI. Yasna, 1),
vahistâ îstis ……skyaothanâkâ (LIII. Yasna, 1).
5. ”…Ve sen bu sözleri ikişer kez tekrarladıktan sonra, iblis vuran ve çok iyileştirici olan şu sözleri yüksek sesle tekrarlayacaksın:
’”Ben Angra Mainyu’yu (1); bu evden (nmana), bu klandan (vis), bu mıntıkadan (zantu) ve bu bölgeden (dahyu) kovdum, hatta ölümle kirlenmiş olan erkeğin vücudundan, kadının vücudundan, evin reisinden, klanın reisinden, mıntıkanın reisinden, bölgenin reisinden, Kutsal Dünya’nın her yerinden kovdum.”’
6. ’”Ben Nasu’yu; ben direkt bulaşmışlığı, ben dolaylı bulaşmışlığı; bu evden, bu klandan, bu mıntıkadan, bu bölgeden, hatta ölümle kirlenmiş olan erkeğin vücudundan, kadının vücudundan, evin reisinden, klanın reisinden, mıntıkanın reisinden, bölgenin reisinden ve Kutsal Dünya’nın her yerinden kovdum.”’
7. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Gathlar’daki şu üç kez söylenen sözler hangileridir?
8. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Gathlar’da üç kez söylenen sözler şunlardır ve sen onları yüksek sesle tekrarlayacaksın:
aşem vohu ……(XXVII.Yasna, 14),
ye sevistô ……paitî (XXXIII. Yasna, 11)’
huxşathrôtemâi ……vahistâi (XXXV. Yasna, 5),
duzvarenâis ……vahyô (LIII. Yasna, 9) (1).'
9. ”…Ve sen bu sözleri üçer kez tekrarladıktan sonra, iblis vuran ve çok iyileştirici olan şu sözleri yüksek sesle tekrarlayacaksın:
’”Ben İndra’yı, ben Sauru’yu ben Daeva Naunğaithya’yı (1); bu evden (nmana), bu klandan (vis), bu mıntıkadan (zantu) ve bu bölgeden (dahyu) kovdum, hatta ölümle kirlenmiş olan erkeğin vücudundan, kadının vücudundan, evin reisinden, klanın reisinden, mıntıkanın reisinden, bölgenin reisinden, Kutsal Dünya’nın her yerinden kovdum.”’
10. ’”Ben Tauru’yu, ben Zairi’yi (1); bu evden (nmana), bu klandan (vis), bu mıntıkadan (zantu) ve bu bölgeden (dahyu) kovdum, hatta ölümle kirlenmiş olan erkeğin vücudundan, kadının vücudundan, evin reisinden, klanın reisinden, mıntıkanın reisinden, bölgenin reisinden, Kutsal Dünya’nın her yerinden kovdum.”’
11. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Gathlar’daki dört kez söylenen sözler hangileridir?
12. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Gathlar’da dört kez söylenen sözler şunlardır ve sen onları yüksek sesle tekrarlayacaksın:
'yathâ ahû vairyô ……(XXVII: Yasna, 13),
mazdâ ad môi ……dau ahûm (XXXIV: Yasna, 15),
â airyamâ işyô ……masatâ mazdau (LIV: Yasna, 1) (1).
13. ”…Ve sen bu sözleri dörder kez tekrarladıktan sonra, iblis vuran ve çok iyileştirici olan şu sözleri yüksek sesle tekrarlayacaksın:
’”Ben yaralayıcı mızrak İblisi Aêşma’yı, ben Daeva Akataşa’yı(1); bu evden (nmana), bu klandan (vis), bu mıntıkadan (zantu) ve bu bölgeden (dahyu) kovdum, hatta ölümle kirlenmiş olan erkeğin vücudundan, kadının vücudundan, evin reisinden, klanın reisinden, mıntıkanın reisinden, bölgenin reisinden, Kutsal Dünya’nın her yerinden kovdum.”’
14.”Ben Varenya Daevalar’ını, ben Rüzgâr Daeva’sını (1); bu evden (nmana), bu klandan (vis), bu mıntıkadan (zantu) ve bu bölgeden (dahyu) kovdum, hatta ölümle kirlenmiş olan erkeğin vücudundan, kadının vücudundan, evin reisinden, klanın reisinden, mıntıkanın reisinden, bölgenin reisinden, Kutsal Dünya’nın her yerinden kovdum.”
15. ”Bunlar Gathalar’daki iki kez söylenmiş olan sözlerdir, bunlar Gathalar’daki üç kez söylenmiş olan sözlerdir, bunlar Gathalar’daki dört kez söylenmiş olan sözlerdir.
16. Bunlar Angra Mainyu’yu vurup deviren sözlerdir, bunlar ’yaralayıcı mızrak iblisi’ olan Aêşma’yı vurup deviren sözlerdir, bunlar Mâzanya Daevaları’nı vurup deviren sözlerdir, bunlar tüm Daevalar’ı vurup deviren sözlerdir.”
17. ”Bunlar şu Drug’a karşı, şu ölü birinden (kalkıp) yaşayan birine saldıran, ölüden (kalkıp) yaşayan birini kirleten Nasu’ya karşı duran sözlerdir.”
18. ”Ey Zarathuştra! Bundan dolayı sen, üstünde en az su (bulunan), üstünde en az sayıda ağaç (bulunan), üstünde insanlar ve hayvanlar için yiyecek (olarak kullanılabilecek) hiç bir şey bulunmayan bir yerde; insanların temizlenmesi için, (insanlar için) hayatla aynı anlama gelen (temizlenmeleri için) üç çukur açacaksın, ki bu temizlik kendisini iyi düşüncelerle, sözlerle ve eylemlerle kendisini temizlemek isteyen biri için Mazda’nın kanununu ile sağlanmaktadır.”
19. ”Kendini arındır ey dürüst insan! Kendilerini iyi düşüncelerle, sözlerle ve eylemlerle arındırdıklarında, maddi dünyada yaşayan her insan özünü arınmışlığa erdirebilir.”
20. ”Efendimizin arzusu, kutsallığın kanunudur.'
”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim?
”O kimdir ki Senin nizamının sürdürülmesi için Kötü’yü (düşmanı) vurur?”
21. Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug!… Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
11
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’Ey Ahura Mazda! En Hayırlı Güç, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Evi nasıl temizleyebilirim? Ateşi nasıl? Suyu Nasıl? Yeri nasıl? İneği nasıl? Ağacı nasıl? İmanlı erkeği ve imanlı kadını nasıl? Yıldızları nasıl? Ay’ı nasıl? Güneş’i nasıl? Sonsuz Işığı nasıl? Kutsal prensibin dölleri olan (ve) Mazda tarafından yaratılmış olan tüm iyi şeyleri nasıl?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Sen temizleyici sözleri terennüm edeceksin, (böylece) ev temizlenmiş olacak, ateş temizlenmiş olacak, su temiz, yer temiz, inek temiz, ağaç temiz, imanlı erkek ve kadın temiz, yıldızlar temiz, Ay temiz, Güneş temiz, Sonsuz Işık temiz, kutsal prensibin dölleri olan (ve) Mazda tarafından yaratılmış olan tüm iyi şeyler temiz (olacak).”
3. ”Şöyle terennüm edeceksin iblis vurucu ve çok şifa verici olan sözleri; sen Ahuna Vairya’yı beş kez terennüm edeceksin: ’Efendimizin arzusu, kutsallığın kanunudur,’”
”Ahuna Vairya insanların vücudunu korur: ’Efendimizin arzusu, kutsallığın kanununudur,’”
”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-…”
”O kimdir ki Senin nizamının sürdürülmesi için Kötü’yü (düşmanı=iblisi) vurur?”
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta!”
4. ”Eğer sen evi temizlemek istiyorsan şu sözleri yüksek sesle söyle: ’Eğer bedel iyi ise, gel bana ve beni destekle! İyi Düşünce vasıtasıyla bunu (bu suçlamayı) kıracak (bir şeyler) bul (1).’”
Eğer ateşi temizlemek istersen şu sözleri yüksek sesle söyle: ”Senin Ateşin, Ey Ahura Mazda, biz (ona) ibadet etmek suretiyle yaklaşırız, (2).”
5. ”Eğer suyu temizlemek istiyorsan şu sözleri yüksek sesle söyle: ’Biz, ağaçlarda (bulunan) sulara, akıntılarda bulunan sulara, yağmurlarda bulunan sulara ibadet ederiz, (1).’'
”Eğer yeri temizlemek istiyorsan şu sözleri yüksek sesle söyle: ’Biz, kadınları barındıran şu yere, Senin (yaratıkların) olan bizi ve şu kadınları taşıyan şu yere ibadet ederiz, Ey Ahura (2).’”
6. ”Eğer inekleri temizlemek istiyorsan şu sözleri yüksek sesle söyle: ’Biz inekler için, senin şu en üstün fiillleri gerçekleştirmeni emrettik; o bir istirahat yerine ve (yiyecek) yeme sahip olmalıdır (bunları sağla), (1).’”
”Eğer ağaçları temizlemek istiyorsan şu sözleri yüksek sesle söyle: ’(Ve) Mazda, Onun için (sığır için) Gerçek vasıtasıyla bitkileri çoğaltacaktır, (2).’”
7. ”Eğer imanlı erkekleri veya imanlı kadınları temizlemek istiyorsan şu sözleri yüksek sesle söyle: ’Sevgili Airyaman (1); Zarathuştra’nın erkekleri ve kadınlarının memnun olması için, imanlıların memnun olması için, kanunun yardımıyla kazanılan arzu edilir mükafatla ve Ahura’nın ihsan ettiği kutsallık için nimetlerle bu tarafa gelmelidir (2).’”
8. ”Sen daha sonra iblis vurucu ve çok şifa verici olan sözleri söyleyeceksin; Ahuna Vairya’yı sekiz kez terennüm edeceksin:'
”Efendimizin arzusu, kutsallığın kanununudur,”
”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda?”
”O kimdir ki Kötü’yü (düşmanı=iblisi) vurur?”
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda!'
9. ”Ben Aêşma’yı kovdum, ben Nasu’yu kovdum, ben direkt kirletilmeyi kovdum, ben dolaylı kirletilmeyi kovdum.
[Ben Xrû’yu kovdum, ben Xrûiğni’yi kovdum, ben Bûidhi’yi kovdum, ben Bûidhiza’yı kovdum, ben Kundi’yi kovdum, ben Kundiza’yı kovdum (1).]
'Ben sarı Bûşyãsta’yı kovdum, ben uzun elleri olan Bûşyãsta’yı kovdum; [Ben Mûdhi’yi kovdum, ben Kapasti’yi kovdum (2).”
Ben Pairika’yı kovdum, şu ateşin üstüne gelen, suyun üstüne, yerin üstüne, ineğin üstüne, ağacın üstüne (gelen iblisi kovdum). Ben kirlilik iblisini kovdum, şu ateşin üstüne gelen, suyun üstüne, yerin üstüne, ineğin üstüne, ağacın üstüne (gelen iblisi kovdum) (3).
10. ”Ben seni kovdum Ey muzır Angra Mainyu! (Seni) ateşten, sudan, yerden, inekten, ağaçtan, imanlı erkekten, imanlı kadından, yıldızlardan, Aydan, Güneşten, Sonsuz ışıktan, kutsal prensibin dölleri olan (ve) Mazda tarafından yaratılmış olan tüm iyi şeylerden (kovdum).”
11. ”Sen daha sonra iblis vurucu ve çok şifa verici olan sözleri söyleyeceksin; (aşağıdaki) dört Ahuna Vairya’yı terennüm edeceksin:”
”Efendimizin arzusu, kutsallığın kanununudur,”
”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda?”
”O kimdir ki Kötü’yü (düşmanı=iblisi) vurur?”
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda!”
12. ”Aêşma uzağa sürüldü, Nasu uzağa sürüldü, direkt bulaşma uzağa, dolaylı bulaşma uzağa sürüldü.'
[Xrû uzağa, Xrûiğni uzağa sürüldü, Bûidhi uzağa, Bûidhiza uzağa sürüldü, Kundi uzağa, Kundiza uzağa sürüldü.”]
”Bûşyãsta uzağa sürüldü, sarı (olanı), Bûşyãsta uzağa sürüldü, uzun kolları (olanı), [Mûidhi uzağa, Kapasti uzağa sürüldü.]”
'Pairika uzağa (sürüldü), şu ateşin üstüne gelen, suyun üstüne, yerin üstüne, ineğin üstüne, ağacın üstüne (gelen iblis uzağa sürüldü). Kirlilik iblisi uzağa (sürüldü), şu ateşin üstüne gelen, suyun üstüne, yerin üstüne, ineğin üstüne, ağacın üstüne (gelen iblis uzağa sürüldü).'
13. ”Ey Muzır Angra Mainyu, Sen uzağa sürüldün! Ateşten, sudan, yerden, inekten, ağaçtan, imanlı erkekten, imanlı kadından, yıldızlardan, Aydan, Güneşten , Sonsuz ışıktan, kutsal prensibin dölleri olan (ve) Mazda tarafından yaratılmış olan tüm iyi şeylerden (uzağa sürüldün).”
14. ”Sen daha sonra iblis vurucu ve çok şifa verici olan şu sözleri söyleyeceksin; Sen; ’Mazda ad môi’yi dört kez terennüm edeceksin: ”Ey Mazda, bunun için bana şu İyi Düşünce ve Gerçek ile çakışmış (ittifak halinde) olan en iyi sözleri ve eylemleri bildir, ki bunlar benim (dile getireceğim) dualar için gereklidirler. Kendi Egemenlik’inle Efendim, Sen gerçekten bu dünyayı bizim umduğumuz gibi iyileştireceksin (1).”
15. ”Ben Aêşma’yı uzağa sürdüm, ben Nasu’yu uzağa sürdüm.”
16. ”Ben seni uzağa sürdüm Ey muzır Angra Mainyu! (Seni) ateşten, sudan,”
17. ”Sen daha sonra iblis vurucu ve çok şifa verici olan sözleri söyleyeceksin; (aşağıdaki) Aryamaişyô’yu dört kez terennüm edeceksin:”’Sevgili Airyaman buraya doğru gelmelidir.’”
18. ”Aêşma uzağa sürüldü, Nasu uzağa sürüldü,”
19. ”Ey Muzır Angra Mainyu, Sen uzağa sürüldün! Ateşten, sudan, (1)”
20. ”Sen daha sonra iblis vurucu ve çok şifa verici olan sözleri söyleyeceksin; (aşağıdaki) dört Ahuna-Vairya’yı terennüm edeceksin:
”Efendimizin arzusu, kutsallığın kanununudur,”
”Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda?”
'O kimdir ki Kötü’yü (düşmanı=iblisi) vurur?”
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
12
1.Eğer birilerinin babası veya anası ölürse; oğul babası için, kız anası için ne kadarlık bir süre oturmalıdırlar (yas tutmalıdırlar)? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre (1)?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, otuz gün Aşa için, altmış gün günahlar için oturacaklar.”
Açıklama:
(1). Burada ”Aşa” ve ”Günah” kelimeleri ile, o insanların ölürken muhterem birer Mazda Tapıcısı, dürüst birer insan olarak mı, yoksa günahkar (peşotanu) ilan edilmiş olarak mı öldüklerini belirtmek içindir. Bu saptama ile bağlantılı olarak belli bir süre boyunca yakın akrabaları (yas için) oturacaktır.
2. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar (1), onlar baresma demeti (2) sunacaklar, onlar sulara Zohr (3) sunacaklar, bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar (4) girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
3. Eğer birilerinin çocukları ölürse, baba oğlu için, ana kızı için ne kadar süre oturmalıdır? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, otuz gün Aşa için, altmış gün günahlar için oturacaklar.”
4.Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
5. Eğer birilerinin erkek veya kız kardeşi ölürse; erkek, erkek kardeşi için, kız, kız kardeşi için ne kadarlık bir süre oturmalıdır? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, otuz gün Aşa için, altmış gün günahlar için oturacaklar.'
6. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
7. Eğer evin reisi ölürse veya eğer evin hanımefendisi ölürse; onlar ne kadarlık bir süre oturmalıdır? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, altı ay Aşa için, bir yıl günahlar için oturacaklar.”
8. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
9. Eğer birilerinin büyükbabası veya büyükanası ölürse; büyük erkek torun, büyükbabası için, büyük kız torun büyükanası için ne kadarlık bir süre oturmalıdır? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, yirmibeş gün Aşa için, elli gün günahlar için oturacaklar.”
10. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
11. Eğer birilerinin büyük erkek torunu veya büyük kız torunu ölürse; büyükbaba, büyük erkek torunu için, büyükana, büyük kız torunu için ne kadarlık bir süre oturmalıdırlar? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, yirmibeş gün Aşa için, elli gün günahlar için oturacaklar.”
12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
13. Eğer birilerinin amcası veya halası ölürse; erkek yeğen amcası için, kız yeğen halası için ne kadarlık bir süre oturmalıdır? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, yirmi gün Aşa için, kırk gün günahlar için oturacaklar.”
14. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
15. Eğer birilerinin erkek kuzeni veya dişi kuzeni ölürse, onlar ne kadarlık bir süre oturacaklar? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, onbeş gün Aşa için, otuz gün günahlar için oturacaklar.
16. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
17. Eğer birilerinin bir yegeninin oğlu veya kızı ölürse, ne kadarlık bir süre oturacaklar? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, on gün Aşa için, yirmi gün günahlar için oturacaklar.
18. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar; bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
19. Eğer bir yegenin büyük oğlu veya büyük kızı ölürse, onlar ne kadarlık bir süre oturacaklar? Aşa için ne kadarlık bir süre? Günahlar için ne kadarlık bir süre?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar, beş gün Aşa için, on gün günahlar için oturacaklar.
20. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Bu) evi nasıl temizleyebilirim? O yeniden nasıl temiz olabilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar vücutlarını üç kez yıkayacaklar, onlar elbiselerini üç kez yıkayacaklar, onlar Gathalar’ı üç kez terennüm edecekler; onlar benim ateşime bir kurban sunacaklar, onlar baresma demeti sunacaklar, onlar sulara Zohr sunacaklar, bundan sonra ev temizlenmiş olacak ve bundan sonra (bu eve) su girmelidir, ateş girmelidir ve bundan sonra Ameşa-Spentalar girmelidir Ey Spitama Zarathuştra!”
21. Eğer Doğru Din’in veya Doğru Kanunun tatbikçisi olmayan bir yabancı ölürse, İyi Güç’ün yarattık(larının) hangi parçasını direkt olarak, hangi parçasını dolaylı olarak kirletebilir?
22. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bir yıldan beri ölmüş ve zehiri kurumuş olan bir yaban kurbağasının (vazağa’nın) zehirleyebileceğinden fazlasını değil. Yalnız gerçekten, Ey Spitama Zarathuştra! O günahkar; iki ayaklı haydut; dinsiz Aşemaoğa (ancak) yaşarken (ölü olarak değil) Spenta Mainyu’nun yaratıklarını direkt bir şekilde kirletebilir, dolaylı olarak kirletebilir.”
23. ”O yaşarken, suları (kirletmek suretiyle) vurur, o yaşarken ateşi söndürür, o yaşarken sığırları alıp götürür (çalar), o yaşarken imanlı bir insanı öldürücü bir okla vurur; bilinci yok eden, hayatı vücudun o bölgesinden götürür; (ki bu haydut) bunları ölü iken yapamaz.”
24. 'Ey Spitama Zarathuştra! Gerçekten o günahkar; iki ayaklı haydut; dinsiz Aşemaoğa yaşarken imanlı insanları ekmeğinden, elbisesinden, evinden, kap-kacağından mahrum etme çabasından asla vaz geçmez, (ki bu haydut) bunları ölü iken yapamaz.”
13
1. İyi Güç’ün iyi yaratıkları (Pehl; ’dâm xvêş’) arasında gece yarısından Güneş doğuncaya kadar uyumadan, Kötü Güç’ün yaratıklarından binlercesini öldüren hangisidir?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”İyi Güç’ün yaratıkları arasında gece yarısından Güneş doğuncaya kadar uyumadan, Kötü Güç’ün yaratıklarından binlercesini öldüren; Köpek Vanğâpara’dır (1), (hani şu) sırtı dikenli, ağız ve burun kısmı ince ve uzun olan köpektir o; ki Yalan-konuşanlar ona Duzaka (2) diyorlar.”
3. ”Ey Zarathuştra! Kim olursa olsun, (şu) sırtı dikenli, ağız ve burun kısmı ince ve uzun olan köpeği, Yalan-konuşanlar’ın Duzaka dedikleri Köpek Vanğâpara’yı öldürenler, kendilerinin ruhlarını dokuz göbek nesileri boyunca öldürmüş olurlar ve Cinvat-Pereto’da (yürüyecekleri) bir yol da bulamazlar (1), (bundan kurulmak için) o; işlediği günahı için, yaşarken kefaret olarak Sraoşa’ya bir kurban sunacaktır.”
4. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, sırtı dikenli, ağız ve burun kısmı ince ve uzun olan köpeği, Yalan-konuşanlar’ın Duzaka dedikleri Köpek Vanğâpara’yı öldürürse, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile bin kırbaç; Sraoşa-karana ile bin kırbaç (vurulacaktır).”
I. b
5. Kötü Güç’ün iyi yaratıkları (Pehl; ’dâm xvêş’) arasında gece yarısından Güneş doğuncaya kadar uyumadan, İyi Güç’ün yaratıklarından binlercesini öldüren hangisidir?
6. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Kötü Güç’ün yaratıkları arasında gece yarısından Güneş doğuncaya kadar uyumadan, İyi Güç’ün yaratıklarından binlercesini öldüren; Daeva Zairiyamgura’dır (1); ki Yalan-konuşanlar ona Zairimyâka (2) diyorlar.”
7. ”Ey Spitama Zarathuştra! Kim olursa olsun, Yalan-konuşanların Zairimyâka dedikleri bir Daeva olan Zairimyangura’yı öldüren kişinin; düşüncede, sözde ve eylemde işlediği günahlar, sanki bir Patet (1) yoluyla düşüncesinin, sözlerinin ve eylemlerinin günahları için kefaret ödemiş gibi affolunur.”
II.
8. ”Kim olursa olsun, bir çoban köpeğini veya bir ev köpeğini veya Vohunazga (1) köpeğini ya da eğitilmiş olan bir köpeği (Pehl; ’draxt-hûnar’) vurursa; onun ruhu öbür dünyaya göç ettiğinde; yüce bir ormanda kurdun saldırısına uğrayan koyunların vahşice kovalanırken çıkardığı gürültülü iniltilerden daha fazlasını çıkararak kaçacaktır.”
9. ”Öbür dünyadaki hiç bir ruh, onun dünya değiştirmiş olan ruhunu karşılamayacak, onun iniltiler (içindeki) ve kovalanan (ruhuna) yardımcı olmayacak; (ayrıca) Cinvat Pereto’yu tutan köpekler (1) de onun dünya değiştirmiş (ölmüş) olan; -iniltiler (içindeki) ve kovalanan- ruhuna yardımcı olmayacak.”
10. ”Eğer bir adam bir çoban köpeğini; o köpeği iş yapmakta yetersiz kalacak şekilde, kulağını veya pençesini keserse ve bunun üzerine (yaralı) köpek bir uyarıda bulunamadan, bir hırsız veya bir kurt zorla ağıla girip koyunları kaçırırsa, bu adam kayıp koyunlar için ve köpeğin aldığı yara için; ’kasdi yaralama’ (gibi çeşitli sebeplerden) cezalar ödeyecektir (baodhô-varsta).'
11. ”Eğer bir adam bir ev köpeğini; o köpeği iş yapmakta yetersiz kalacak şekilde, kulağını veya pençesini keserse ve bunun üzerine (yaralı) köpek bir uyarıda bulunamadan, bir hırsız veya bir kurt zorla eve girip mal çalarsa, bu adam kayıp eşyalar için ve köpeğin aldığı yara için; ’kasdi yaralama’ (gibi çeşitli sebeplerden) cezalar ödeyecektir (baodhô-varsta).”
12. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çoban köpeğini; ruhundan umut kesecek veya ruhunu bedeninden ayıracak şekilde vurursa, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile sekizyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile sekizyüz kırbaç (vurulacaktır).”
13. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir ev köpeğini; ruhundan umut kesecek veya ruhunu bedeninden ayıracak şekilde vurursa, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile yediyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile yediyüz kırbaç (vurulacaktır).”
14. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir Vohunazga köpeğini; ruhundan umut kesecek veya ruhunu bedeninden ayıracak şekilde vurursa, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile altıyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile altıyüz kırbaç (vurulacaktır).”
15. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir genç köpeği (Pehl; taruna); ruhundan umut kesecek veya ruhunu bedeninden ayıracak şekilde vurursa, hangi cezaya çarptırılacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile beşyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile beşyüz kırbaç (vurulacaktır).”
16. ”Bu (yukarıdaki ceza) bir Gazu köpeğinin, bir Vizu köpeğinin, bir Sakuruna köpeğinin, keskin dişli bir Urupi köpeğinin, çabuk koşan bir Raopi köpeğinin kaatilinin (1), su köpeği (2) hariç diğer her çeşit köpeğin (kaatilinin) çekeceği cezadır.”
III.
17. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir çobanın köpeği olarak adlandırılabilecek köpek hangisidir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu köpek, bir ağılın etrafında bir Yugyêsti (1) yürüyerek (orayı) hırsızlara ve kurtlara karşı gözleyen köpektir.”
18. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir ev köpeği olarak adlandırılabilecek köpek hangisidir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu köpek, evin etrafında bir Hathra yürüyerek (orayı) hırsızlara ve kurtlara karşı gözleyen köpektir.”
19. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir Vohunazga köpeği olarak adlandırılabilecek köpek hangisidir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu köpek, kendisinde (yukarıdaki) kaabiliyetlerin hiçbiri aranmayan köpektir, ki sadece rızkını arar.”
IV.
20. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çoban köpeğine kötü gıda verirse, hangi suçu işlemiş sayılır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu suç, (eve misafir olarak davet edilmiş) en yüksek derecedeki bir evin reisine kötü gıda servisi yapmakla aynı derecedeki bir suçtur.”
21. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir ev köpeğine kötü gıda verirse, hangi suçu işlemiş sayılır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu suç, (eve misafir olarak davet edilmiş) en orta derecedeki bir evin reisine kötü gıda servisi yapmakla aynı derecedeki bir suçtur.”
22. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir Vohunazga köpeğine kötü gıda verirse, hangi suçu işlemiş sayılır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu suç, bir rahip niteliğindeki kutsal bir adama kötü gıda servisi yapmakla aynı derecedeki bir suçtur.”
23. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam genç bir köpeğe kötü gıda verirse, hangi suçu işlemiş sayılır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bu suç, dindar bir aileden doğan ve kendisinden sorumlu olan (1) bir genç adama kötü gıda servisi yapmakla aynı derecedeki bir suçtur.'
24. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir çoban köpeğine kötü gıda verirse, kendisine hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O bir peşotanu’dur: Aspeha-astra ile ikiyüz kırbaç, Sraoşa-karana ile ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
25. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir ev köpeğine kötü gıda verirse, kendisine hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile doksan kırbaç, Sraoşa-karana ile doksan kırbaç (vurulacaktır).”
26. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam bir Vohunazga köpeğine kötü gıda verirse, kendisine hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoşa-karana ile yetmiş kırbaç (vurulacaktır).”
27. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam genç bir köpeğe kötü gıda verirse, kendisine hangi ceza verilir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspeha-astra ile elli kırbaç, Sraoşa-karana ile elli kırbaç (vurulacaktır).”
28. Çünkü o köpektir; İyi Güç’ün yaratıkları arasında çok çabuk çöküntü yaşına eren, herkes (birşeyler) yerken o yemeden ve bir karşılık almadan (onların) eşyalar(ın)a bekçilik eden(dir) o. Getirin ona yağlı eti ve sütü, işte budur bir köpeğe verilecek olan doğru yiyecek.
V.
29. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer orada Mazda Tapıcısı birinin evinde bir kuduz köpek veya havlamadan ısıran bir köpek varsa, (o zaman) Mazda Tapıcıları ne yapmalıdırlar?
30. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar (köpeğin) boynuna tahtadan bir tasma geçirecekler ve onlar onu bir kazığa bağlayacaklar. Eğer kazık sertse, kalınlığı bir tuğla (1) kadar, eğer yumuşaksa iki tuğla kadar olacaktır. Bu kazığa onu; tasmanın iki yanından (2) bağlayacaklar.”
31. ”Eğer onlar böyle yapmasalar; (bu arada) kuduz (çılgın) köpek veya havlamadan ısıran köpek; bir koyunu vurup öldürürse veya bir adamı yaralarsa, köpek; kasten adam öldürme cezasına çarptırılır.”
32. ”Eğer köpek bir koyunu vurup öldürürse veya bir adamı yaralarsa; onlar onun sağ kulağını kesecekler. Eğer o bir başka koyunu daha vurup öldürürse veya bir başka adamı daha yaralarsa; onlar (bu kez) onun sol kulağını kesecekler.”
33. ”Eğer köpek bir üçüncü koyunu vurup öldürürse veya bir üçüncü adamı yaralarsa; onlar onun sağ ayağını (1) kesecekler. Eğer o bir dördüncü koyunu daha vurup öldürürse veya bir başka adamı daha yaralarsa; onlar (bu kez) onun sol ayağını da kesecekler.”
34. ”Eğer köpek bir beşinci koyunu vurup öldürürse veya bir beşinci adamı yaralarsa; onlar onun kuyruğunu kesecekler.
”(Tüm bunlardan kaçınmak için) onlar onu kazığa, tasmanın iki yanından olmak üzere bağlayacaklar. Eğer onlar böyle yapmasalar; (bu arada) kuduz (çılgın) köpek veya havlamadan ısıran köpek; bir koyunu vurup öldürürse veya bir adamı yaralarsa, köpek; kasten adam öldürme cezasına çarptırılır.”
35. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Eğer bir Mazda Tapıcısı’nın evinde koku alma duyusu olmayan veya kuduz bir köpek varsa (o zaman) Mazda Tapıcıları ne yapar?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”İmanlı biri için yaptıkları gibi, onlar onu tedavi etme yoluna gidecekler.”
36. ”Eğer onlar tedavide başarısızlığa uğrasalar, o zaman ne yapacaklar?
37. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(O zaman) onlar (köpeğin) boynuna tahtadan bir tasma geçirecekler ve onlar onu bir kazığa bağlayacaklar. Eğer kazık sertse, kalınlığı bir tuğla kadar, eğer yumuşaksa iki tuğla kadar olacaktır. Bu kazığa onu; tasmanın iki yanından bağlayacaklar.”
38. ”Eğer onlar bunu yapmasalar ve (bu arada) koku alma duyusunu kaybetmiş olan köpek bir çukura, bir kuyuya, bir uçuruma , bir nehire veya bir kanala düşerek yaralanırsa veya ölürse, o zaman onlar peşotanu olurlar.”
VI.
39. ”Ey Spitama Zarathuştra! Ben Ahura Mazda olarak köpeği; kendinden elbiseli, kendinden ayakkabılı (1), uyanık, tetikte, keskin dişli ve doğuştan gıdasını insanlardan alan ve onların mallarını koruyan olarak yarattım.”
40. ”Kim olursa olsun onun sesiyle uyanır, ne hırsız ne de kurt, o fark etmeden onun (koruduğu) ev(in)den hiç bir şey çalamaz, (buna teşebbüs eden) kurt (köpek tarafından ölesiye) vurulur ve paramparça edilir; o uzağa kovulmuştur, o uzağa kaçırılmıştır.”
VII.
41. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Şu iki cins kurttan hangisi ölümü daha fazla hak etmiştir; babası bir erkek köpek anası bir dişi kurt olanı mı, yoksa anası bir dişi köpek, babası bir erkek kurt olanı mı?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bunlar arasında babası erkek bir köpek, anası bir dişi kurt olanı ölümü daha fazla hak eder.'
42. ”Bir erkek köpek ve dişi kurttan doğan bu tip bir köpek; çoban köpeğine veya ev köpeğine veya Vohunazga köpeğine ya da eğitilmiş olan bir köpeğe (Pehl; ’draxt-hûnar’) saldırır, ağılları yıkar. Bu tip köpekler diğer köpeklere nazaran; daha bir öldürücü, daha bir zararlı, ağıllar için daha bir yıkıcıdırlar.”
43. ”…Ve Bir erkek köpek ve dişi kurttan doğan bu tip bir kurt; çoban köpeğine veya ev köpeğine veya Vohunazga köpeğine ya da eğitilmiş olan bir köpeğe (Pehl; ’draxt-hûnar’) saldırır, ağılları yıkar. Bu tip kurtlar diğer kurtlara nazaran; daha bir öldürücü, daha bir zararlı, ağıllar için daha bir yıkıcıdırlar.”
VIII.
44. ”Bir köpek, sekiz değişik tip kişinin karekterine sahiptir:
'Bir rahibin karekterine sahiptir,
'Bir savaşçının (ratheaster) karekterine sahiptir,
'Bir çiftçinin karekterine sahiptir,
”Bir gezginci şarkıcının karekterine sahiptir,
”Bir hırsızın karekterine sahiptir,
”Bir vahşi hayvanın karekterine sahiptir,
”Bir kibar fahişenin karekterine sahiptir,
”Bir çocuğun karekterine sahiptir,
45. ”O, bir rahib(in yaptığı) gibi, yemek artıklarını yer; o bir rahib(in yaptığı) gibi, müteşekkirdir; o bir rahib(in olduğu) gibi, kolay tatmin olur; o bir rahib(in yaptığı) gibi sadece küçük bir ekmek parçası ister; bu gibi huylarıyla o bir rahip gibidir.”
”O bir savaşçı(nın yaptığı) gibi, cepheye koşar; o bir savaşçı(nın yaptığı) gibi, erdemli inek için çarpışır; o bir savaşçı(nın yaptığı) gibi evden ilk fırlayandır; bu gibi şeylerle o bir savaşçı gibidir.”
46. 'O bir çiftçi(nin yaptığı) gibi, tetiktedir ve hafif uykuludur; o bir çiftçi(nin yaptığı) gibi evden ilk çıkandır (1); o bir çiftçi(nin yaptığı) gibi eve son girendir (2); bu gibi şeylerle o bir çiftçi gibidir.”
”O bir gezginci şarkıcı gibi şarkı söyler; o bir gezginci şarkıcı gibi sırnaşıktır; o bir gezginci şarkıcı gibi sıskadır; o bir gezginci şarkıcı gibi fakirdir; bu gibi şeylerle o bir gezginci şarkıcı gibidir.”
47. ”O bir hırsız gibi karanlıktan hoşlanır; o bir hırsız gibi karanlıkta sinsi sinsi dolaşır, o bir hırsız gibi utanmaz bir yiyicidir; o bir hırsız gibi güvenilmez bir bekçidir; bu gibi şeylerle o bir hırsız gibidir.”
”O bir vahşi hayvan gibi karanlıktan hoşlanır; o bir vahşi hayvan gibi karanlıkta sinsi sinsi dolaşır, o bir vahşi hayvan gibi utanmaz bir yiyicidir; o bir vahşi hayvan gibi güvenilmez bir bekçidir; bu gibi şeylerle o bir vahşi hayvan gibidir.'
48. ”O bir kibar fahişe gibi şarkı söyler; o bir kibar fahişe gibi sırnaşıktır; o bir kibar fahişe gibi sıskadır; o bir kibar fahişe gibi fakirdir; bu gibi şeylerle o bir kibar fahişe gibidir.”
”O uykusuyla bir çocuk gibidir; o koşmaya meyyal olmasıyla bir çocuk gibidir; o dilli oluşuyla bir çocuk gibidir; o emekleyen bir çocuk gibi dört ayağıyla yürür (gider); bu gibi şeylerle o bir çocuk gibidir.”
IX.
49. ”Eğer benim (Ahura Mazda’nın) iki köpeğimden biri, (yani) çoban köpeği ve ev köpeği(mden biri), imanlı herhangi bir kişinin evinin önünden geçerlerse, onların (köpeklerimin) buradan (evin önünden) uzaklaştırılmalarına müsaade etme.”
”Çünkü benim iki köpeğim (olan) çoban köpeği ve ev köpeği olmadan, Ahura’nın yarattığı yeryüzündeki hiç bir ev geçinemez.'
X.
50. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! İliği ve tohumları (1) kurumuş olarak ölmüş olan bir köpeğin ruhu nereye gider?
51. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! O (ruh) suların kaynağına gider (1). Burada bunların (oraya gelen ruhların) her bin (erkek) köpeğin (ruhundan) ve her bin dişi köpeğin (ruhundan) iki su köpeği oluşur; bir (erkek) su köpeği, bir dişi su köpeği.”
52. ”Bir su köpeğini öldüren biri, çayırların kuruduğu bir kuraklığa sebep olur. Ey Spitama Zarathuştra! Bu (kuraklık) zamanından önce şu ülkeden, şu tarlalardan -sağlıkla ve şifa vererek-, şirinlik ve bereket fışkırırdı; bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeşerirdi.”
53. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Şu ülkeye ve şu tarlalara sağlıkla ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırtarak, bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeniden ne zaman geri gelecek?
54. 55. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Su köpeğinin kaatili ölüme havale edilmeden, (su) köpeğin(in) ruhuna bir kurban adanmadan, baresma bağlayarak ve Homa’yı yücelterek, alev alev yanan ateşle üç gün üç gece (si rôz û si saw) ibadet etmeden; bu ülkeye ve bu tarlalara sağlıkla ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırtarak, bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeniden asla geri gelmezler.”
57. ”(Bunları yaptıktan) sonra şu ülkeye ve şu tarlalara sağlıkla ve şifa vererek; şirinlik ve bereket fışkırtarak, bollukla, artış (arzederek) ve ürün (fazlalığı) ile hububat ve otlar yeniden geri gelecek.”
14
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’Ey Ahura Mazda, En Erdemli Ruh, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bin (erkek) köpeğin (ruhundan) ve bin dişi köpeğin (ruhundan) doğan bir su köpeğini öldürecek veya ruhunu bedeninden ayıracak şekilde vuran biri, hangi cezaya çarptırılacaktır?’
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile onbin kırbaç, Sraoşa-karana ile onbin kırbaç [(1) vurulacaktır].”
'O, dindarca ve sofuca (duygularla) Ahura Mazda’nın ateşi’ne; kuru, suyu iyice çekilmiş, iyice incelenmiş (1) odunlardan onbin bağ odunu, kefaret olarak getirecektir (su köpeğini öldürdüğü için).”
3. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla) Ahura Mazda’nın Ateşi’ne, Urvâsna, Vohu-gaona, Vohu-kereti, Hadha-naêpata veya güzel kokan herhangi bir bitkiden (elde edilen) yumuşak onbin bağ odunu, (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.”
4. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla) onbin baresma demetini sunacaktır, O, temiz bir şekilde hazırlanmış ve iyi preslenmiş, bir Sardar (1) tarafından temiz bir şekilde hazırlanmış ve iyi preslenmiş Homa ve kutsanmış yiyecek içeren onbin Zaothra’yı sulara, (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.”
5. ”O, karın üstü sürünerek giden onbin yılanı öldürecektir, o bir köpeğin şeklini andıran yılanlardan (1) onbin tane öldürecektir, o onbin tane kaplumbağa öldürecektir, o onbin tane kara kurbağası öldürecektir, o onbin tane karınca öldürecektir, o şu yeri aşındıran ve çukurlar açan karıncalardan onbin tanesini öldürecektir.”
6. ”O onbin yer solucanını öldürecektir, o onbin tane korkunç sineği öldürecektir (1).”
”O, kirlenmişler için açılan onbin çukuru (2) dolduracaktır.”
'O dindarca ve sofuca (duygularla), dindar birine çift kez yedili ateş takımını (3), (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.”
7. ”Ateş (yakmak) için uygun iki kutu materyal; bir süpürge, bir çift maşa (1), dibe kadar uzatılmış (üstten biribirine yapışık) bir çift yuvarlak körük, keskin kenarlı ve bariz sert sapı bulunan bir keser, keskin dişli ve bariz sert bir sapı bulunan bir testere(den ibarettir), ki bunların yardımıyla Mazda Tapıcıları Ahura Mazda’nın ateşine odun sağlarlar.”
8. 'O, dindarca ve sofuca (duygularla) dindar adamlara, rahiplikte kullanılan bir takım alet verecektir, ki onları rahipler kullanır; (o bu takımı su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır. Bunlar: Aspahe-astra, et (yiyecek) kabı, Paitidâna (1), Xrafstrağna (2), Sraoşa-karana, Myazda için kadeh (3), (meyve) suyu için kadehler (4), kurallara göre yapılmış havan, Homa için kadehler (5), baresma.”
9. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla) dindar adamlara, savaş donanımından bir takım verecektir, ki onları savaşçılar kullanır; (o bunları su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır. Birinci şey, bir mızraktır; ikinci şey, bir bıçaktır; üçüncü şey, bir sopadır (1); dördüncü şey, bir yaydır; beşinci şey, içinde otuz tane bronz başlıklı ok bulunan ve omuz kayışı ile birlikte (verilecek olan) bir okluktur; altıncı şey, otuz atımlık taşı ve kenar ipi ile birlikte (verilecek olan) bir sapandır; yedinci şey, bir zırhtır; sekizinci şey, bir boyun koruyucusudur (Pehl; garivpan); dokuzuncu şey, bir asker ceketidir (Pehl; pêtan); onuncu şey, bir miğferdir; onbirinci şey, bir kuşaktır (kamara); onikinci şey, bir çift kalça koruyucusudur.
10. 'O, dindarca ve sofuca (duygularla) dindar adamlara, bir çiftçinin kullanacağı ve tüm donanımı içeren bir (alet) takımı verecektir; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır. (Bunlar) saban demiri ve boyunduruk ile birlikte bir saban; bir öküz kamçısı; taştan yapılmış bir havan; hububat öğütmek için bir el değirmeni,
11. ”Kazma ve sürme (işinde kullanılacak olan) bir bel; bir miktar gümüş; bir miktar altın.”
Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ne kadar gümüş?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bir aygırı alacak kadar.”
Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ne kadar altın?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bir deveyi alacak kadar.”
12. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla), dindar çiftçiler için bir akarsu arkı açacaktır; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.
Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ark ne kadar geniştikte (olacaktır)?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Bir köpeğin (boyu) derinliğinde, bir köpeğin (eni) genişliğinde.”
13. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla), dindarların ekmesi için bir toprak parçası bağışlayacaktır; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.
Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Toprak parçası ne kadar geniştikte (olacaktır)?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”(Onun açtığı) arkın her tarafını sulayabileceği genişlikte.”
14. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla), dindar adamlara dokuz hathra ve dokuz nemata (1) büyüklüğünde bir ev hazırlayacaktır; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.”
Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bu ev ne kadar geniştikte olacaktır?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”En geniş kesimi; oniki vitâra, orta kesimi; dokuz vitâra, dar kesimi; altı vitâra (2) olacaktır.
”O, dindarca ve sofuca (duygularla), dindar adamlara yastıklarıyla beraber güzel yataklar verecektir; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.
15. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla), dindar adamlara, hiç kimse tarafından bilinmeyen bir bakire kız verecektir; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.”
Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Hangi bakire?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Erginlik çağında, onbeş yaşın üstündeki bir kızkardeşi ya da kızı.”
16. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla), dindar adamlara, rahiplere yedi çift küçük baş hayvan verecektir; o bunu (su köpeğinin) ruhunun kefareti olarak sunacaktır.”
”O, yedi çift köpek yavrusu yetiştirecektir.”
”O, kanalların üstünde yedi çift köprü kuracaktır.”
17. ”O, onarılmamış dokuz çift ahırı onaracaktır.”
”O, dokuz çift köpeği, derilerindeki; kıl kirinden, pirelerden ve köpeklerin vücutlarının üstünde oluşan tüm diğer hastalıklardan (rahatsızlıklardan) temizleyecektir.”
”O, dokuz çift dindar adama; et, ekmek, kuvvetli içecek ve şaraptan (tıka basa) doyuracak (şekilde) ikramda bulunacaktır.”
18. 'Bunlar kefaretlerdir, bunlar onun yaptığı eyleme ceza olarak (biçilmiş ve) ödeyeceği kefaretlerdir.”
”Eğer o bunları yerine getirirse, kutsal kişilerin dünyasına dahil olacaktır. Eğer bunu yerine getirmezse, günahkarların dünyasına yuvarlanacaktır, şu karanlık dünyaya, karanlıktan mamul, Karanlık’ın dölü (olan dünyaya).”
15
1. İnsanların işlediği, işleyip itiraf etmediği (1) veya kefaretini ödemediği kaç çeşit günah onları peşôtanu yapar?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Beş tane böylesi günah vardır Ey Kutsal Zarathuştra! İnsanların işlediği böylesi günahların birincisi; bir adamın imanlı birine yabancı ve yanlış bir inancı, yabancı ve yanlış bir kanunu, bilerek ve günah (dolu) bir vicdanla öğretirse; bu onu peşôtanu yapan bir günah olacaktır.”
3. ”İnsanların işlediği böylesi günahların ikincisi; bir adamın bir çoban köpeğine veya bir ev köpeğine çok sert bir kemik veya çok sıcak bir yiyecek vermesi ile oluşur,
4. ”Eğer kemik köpeğin dişlerini bozarsa veya boğazında kalırsa ya da (verilen) sıcak yemek ağzını veya dilini yakarsa, böylece bunu takip eden zararla (köpek) ölürse; bu onu peşôtanu yapan bir günah olacaktır.”
5. ”İnsanların işlediği böylesi günahların üçüncüsü; bir adamın yavru sahibi (karnında yavru taşıyan) bir dişi köpeği vurması veya ardına vermek suretiyle ya da bağırarak veya el çırparak onu korkutması ile oluşur,
6. ”Eğer dişi köpek (sonuçta) bir çukura veya bir kuyuya veya bir uçuruma veya bir nehire veya bir kanala düşerse, sonuşta köpek ölürse; bu onu (bu eylemi yapanı) peşôtanu yapan bir günah olacaktır.”
7. ”İnsanların işlediği böylesi günahların dördüncüsü; bir adam, normal süresi içinde veya sıra dışı bir kanama geçirmekte olan bir kadınla cinsel bir ilişkiye girişirse; bu onu peşôtanu yapan bir günah olacaktır.”
8. ”İnsanların işlediği böylesi günahların beşincisi; bir adam, göğsüne süt gelmiş olsun veya olmasın, çocuk bekleyen (1) bir kadınla cinsel ilişkiye girişirse, böylece (ilişkinin) sonucu olarak (kadın) ölürse (2); bu onu (bu eylemi yapanı) peşôtanu yapan bir günah olacaktır.”
II.
9. ”Eğer bir adam; ister (adamın) aile(sine) bağımlı olsun ister değil, ister (müstakbel) bir eş ile nışanlı olsun ister değil; bir genç kızla yakınlık kurarsa ve (kız) kendisi tarafından gebe bırakılırsa, (bu adam) halktan duyduğu korkuya rağmen; kızın tabii olmayan yollardan, (yani) su (bazı sıvıların) ve bitkilerin yardımıyla kendi kendine (zorla sağlayacağı bir) ay hali görmesine müsaade etmemiş,
10. ”Fakat kız (yine de) halktan duyduğu korkuyla, tabii olmayan yollardan kendisinde su ve bitkilerin yardımıyla ayhali (kanaması) başlatırsa, bu onun (kızın) işlediği bir günah olur (1).”
11. ”Eğer bir adam; ister (adamın) aile(sine) bağımlı olsun ister değil, ister bir eş ile nışanlı olsun ister değil; bir genç kızla yakınlık kurarsa ve (kız) kendisi tarafından gebe bırakmış, (ama) halktan duyduğu korkuyla kızın; rahmindeki cenini (dölü) yok etmesine müsaade etmiş,
12. ”…Ve eğer kız, halktan duyduğu korkuyla, rahmindeki çocuğu yok etmişse, (oluşan) günah hem babanın hem de ananındır, öldürme (suçu) hem ananın hem de babanındır, hem baba hem de ana tasarlayarak adam öldürme (suçunun) cezasını çekeceklerdir (1).”
13. ”Eğer bir adam; ister (adamın) aile(sine) bağımlı olsun ister değil, ister bir eş ile nışanlı olsun ister değil; bir genç kızla yakınlık kurarsa ve (kız) kendisi tarafından gebe bırakılırsa ve kız ona; ’ben senden gebe kaldım’ derse, o da cevaben; ’yaşlı kadına (1) git, sana düşük yaptırması için müraacat et’ derse,”
14. ”…Ve kız yaşlı kadına gidip, kendisinde düşük yaptırması için müracaat ederse ve yaşlı kadın ona; banga veya şaêta veya ğnâna veya fraspâta ya da düşük yaptıran daha başka bazı ilaçlar (1) verirse ve (adam); ’sen(deki) ceninin can vermesini sağla (sebep ol)” (derse) ve o da kendisinin (rahmindeki) ceninin can vermesine sebep olursa, günah her üçünündür; (yani) hem adam, hem kız ve hem de yaşlı kadın (günahkar olur).”
III.
15. ”Eğer bir adam; ister (adamın) aile(sine) bağımlı olsun ister değil, ister bir eş ile nışanlı olsun ister değil; bir genç kızla yakınlık kurarsa ve (kız) kendisi tarafından gebe bırakılırsa, çocuk doğuncaya kadar adam kıza yardım edecektir.”
16. ”Eğer o, ona (kıza) yardım etmezse, böylece çocuk gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görüp (ölürse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
17. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (kızın doğurma) vakti yaklaşmışsa ve genel yolun üstünde (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
18. ”Eğer bir adam; ister (adamın) aile(sine) bağımlı olsun ister değil, ister bir eş ile nışanlı olsun ister değil; bir genç kızla yakınlık kurarsa ve (kız) kendisi tarafından gebe bırakılırsa, çocuk doğuncaya kadar adam kıza yardım edecektir (1).”
19. ”Eğer o ona yardım etmezse...(1).”
”İster iki ayaklı olsun, ister dört, ister kadın olsun ister dişi köpek, gebe dişilere aynı şekilde bakmak imanlılara aittir (imandan gelir).”
20. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve genel yolun üstünde (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
21. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kimin evi (olaya) daha yakındır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
22. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
23. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve deve-ahırı’nda (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
24. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) deve-ahırı’nı inşa etmiştir veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
25. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
26. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve at-ahırı’nda (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
27. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) at-ahırı’nı inşa etmiştir veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
28. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
29. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve öküz-ahırı’nda (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
30. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) öküz-ahırı’nı inşa etmiştir veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
31. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
32. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve koyun-Ağılı’nda (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
33. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) koyun-ağılı’nı inşa etmiştir veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
34. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
35. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve yer duvarının üstünde (1) (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
36. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) duvarı dikmiştir (inşa etmiştir) veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
37. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
38. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve hisar hendeğinin içinde (1) (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardım edecektir?
39. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) hendeği kazmıştır veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
40. ”Eğer o, ona (köpeğe) yardım etmezse, böylece enikler gerekli yardımın yokluğundan (dolayı) zarar görürlerse (ölürlerse), adam; ’tasarlayarak adam öldürme’ cezasına çarptırılır.”
41. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer onun (dişi köpeğin doğurma) vakti yaklaşmışsa ve bir çayır tarlasının ortasında (doğum nöbetine yakalanmış bir vaziyette) yatıyorsa, Mazda Tapıcıları’ndan kim ona yardımedecektir?
42. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Her kim ki (bu) çayır tarlasını ekmektedir veya elinde bulundurmaktadır, enikler doğuncaya kadar (dişi köpeğe) yardım etmek onun görevidir.”
43. ”O (çayır sahibi), onu (dişi köpeği) iyi kalpli bir sevecenlikle bir yatak için uygun ağaç yapraklarından oluşan bir hayvan yatağına yerleştirecek; (doğumdan sonra ise) o (adam), enikler kendi kendilerini savunabilecek ve geçimlerini sağlayabilecek yaşa erişinceye kadar ona (köpeğe) yardım edecektir.”
44. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Köpekler ne zaman kendi kendilerini savunabilecek ve geçimlerini sağlayabilecek duruma gelirler?
45. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar ’yedi çift ev’in (ondört evin) etrafında koşarak bir daire çizebilecek duruma gelince. Ondan sonra ister kış olsun, ister yaz, onlar (enikler) serbest bırakılmalıdır.
”Eniklere altı ay, çocuklara yedi yıl yardım edilmelidir.”
”Ahura Mazda’nın Oğlu Athar; bir gebe kadına göz kulak olduğu gibi, (bir gebe dişi köpeğe) de (göz kulak olur) (1).”
IV.
46. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer Mazda Tapıcıları bir dişi köpekten, tabiatı itibariyle güçlü enikler elde etmek istiyorlarsa (onu) nasıl muhafaza etmelidirler?
47. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar yerde, ağılın ortasında; eğer toprak sert ise, yarım ayak; eğer toprak yumuşak ise bir insanın yarı boyunda bir çukur açacaklar.'
48. ”Onlar önce onu oraya (yani); çocuklardan ve Ahura Mazda’nın Oğlu, Ateş’ten uzakta bir yerde bağlayacaklar ve onun (bulunduğu) yere herhangi bir yerden bir köpek (ilişkide bulunmak üzere) gelinceye kadar gözleyecekler. Onlar, sonra bir başka köpeğin ona (cinsel ilişkide bulunmak üzere) yaklaşmasına müsaade edecekler ve daha sonra (öncekinin) yanında bir üçüncüsünün (yaklaşmasına müsaade edecekler). (Bu köpeklerin) herbiri, bir öncekinden; biribirlerine saldırmalarını engellemek için uzak tutulacaklardır.”
49. ”Bu üç köpeğin koruması altındaki dişi köpeğin (karnı) içindeki enik ile birlikte (ondan dolayı) büyüyecek, memelerine süt gelecek ve o (dişi köpek) üç köpekten pehdahladığı yavrularını doğuracaktır.”
50. Üç köpeğin koruması altında bulunan ve memelerine (şimdiden) süt gelmiş olan ve üç köpekten pehdahladığı yavrularını doğuracak olan bir dişi köpeği vuran bir adama ne ceza verilecektir?
51. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile yediyüz kırbaç, Sraoşa-astra ile yediyüz kırbaç (vurulacaktır).”
16
1. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer bir Mazda Tapıcısı’nın evinde bir kadının tabii olmayan bir peryotta veya tabii zamanında kanlı akıntısı varsa (ay hali görüyorsa), (o zaman) Mazda Tapıcıları ne yapacaklardır (1)?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Onlar (daştanistan’a=ayakyoluna) giden yolu, orada bulunan (ve ateş odunu şekline çevrilmiş olan) kütüklerden ve yaş ağaçlardan temizleyecekler; onlar yere kuru toz serpecekler; onlar oraya (hastanın bulunduğu yere), onun bakışları ateşle buluşmasın diye; evin yarısından, evin üçte birinden, evin dörtte birinden ya da beşte birinden daha yüksek olan bir yapı (çeper) dikecekler.”
3. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Ateşten ne kadar uzağa? Sudan ne kadar uzağa? Kutsanmış Baresma Demeti’nden ne kadar uzağa? İmanlılardan ne kadar uzağa?
4. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: Ateşten onbeş adım, sudan onbeş adım, Kutsanmış Baresma Demeti’nden onbeş adım, imanlılardan üç adım (uzağa).”
5. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Tabii olmayan bir peryotta veya tabii zamanında kanlı akıntısı olan bir kadına yiyecek verecek olan adam, kendisinden ne kadar uzakta durmalıdır?
6. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Tabii olamayan bir peryotta veya tabii zamanında kanlı akıntısı olan bir kadına yiyecek verecek olan adam, kendisinden üç adım uzakta durmalıdır (1).”
O, (bu hasta kadına) ne tür bir kapta yiyecek sunacaktır? O, ne tür bir kapta ekmek sunacaktır?
”Bronz veya kurşun ya da herhangi bir genel madeni kapta (2).”
7. O, (bu hasta kadına) ne kadar yemek sunacaktır? Ne kadar ekmek sunacaktır?
'(Sadece) iki danarelik uzun ekmek ve bir danarelik (1) sütlü sulu yemek (verilecektir) ki o yeteri kadar güç toplamasın (2).”
”Eğer bir çocuk ona hemen şimdi dokunmuşsa, onlar o (çocuğun) önce ellerini, sonra vücudunu yıkayacaklardır (3).”
8. ”Eğer, üç gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, o hastalık yerinde (1) dördüncü gecenin geçmesini bekleyecektir.'
”Eğer, dört gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, o hastalık yerinde beşinci gecenin geçmesini bekleyecektir.”
9. ”Eğer, beş gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, o hastalık yerinde altıncı gecenin geçmesini bekleyecektir.”
”Eğer, altı gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, o hastalık yerinde yedinci gecenin geçmesini bekleyecektir.”
10. ”Eğer, yedi gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, o hastalık yerinde sekizinci gecenin geçmesini bekleyecektir.”
”Eğer, sekiz gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, o hastalık yerinde dokuzuncu gecenin geçmesini bekleyecektir.”
11. Eğer o, dokuz gün geçmesine rağmen hala kanamanın sürdüğünü görürse, Bu Daevalar’ın; Daevalar’a ibadet ve onları ululama için icra ettikleri bir işleridir (1).”
II.
”Mazda Tapıcıları (baraşnûm-gah=temizlik töreni mevkiine) giden yolu, orada bulunan (ve ateş odunu şekline çevrilmiş olan) kütüklerden ve yaş ağaçlardan temizleyecekler;
12. ”Onlar yerde üç çukur açacaklar ve kadını iki çukurdaki gaomêz’le, üçüncü çukurdaki su ile yıkayacaklardır.
”Onlar xrafstrları öldürecekler, şöyle ki; eğer yaz (mevsiminde iseler) iki yüz tane hububat taşıyan karıncayı, eğer kış (mevsiminde iseler) Angra Mainyu tarafından yaratılan herhangi bir başka türlü xrafstralardan ikiyüz tane öldürecekler.”
III.
13. ”Eğer bir Mazda tapıcısı, ister tabii olmayan bir peryotta ister tabii zamanında kanlı akıntısı (ay hali) olan bir kadının bu rahatsızlığını gizlerse, ona hangi ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O bir peşôtanudur; aspahe-astra’dan ikiyüz kırbaç, Sraoşa-karana’dan ikiyüz kırbaç (vurulacaktır).”
14. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı; Sen, Kutsal Biri! Eğer bir adam, tabii olmayan bir peryotta veya tabii zamanında kanlı akıntısı olan bir kadının vücuduna defalarca kasten dokunursa (ilişkiye geçerse); öyle ki (bu yakınlıktan dolayı) sıra dışı akıntı(nın) rengi sıradan bir akıntının rengine, sıradan bir akıntının (rengi) sıra dışı olana dönüşürse, kendisine (bu ilişkiye girişen adama) ne ceza verilecektir?
15. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”İlk kez onunla (cinsel) ilişkiye başlaması halinde, ilk kez onunla (cinsel) ilişkiyi (fiilen) gerçekleştirmesi halinde; aspahe-astra ile otuz kırbaç, Sraoşa-karana ile otuz kırbaç (vurulacaktır); ”ikinci kez onunla (cinsel) ilişkiye başlaması halinde, ikinci kez onunla cinsel ilişkiyi (fiilen) gerçekleştirmesi halinde; aspahe-astra ile elli kırbaç, Sraoşa-karana ile elli kırbaç (vurulacaktır); ”üçüncü kez onunla (cinsel) ilişkiye başlaması halinde, üçüncü kez onunla cinsel ilişkiyi (fiilen) gerçekleştirmesi halinde; aspahe-astra ile yetmiş kırbaç, Sraoşa-karana ile yetmiş kırbaç (vurulacaktır).”
16. Dördüncü kez onunla (cinsel) ilişkiye başlaması halinde, dördüncü kez onunla cinsel ilişkiyi (fiilen) gerçekleştirmesi halinde; eğer bu ilişkide adam menisini içeri bırakmadan; ay hali kanı onun elbiselerine geçerse veya bu ilişkide kan onun kalçalarına (dahi) ulaşırsa, adama ne ceza verilecektir?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Aspahe-astra ile doksan kırbaç, Sraoşa-karana ile doksan kırbaç vurulacaktır.”
17. ”Kim ki tabii olmayan bir peryotta veya tabii zamanında kanlı akıntısı olan bir kadına menisini bırakırsa (1); Bu adam, kendi öz oğlunun cesedini yakmış olma eyleminden (günahından) daha iyisini yapmış sayılmaz, (o çocuk ki) kendisinin öz kanından doğmuştur ve naêza (hastalığından) dolayı (2) ölmüştür, (adam ayrıca) onun (oğlunun) yağını da ateşe damlatmış (kadar büyük bir suç işlemiştir).”
18. ”Tüm böylesi günahkarlar, cisimleşmiş (insan şekline bürünmüş) birer Drug’durlar, (bunlar) kanunu hor görücüdürler, kanunu hor görücülerin tümü Efendimiz’e karşı isyan halindedirler, Efendimiz’e karşı isyan halinde bulunan herkes dinsizdir ve dinsiz olanlar bunu hayatları ile ödeyeceklerdir.”
17
Saç ve Tırnaklar
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: Ey Ahura Mazda, En Erdemli Güç, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Bir adamın, onu gerçekleştirmekle sanki onlara bir kurban sunmuş gibi, Daevalar’ın zararlı güçlerini (o eylemi yapmakla) en fazla arttırdıkları öldürücü eylem hangisidir?
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O (eylem), bir adamın şu aşağıda (ölümlü dünyada); saçlarını tararken veya keserken veya tırnaklarını keserken (onlardan parçaları) bir çukura veya bir çatlağa (1) bırakmalarıdır.”
3. ”Riayet edilen böylesi meşru kuralların yokluğu sonucu, bu dünyada Daevalar yaratıldı, riayet edilen böylesi meşru kuralların yokluğu sonucu, bu dünyada insanların spis (1) dedikleri xrafstralar yaratıldı, onlar ki hububatları hububat tarlalarında, elbiseleri sandıklarda (andar-vastragan’da) yerler.”
4. ”Ey Zarathuştra! Bundan dolayı sen, bu dünyada saçlarını taradığın, traş olduğun veya tırnağını kestiğin zaman (o artıkları), imanlılardan on adım uzağa, ateşten yirmi adım uzağa, sudan otuz adım uzağa ve kutsanmış baresma demetinden elli adım uzağa götüreceksin.”
5. ”(Orada) daha sonra; eğer toprak sertse, bir disti (1) derinliğinde, eğer yumuşaksa bir vitasti derinliğinde bir çukur açacaksın. O artıkları oraya gömecek ve iblisi vuran şu sözleri yüksek sesle söyleyeceksin: ’…(Ve) Mazda, Onun için (sığır için) Gerçek vasıtasıyla bitkileri çoğaltacaktır, O (Ahura Mazda) ki hayatın ezeldeki doğuşundan beri Efendimiz’dir (2)”
6. ”Bundan sonra sen, çukurun etrafında metal bir bıçakla üç daire veya altı daire veya dokuz daire çizeceksin ve Ahuna-vairya’yı üç kez veya altı kez veya dokuz kez terennüm edeceksin.”
II.
7. ”Sen, tırnaklar için; evin dışında, küçük parmağın birinci eklemine (kadar olan kısmı) derinliğinde bir çukur açacaksın, tırnakları oraya gömecek ve iblisi vuran şu sözleri yüksek sesle söyleyeceksin: ’Gerçek ile uyum içindeki (o) rahip (Z.’nin kendisi) Üstün Ruh’un çocuğudur (dölüdür). Kendisinin rahip (olarak yüklendiği misyonu) kavratabildiğinden dolayı, O İyi Düşünce ile birleşmiştir (bir tek varlık haline gelmiştir)’ (1).”
8. ”Bundan sonra sen, çukurun etrafında metal bir bıçakla üç daire veya altı daire veya dokuz daire çizeceksin ve Ahuna-vairya’yı üç kez veya altı kez veya dokuz kez terennüm edeceksin.”
9. ”…Ve daha sonra (şunları söyleyeceksin): ’Ey Aşô-zusta kuşu (1) buraya bak! Senin için tırnaklar buradadır! Onlar, senin için Mâzainya Daevaları’na karşı kullanacağın birer mızrak, birer yay, şahin kanatlı birer ok, birer bıçak ve birer sapan taşı olsunlar (haline dönüşsünler)!’”
10. ”Eğer bu tırnaklar (o kuşlara) adanmasaydı, onlar Mâzainya Daevaları için birer mızrak, birer yay, şahin kanatlı birer ok, birer bıçak ve birer sapan taşı olurlardı (haline dönüşürlerdi) (1)!”
11. ”Tüm böylesi günahkârlar, cisimleşmiş birer Drug’durlar (iblis), (bunlar) kanunu hor görücüdürler, kanunu hor görücülerin tümü Efendimiz’e karşı isyan halindedirler, Efendimiz’e karşı isyan halinde bulunan herkes dinsizdir ve dinsiz olanlar bunu hayatları ile ödeyeceklerdir.”
18
1. ”Orada, bir paitidâna (1) taşıyan pek çoklarından biri (var) Ey Zarathuştra” dedi Ahura Mazda; ” o ki (bunu yaparken) belini kanunla bağlamamıştır (2), böylesi bir adam; ’ben bir Âthravan’ım’ (3) dediği zaman yalan söylüyor. Kendisini (bu adamı) bir Âthravan olarak niteleme, Ey Zarathuştra,” dedi Ahura Mazda.
2. ”O elinde bir Xrafstrağna (1) tutar, fakat belini kanunla bağlamamıştır; o, ’ben bir Âthravan’ım’ dediği zaman yalan söylüyor. Kendisini bir Âthravan olarak niteleme, Ey Zarathuştra,” dedi Ahura Mazda.
3. ”O elinde bir dalcık (1) tutar, fakat belini kanunla bağlamamıştır; o, ’ben bir Âthravan’ım’ dediği zaman yalan söylüyor. Kendisini bir Âthravan olarak niteleme, Ey Zarathuştra,” dedi Ahura Mazda.
4. ”O Astra mairya’yı (1) kullanır, fakat belini kanunla bağlamamıştır; o, ’ben bir Âthravan’ım’ dediği zaman yalan söylüyor. Kendisini bir Âthravan olarak niteleme, Ey Kutsal Zarathuştra,” dedi Ahura Mazda.
5. 'O ki bütün gece boyunca uyur; o ki ne Yasna icra eder, ne de ilahiler okur; o ki ne sözlerle ne de eylemsel olarak ibadet eder, (yani) ebedi bir hayat arzusu ile (ibadet etmez); o ’ben bir Âthravan’ım’ dediği zaman yalan söylüyor, ey Kutsal Zarathuştra,” dedi Ahura Mazda.
6. ”Ey Kutsal Zarathuştra! O insan ki gece boyunca oturup, kutsal bilimi talep eder (1), sen o insana Âthravan diyeceksin; (o bilim ki; onu alan) insanı (ruhsal) sıkıntıdan kurtarır; genişlemiş kalbiyle, Cinvat Köprüsü’nün başında neşelidir ve bu (bilim) onu; o dünyada, o kutsal dünyada, cennetin dünyasında zengin yapar.”
7. ”(Bundan dolayı) Benden dile, Sen, Dürüst Biri! Benden, (yani) o ki Yaratıcıdır, tüm varlıkların en mükemmeli, en bilen, kendisine sorulan (şeyleri) cevaplarken çok memnuniyet duyan (Benden dile); Benden dile, böylece sen daha iyi olursun, böylece sen daha mutlu olursun.”
8. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ölümün görünmeyen gücünü arttıran (şey) nedir?
9. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Yanlış kanunu öğrenen adamdır o; üç yıl boyunca sürekli olarak kutsal kuşağı (1) bağlamayan adamdır o; Gathalar’ı terennüm etmeden, kutsal sular için ibadet etmeden (üç yıl gezen adamdır ölümün gücünü arttıran).”
10. ”…Ve kim ki bu adamı, hapiste bağlı iken özgürleştirmek için saldırır (1), onun derisini canlı canlı yüzer ve kafasını koparır, (o kimse) bundan daha iyi bir eylemde bulunamaz.”
11. ”Bir günahkara, dinsiz bir Aşemaoğa’ya hayır dua (ile ilgili bir söz) ağızdan çıkmamalıdır (1), iki Aşemaoğa’ya hayır dua (ile ilgili bir söz) dili geçmemelidir, üçüne hayır dua (ile ilgili) hiç bir söz (olamaz), dördüne hayır dua (ile ilgili bir söz) kendi kendine beddua etmekle eştir.”
12. ”Kim ki bir günahkâra, dinsiz bir Aşemaoğa’ya bir miktar Homa suyu veya hayır duası ile kutsanmış Myazda’dan biraz verirse, Bu; Mazda Tapıcıları’nın şehirlerine doğru (saldıran) bin at(lıya) klavuzluk etmekten, bu suretle insanların kesilmesine, sığırların talan şeklinde götürülmesine (yol açmaktan) daha iyi bir eylem olmaz.”
II.
13. ”Benden dile, Sen, Dürüst Biri! Benden, (yani) o ki Yaratıcıdır, tüm varlıkların en mükemmeli, en bilen, kendisine sorulan (şeyleri) cevaplarken çok memnuniyet duyan (Benden dile); Benden dile, böylece sen daha iyi olursun, böylece sen daha mutlu olursun.”
14. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’Sraoşa’nın Sraoşa-varez’i (1) kimdir? Kimdir Kutsal Güçlü Sraoşa, cisimleşmiş Dünya, güçlü mızraklı, Muhteşem Tanrı?’
15. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”O, adı Parôdars (1) olan kuştur, ki ona kötü dilliler Kahrkatas der. Ey Kutsal Zarathuştra! O kuş, güçlü şafağa karşı sesini (şöyle) yükseltir:
16. ”Ayağa kalkın Ey adamlar! Daevalar’ı vuran Aşem yad vahiştem’i terennüm edin, Bak! İşte buradaki; sizin baş (ucunuza) gelip, uyandıkları anda tüm yaşayan dünyaya uyutmak için ninniler söyleyen, uzun kollu Bûşyãsta’dır (1). ’Uyu’, der o; ’uyu ey adam, vakit (2) daha henüz gelmemiştir’.”
17. ”Üç mükemmel şey için asla kayıtsız kalmayın, bunlar; iyi düşünceler, iyi sözler ve iyi eylemlerdir. Üç iğrenç şey için her zaman kayıtsız kalın, bunlar; kötü düşünceler, kötü sözler ve kötü eylemlerdir.”
18. ”Gecenin ilk yarısındaki bölümünde, Ahura Mazda’nın Oğlu Ateş, evin reisini şunları söyleyerek yardıma çağırır:
19. ”Kalk! Dikil sen evin efendisi! Bağla kamaranı elbiselerinin üstüne, ellerini yıka, al odunları, getir bana ve bırak temiz odunlarla parlak bir şekilde yanayım, (o odunlar ki) iyi temizlenmiş ellerle taşınmışlardır (1). İşte Daevalar’ın yarattığı Azi (2), benimle mücadele etmek ve canımı alma isteğiyle geliyor.”
20. ”Gecenin ikinci yarısındaki bölümünde, Ahura Mazda’nın Oğlu Ateş, çiftçiyi şunları söyleyerek yardıma çağırır:
21. ”Kalk! Dikil sen (ey) çiftçi! Bağla kamaranı elbiselerinin üstüne, ellerini yıka, al odunları, getir bana ve bırak temiz odunlarla parlak bir şekilde yanayım, (o odunlar ki) iyi temizlenmiş ellerle taşınmışlardır. İşte Daevalar’ın yarattığı Azi, benimle mücadele etmek ve canımı alma isteğiyle geliyor.”
22. 'Gecenin üçüncü yarısındaki bölümünde, Ahura Mazda’nın Oğlu Ateş, Kutsal Sraoşa’yı şunları söyleyerek yardıma çağırır: ’Gel Sen, Kutsal (ve) Uzun-yapılı Sraoşa [daha sonra o, iyi yıkanmış elleriyle bana bazı temiz odunlar getirir]: İşte Daevalar’ın yarattığı Azi, benimle mücadele etmek ve canımı alma isteğiyle geliyor.”
23 ”…Ve daha sonra Sraoşa, adı Parôdars olan kuşu uyandırır, ki ona kötü dilliler Kahrkatas der ve o kuş, güçlü şafağa karşı sesini (şöyle) yükseltir:
24. ”Ayağa kalkın Ey adamlar! Daevalar’ı vuran Aşem yad vahiştem’i terennüm edin, Bak! İşte buradaki; sizin baş (ucunuza) gelip, uyandıkları anda tüm yaşayan dünyaya uyutmak için ninniler söyleyen, uzun kollu Bûşyãsta’dır. ’Uyu’, der o; ’uyu ey adam, vakit daha henüz gelmemiştir’.”
25. 'Üç mükemmel şey için asla kayıtsız kalmayın, bunlar; iyi düşünceler, iyi sözler ve iyi eylemlerdir. Üç iğrenç şey için her zaman kayıtsız kalın, bunlar; kötü düşünceler, kötü sözler ve kötü eylemlerdir.”
26. ”…Ve daha sonra yatak arkadaşları (karı-koca) biribirlerine seslendiler: ’Kalk işte horoz beni uyanmaya davet ediyor.’ Bu ikisinden hangisi daha erken kalkarsa o ilk olarak cennete gidecektir; bu ikisinden hangisi, yıkanmış elleriyle, (kendisinden) istendiği gibi (onu) besleyen ve kendisinden memnun (olan) ve kızgın olmayan Ahura Mazda’nın oğlu, Ateş’e temiz odun verirse, (ateş) ona şöyle hayır dua edecektir:
27. ”Öküz sürüleri senin için gelişsin ve oğullarında (sayısal olarak) artış (olsun); (dilerim ki) senin aklın onların ifadelerine hakim olsun, (dilerim ki) senin ruhun onların ifadelerine hakim olsun, (dilerim ki) sen hayatının tüm gecelerinde ruhun zevki içinde yaşayasın.”
28. ”…Ve kim ki iyi niyetle ve dindarca (duygularla) imanlı (insanlardan) birine, benim Parôdar kuşlarımdan, biri erkek biri dişi olmak üzere bir çift (kuş) hediye ederse; bu sanki ona (ödül gününde); yüz sütunluk, bin kirişlik, onbin büyük pencereli, onbin küçük pencereli bir ev verilmiş gibidir (bununla aynı değerde bir ödülü ahirette alacaktır).”
29. ”…Ve kim ki benim Parôdar kuşuma doyasıya yiyecek verirse, Ben, Ahura Mazda, kendisini herhangi bir (şekilde) sorgulamaya ihtiyaç duymam, o doğrudan doğruya cennete gidecektir.”
III.
30. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Sen ki Maddi Dünya’da yalnızsın, herhangi bir erkek sana yaklaşmadan (seninle ilişki kurmadan) döl taşıyabilir misin (gebe kalabilir misin)?”
31. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Bu böyle değil, ben de, Maddi Dünyada yalnız başıma (iken), herhangi bir erkek bana yaklaşmadan döl taşıyamam (gebe kalamam).”
32. ’Benim olan dört erkek var
’ve onlar beni, diğer erkeklerin dişilerini gebe bıraktığı gibi, gebe bırakırlar.’
33. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Senin olan erkeklerin ilki hangisidir?”
34. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Benim olan ilk erkek; imanlı biri kendisinin (bu erkeğin) biriktirdiği (zenginlikten), çok az da olsa bir şey istediği halde vermeyendir.’
35. ’Bu adam beni, diğer erkeklerin dişilerini gebe bıraktığı gibi, gebe bırakır.’
36. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Bu (gebe kalma işinin etkisini) ne yok edebilir?”
37. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Onun (gebeliğin) etkisini yok eden şey şudur: Ne zaman ki bir adam (kendisinden) istenmeden, iyi kalple ve sofuca (duygularla), kendisinin biriktirdiği (zenginlikten) imanlı birine, çok az da olsa birşeyler verirse (bu gebeliğin ile etkisi yok edilebilir).’
38. ’O, bu eylemi ile, benim karnımdaki meyveyi (dölü), dört ayaklı bir kurdun, anasının karnının dışındaki çocuğu parçaladığı gibi tamamen paçalayabilir.’
39. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Senin olan erkeklerin ikincisi hangisidir?”
40. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Benim olan ikinci erkek; suyun, (kendi günahkârlığı ile) ayağının ön üst tarafını bulacak seviyede (ayağının üstünden) akmasına müsaade edendir (1).’
41. ’Bu adam beni, diğer erkeklerin dişilerini gebe bıraktığı gibi, gebe bırakır.’
42. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Bu (gebe kalma işinin etkisini) ne yok edebilir?”
43. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Onun (gebeliğin) etkisini yok eden şey şudur: Bir adam (uykudan) ayağa kalkıp üç adım attıktan sonra; üç Ahuna-Vairya, iki humatanâm, üç huxşathrôtemãm söylecek ve (daha sonra) Ahuna-Vairya’yı terennüm edecek ve bir Yênhê hâtâm sunacak (böylece gebeliğin etkisi yok olur).’
44. ’O, bu eylemi ile, benim karnımdaki meyveyi (dölü), dört ayaklı bir kurdun, anasının karnının dışındaki çocuğu parçaladığı gibi tamamen paçalayabilir.’
45. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Senin olan erkeklerin üçüncüsü hangisidir?”
46. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Benim olan üçüncü erkek; uyurken menisini akıtandır.’
47. ’Bu adam beni, diğer erkeklerin dişilerini gebe bıraktığı gibi, gebe bırakır.’
48. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Bu (gebe kalma işinin etkisini) ne yok edebilir?”
49. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Onun (gebeliğin) etkisini yok eden şey şudur: Uykudan kalkan o adam; üç Ahuna-Vairya, iki humatanâm, üç huxşathrôtemãm söylecek ve (daha sonra) Ahuna-Vairya’yı terennüm edecek ve bir Yênhê hâtâm sunacak [ki bu gebeliğin etkisi yok olsun(1)].’
50. ’O, bu eylemi ile, benim karnımdaki meyveyi (dölü), dört ayaklı bir kurdun, anasının karnının dışındaki çocuğu parçaladığı gibi tamamen paçalayabilir.’
51. Daha sonra (uykudan kalkan) o adam Spenta Armaiti’ye (1) hitaben (şöyle) diyecek: ”Ey Spenta Armaiti, bu adamı ben sana teslim ediyorum, Sen bu adamı bana tekrar; güçlü yeniden dirilme gününde geri ver; bana onu; Gathalar’ı bilen, Yasnalar’ı ve vahyedilmiş kuralları bilen, akıllı ve zeki, insan şeklindeki Tanrı Kelamı (Mâthra) olarak (geri ver).”
52. 'Daha sonra Sen (Spenta Armaiti) onu; (ister) ’Ateş’ten yaratılmış, (ister) Ateş’in tohumu, (ister) Ateş’in dölü, (ister) Ateş ülkesi’ diye adlandırırsın.”
53. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Senin olan erkeklerin dördüncüsü hangisidir?'
54. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Benim olan dördüncü erkek; erkek olsun kadın olsun, onbeş yaşını aşmış olduğu halde Kamara’sız ve Sadarah’sız (1) gezenlerdir.’
55. ”(Attığı) dördüncü adımda biz Daevalar hep birden, kendisini diline kadar, iliğine kadar (1) soldururuz, o aynı andan itibaren Kutsal Güç’ün dünyasını yıkacak güce erişir ve o (o dünyayı) Yâtular’ın ve Zandalar’ın (2) yaptığı gibi yıkar.”
56. Kutsal Sraoşa, sopasını ona doğru kaldırarak Drug’a (şunu) sordu: ”Ey, Sen, Sefil ve Günahkar Drug! Bu (gebe kalma işinin etkisini) ne yok edebilir?”
57. Bunun üzerine hileci biri (olan) Drug (şöyle) cevap verdi: ’Ey Kutsal, Uzun-yapılı Sraoşa! Bu (günahın) etkisini yok edecek hiç bir şey yoktur,
58. ’erkek olsun kadın olsun, onbeş yaşını aşmış olduğu halde Kamara’sız ve Sadarah’sız gezdiklerinde.’
59. ”(Attığı) dördüncü adımda biz Daevalar hep birden, kendisini diline kadar, iliğine kadar soldururuz, o aynı andan itibaren Kutsal Güç’ün dünyasını yıkacak güce erişir ve o (o dünyayı) Yâtular’ın ve Zandalar’ın yaptığı gibi yıkar.”
IV.
60. ”Benden dile, Sen, Dürüst Biri! Benden, (yani) o ki Yaratıcıdır, tüm varlıkların en mükemmeli, en bilen, kendisine sorulan (şeyleri) cevaplarken çok memnuniyet duyan (Benden dile); Benden dile, böylece sen daha iyi olursun, böylece sen daha mutlu olursun.'
61. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’Seni en incitici kederle üzen kimdir? Seni en incitici ağrıyla sızlatan kimdir?’
62. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Ey Spitama Zarathuştra! O; fahişe (olarak) imanlıların ve imansızların, Mazda Tapıcıları’nın ve Daeva Tapıcıları’nın, dürüstlerin ve günahkarların arkasından giden Gahi’dir (1).”
63. ”Onun bakışı; dağlardan akan nehirlerin sularının üçte birini kurutur, onun bakışı; altın renkli, güzel, yetişmiş bitkilerin üçte birini soldurur,”
64. Onun bakışı; Spenta Armaiti’nin elbisesi olan otların üçte birini soldurur ve onun dokunuşu; imanlıların iyi düşüncesinin, iyi sözlerinin, iyi eylemlerinin üçte birini soldurur, (ayrıca) onun; iblis öldüren gücünün, kudsiyetinin üçte birini (soldurur).”
65. 'Gerçekten söylüyorum Sana ey Spitama Zarathuştra! Böylesine yaratıklar, sürünen yılanlardan, uluyan kurtlardan, ağıllara saldıran dişi kurtlardan, binlerce yavrusu ile sulara saldıran kurbağalardan bile daha fazla öldürülmelidirler (ölümü onlardan daha fazla hak etmişlerdir).”
66. 'Benden dile, Sen, Dürüst Biri! Benden, (yani) o ki Yaratıcıdır, tüm varlıkların en mükemmeli, en bilen, kendisine sorulan (şeyleri) cevaplarken çok memnuniyet duyan (Benden dile); Benden dile, böylece sen daha iyi olursun, böylece sen daha mutlu olursun.”
67-68. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ’Eğer bir adam, normal zamanında veya normal dışı ayhali olan bir kadına yaklaşırsa ve o (adam) bunu bilerek ve kasten yaparsa ve o (kadın) bunu bilerek ve kasten kabul ederse; bu (ilişkinin) kefareti nedir, kendilerine bu eylemlerini telafi etmeleri için ne ceza verilir?’
69. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”’Eğer bir adam, normal zamanında veya normal dışı ayhali olan bir kadına yaklaşırsa (1) ve o (adam) bunu bilerek ve kasten yaparsa ve o (kadın) bunu bilerek ve kasten kabul ederse;
70. ”O (adam), (kurbanlık) bin küçük baş hayvan kesecek; (ve işlediği) bu (günah) yüzünden dindarca ve sofuca (duygularla) Zaothra ile birlikte barsaklarını Ateş’e sunacak (1), omuz kemiklerini iyi sulara verecektir (2),”
71. ”O, dindarca ve sofuca (duygularla), Ateş’e; Urvâsna ağacından, Vohu-gaona ağacından, Vohu-kereti ağacından ve Hadhâ-naêpata ağacından veya güzel kokan herhangi bir ağaçtan (elde ettiği) bin bağ kuru odun verecektir.”
72. ”O, bin demet Baresma’yı bağlayıp kutsatacaktır; o, iyi sulara bin Zaothra içkisini, dindar adamlar tarafından temiz hazırlanmış ve preslenmiş Homa ve et ile birlikte dindarca ve sofuca (duygularla) sunacaktır, (ki bunu) Hadhâ-naêpata (1) diye bilinen ağacın kökleri ile birlikte (sunacaktır).”
73. ”O, karın üstü giden cinsinden bin yılan öldürecektir, ikibin tane diğer cins; o, bin tane kara kurbağası ile ikibin tane su kurbağası öldürecektir; o, bin adet hububat taşıyıcı karınca ile ikibin tane diğer cins karınca öldürecektir.”
74. ”O, kanalların üstünde otuz köprü kuracak; (ayrıca) bin Aspahe-astra kırbacı ile bin Sraoşa-karana kırbacına maruz kalacaktır.”
75. ”Bu, onun; kendisinin işlediği fiili telafi etmek üzere ödeyeceği kefarettir, cezadır.”
76. ”Eğer o bunu öderse, kutsal birilerinin dünyasına girecektir; eğer bunu yerine getirmezse, günahkarların dünyasına yuvarlanacaktır, şu karanlık dünyaya, karanlıktan mamul, Karanlık’ın dölü (olan dünyaya).”
19
1. Kuzey bölgesinden, kuzey bölgelerinden (1) ölesi, Daevalar’ın Daevası Angra Mainyu, acele bir saldırıya kalkıştı. …Ve şöyle konuştu hilekar, Kötülük-yapıcı, ölesi Angra Mainyu: ”Drug, üstüne çullan! Parçala Kutsal Zarathuştra’yı!” Drug ileri atıldı, (yani) iblis Bûiti (1), görünmez ölüm, cehennem doğumlu (cehennemde doğan iblis).
2. Zarathuştra yüksek sesle Ahuna-vairya’yı terennüm etti: ”Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.”
(O ekledi): ”Dâitya’nın (1) iyi (Kutsal) sularına dualar sun!”
”Mazda Tapıcıları’nın kurallarını icra et!”
Drug; (yani şu) görünmez ölüm, cehennem doğumlu İblis Bûiti dehşete düştü, kaçtı!
3.…Ve Drug, hilekar biri; Angra Mainyu’ya dedi (ki): ”Ey Kötü Angra Mainyu! Onun xvareno’su (1) o kadar büyük ki ben Zarathuştra’yı öldürecek hiç bir yol bulamadım.
Zarathuştra (gönül gözüyle) tüm bunları görmüştü: ”Kötülük-yapıcı Daevalar ve Drugvantlar (2) benim ölümüm konusunda fikir alış-verişinde bulunmuşlardır” (şeklinde düşündü).
(2). Drugvant: Sözünde durmak, yeminini bozmamak, yalan söylememek, Med insan›n›n kurduğu dinlerin en temel ögeleriydi. İşte böyle şeyleri bozmak; bu dinlerde Kötü’yü temsil eden mitolojik kavramlardan drugvantlar›n işidir.
4. Elinde sapan taşlarıyla, ev büyüklüğündeki taşlar, Yaratıcı’dan, Ahura Mazda’dan aldığı taşlar’la Sıçrayıp kalktı Zarathuştra! İleri atıldı Zarathuştra, metin (bir şekilde) Kötü Güç’e doğru, onun kötülük dolu çürümüş katılığına (doğru), O, Kutsal Zarathuştra (ileriye atıldı).
”Neye; bu engin, yuvarlak, sınırları uzak yeryüzünde (1) neye fırlatacaksın bu taşları; Sen ki Darega Nehri’nin kıyısında(ki), dağların üstünde, Pouruaspa’nın (2) Konağı’nda dikilmişsin (neye fırlatacaksın)?
5. Zarathuştra şöyle cevapladı Angra Mainyu’yu: ”Ey Kötülük-yapıcı Angra Mainyu! Ben, Daeva’nın yarattıklarını vurmak istiyorum; Ben, Nasu’yu vurmak istiyorum; Ben Pairika Knãthaiti’yi (1) vurmak istiyorum; ta ki iblisleri vurucu (olan) Saoşyant, Güney Bölgesi’nden, Güney Bölgeleri’nden, Kãsava Gölü’nden (2) hayata gelinceye kadar.”
6. Ona yine (şöyle) hitap etti (şu) hilekar biri, Kötü Dünyanın Yaratıcısı, Angra Mainyu: ”Benim yaratıklarımı parçalama, Ey Kutsal Zarathuştra! Sen Pouruaspa’nın oğlusun, daha henüz anandan yeni doğdun. Mazda Tapıcıları’nın iyi kurallarını terket, (böylece) Sen, katillerin kazandığına benzer öyle bir nimet kazanacaksın, ülkelerin yöneticilerinin [kazandığı cinsten (1)].”
7. Ona cevabında şöyle söyledi Spitama Zarathuştra: ”Hayır! Benim vücudum, hayatım, ruhum çatlasa da, asla Mazda Tapıcıları’nın iyi kurallarını terketmem.”
8. Ona yine (şöyle) hitap etti (şu) hilekar biri, Kötü Dünyanın Yaratıcısı, Angra Mainyu: ”Kimin Sözü ile vurmak istiyorsun, kimin Sözü ile püskürtmek istiyorsun, kimin silahı ile iyi yaratıklar (vurmak ve püskürtmek) istiyorlar benim yaratıklarımı, Ben; Angra Mainyu(nun)?”
9. Ona cevabında şöyle söyledi Spitama Zarathuştra: ”Kutsal havan, kutsal kap, Homa, Mazda tarafından öğretilen Mãnthra, (işte) bunlardır benim silahlarım, benim en iyi (olan) silahlarım! Ey Kötülük yapıcı Angra Mainyu! Bu Söz’le vuracağım, bu Söz’le püskürteceğim, bu silahla iyi yaratıklar (vuracak ve püskürtecek seni). Bana Spenta Mainyu verdi onu, o bana bunu sonsuz zamanda verdi (1); bana, tümü egemen, tümü erdemli olan Ameşa Spentalar (2) verdi.”
10. Zarathuştra yüksek sesle Ahuna Vairya’yı terennüm etti. Kutsal Zarathuştra yüksek sesle (şöyle) dedi: ”Bunu Sana soruyorum Efendim, bana gerçekten söyle. Ey Mazda...(1).'
II.
11. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ey Ahura Mazda, En Erdemli Güç, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! [O Darega nehrinin kıyısında, dağın başında; Ahura Mazda’ya, iyi Vohu Mano’ya, Aşa Vahişta’ya, Xşathra Vairya’ya ve Spenta Armaiti’ye dua ediyordu.],
12. ”Dünya’yı Drug’dan, Kötülük yapıcı Angra Mainyu’dan nasıl temizleyeceğim? Direkt kirlenmeyi nasıl uzaklaştıracağım? Dolaylı kirlenmeyi nasıl? Nasu’yu, Mazda Tapıcıları’nın evlerinden nasıl süreceğim? İmanlı adamı nasıl temizleyeceğim? İmanlı kadını nasıl temizleyeceğim?”
13. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Yardıma çağır, Ey Zarathuştra, dua ile Mazda’nın iyi kanununu (yardıma çağır)!
”Yardıma çağır, Ey Zarathuştra, dua ile Yeryüzünün Yedi Karşvar’ına (1) hükmeden Ameşa Spentalar’ı (yardıma çağır)!
”Yardıma çağır, Ey Zarathuştra, dua ile; O faaliyetleri çok yüksek (derecede olan) Yüce Göğü, Sonsuz Zaman’ı ve Vayu’yu [yardıma çağır (2)]!
”Yardıma çağır, Ey Zarathuştra, dua ile; Mazda tarafından yaratılan Güçlü Rüzgâr’ı (Vatu’yu) ve Ahura Mazda’nın güzel kızı Spenta [Armaiti’yi yardıma çağır]!
14. ”Yardıma çağır, Ey Zarathuştra, dua ile Ben Ahura Mazda’nın; Ben ki en büyük, en iyi, tüm varlıkların en güzeli, en mükemmel, en akıllı, en iyi yapılı, kudsiyette en yüksek ve ruhu Kutsal Söz olan olanım, Benim Fravaşi’mi [yardıma çağır (1)]!
”Yardıma çağır, Ey Zarathuştra, dua ile Ben, Mazda’nın yarattıklarını (yardıma çağır)!
15. Zarathuştra bu sözleri benden aldı (kabullendi ve şöyle dedi): ”Ben dua ile Ahura Mazda’nın kutsal yaratıklarını yardıma çağırırım.
”Ben dua ile; geniş çayırların Efendisi olan Mithra’yı (1) yardıma çağırıyorum, ilahi (olarak) güzel silahlarla silahlanmış (olan) Biri, en fazla iblis vuran tüm silahlarla (silahlanmış olan Biri).
”Ben dua ile; elinde iblislerin üstüne tehditle yürümek (için) kullandığı sopasıyla, Kutsal, Uzun Yapılı Sraoşa’yı yardıma çağırıyorum.”
16. ”Ben dua ile Kutsal Söz’ü (Mãthra’yı) yardıma çağırıyorum.
”Ben dua ile, o faaliyetleri çok yüksek (derecede olan) Yüce Göğü, Sonsuz Zaman’ı ve Vayu’yu yardıma çağırıyorum.
”Ben dua ile, Mazda tarafından yaratılan Güçlü Rüzgâr’ı (Vatu’yu) ve Ahura Mazda’nın güzel kızı Spenta (Armaiti’yi) yardıma çağırıyorum.
”Ben dua ile, Mazda’nın iyi kanununu, Zarathuştra’nın iblis vuran kanununu yardıma çağırıyorum.”
17. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ey İyi Dünya’nın Yaratıcısı Ahura Mazda! Ben sununun ne biçimiyle ibadet edeceğim, Ahura Mazda’nın bu yaratıklarına sununun ne biçimiyle ibadet edeceğim ve (onları nasıl) ilerleteceğim?”
18. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Git, Ey Spitama Zarathuştra, şu Ağaca doğru; güzel olan, yüksek bir (boya erişmiş), yüksek ağaçların en güçlüsü (olan şu ağaca doğru git) ve şu sözleri söyle: ’Selam sana! Mazda Tarafından yaratılmış olan iyi ve kutsal ağaç! Aşem Vohu!”
19. ”Bırak bir imanlı adam Baresma için; bir saban demiri uzunluğunda, bir arpa tanesi kalınlığında bir dalcığı koparsın. İmanlı adam; bu sunuyu Ahura Mazda’ya ve Ameşa Spentalar’a ve hem yüksek hem de güzel (olan) Altın (renkli) Homalar’a ve Vohu Mano’ya ve Ahura Mazda’nın yarattığı Kutsal ve mükemmel (olan) İyi Râta’ya (1) adamışken, onu sol elinde tutar, gözlerini ona dikerken kapamaktan vazgeçmez.'
20. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ey Herşeyi Bilen Sen, Ahura Mazda! Vohu Mano direkt (olarak) kirletildi, Vohu Mano dolaylı olarak kirletildi (1); Daevalar onu, Daevalar tarafından vurulan (öldürülen) bir vücut ile kirlettiler (kirlilik bulaştırdılar); Bu Vohu Mano temizlenebilir mi?.”
(1). Metnin bu kısmında kastedilen Vohu Manah; insana, yani imanlı insana has olan, kendisinin öz İyi Düşünce’dir. Bazıları bu kısmı; ”İyi Duşünceli Adam” şeklinde çevirmişler. (Makro-Mikro Kosmos bağlantısını hatırlayınız).
21. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Sen kuralların emrettiği (miktarda) gaomêzi, iğdiş edilmemiş bir boğadan [varasiô (1)] alacaksın, sen temizlenecek olan adamı, Ahura Mazda tarafından yaratılmış olan alana (Barasnûm-gah) koyacaksın ve onu temizleyecek olan adam, daireler çizecek (2).”
22. ”O yüz kez Aşem Vohu’yu terennüm edecektir: ’Kudsiyet iyilerin en iyisidir. Mutlu, mutludur adam, o ki mükemmel kudsiyetle kutsanmıştır.’”
”O ikiyüz kez Aşem Vohu’yu terennüm edecektir: ’Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.’”
'O, Vohu Mano’yu dört kez boğa’nın gaomêzi ile, (bunun) iki katı kez de Mazda tarafından yaratılmış olan su ile yıkanacaktır.”
23. ”Vohu Mano böylece temizlenmiş olacak, temizlenmiş olacak (onu temizleyen) adam. Daha sonra adam; sol kolu ile sağ kolu ile, sağ kolu ile ve sol kolu ile Vohu Mano’nun (elbiselerini) çıkaracak ve sen Vohu Mano’yu parlak göklerin güçlü altına, Efendimiz’in (1) yarattığı yıldızların ışıklarının altına; dokuz gecelik bir süre geçecek kadar yatıracaksın.”
24. 'Dokuz gece geçtikten sonra, sen; Ateş’e kutsanmış içki (zaothra) sunacaksın, Ateş’e kuru odun sunacaksın, Ateş’e Vohu-gaona ağacından elde ettiğin tütsüyü sunacaksın ve Vohu Mano’yu da bununla parfümleyeceksin.”
25. ”Vohu Mano böylece temizlenmiş olacak, temizlenmiş olacak (onu temizleyen) adam. Daha sonra adam Vohu Mano’nun sol kolu ile sağ kolu ile, sağ kolu ile ve sol kolu ile (elbiselerini) çıkaracak ve yüksek sesle şöyle diyecektir: ’Hamdolsun Ahura Mazda! Hamdolsun Ameşa Spentalar! Hamdolsun diğer tüm kutsal varlıklara.”
26. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ey Sen, Herşeyi Bilen Ahura Mazda! Ben dindar adamların dikkkatlerini çekmeli miydim (uyarmış olmalı mıydım)? Ben dindar kadınların dikkatlerini çekmeli miydim? Ben günah içerisinde yaşayan azgın Daeva-tapıcıları’nın dikkatlerini çekmeli miydim? (Bu suretle) onlar, Mazda’nın yarattığı araziyi, akarsu’yu, hububatı, ve onun (arazinin) diğer artıklarını arkalarında bıraktıklarını [bilsinler(1)]”?
Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Sen onları harekete geçirmelisin ey dürüst Zarathuştra!”
27. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Ödüller nerede verilir? Ödüllendirme nerede olacak? Ödüllendirme nerede yerine getirildi? İnsanlar, maddi dünyadaki hayatlarında, ruhları için kazandıkları ödülleri oraya gelip alabilirler mi?
28. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Adam öldüğünde, vakti dolduğunda, adı Vizareşa olan iblis, bağlanmış vaziyetteki ruhları Daeva Tapıcıları’nın günah içinde yaşamış olan ruhlarının (mekanı olan yere doğru) taşır. Ruh, hem imanlılara hem de günahkarlara açık (olan) ve Zaman [Zurvan (1)] tarafından yapılmış olan yola girer. Ahura Mazda tarafından yaratılan Cinvat Pereto’nun (sırat köprüsünün) başında, onlar Daenaları (2) ve ruhları için; bu (ölümlü) dünyada verdikleri dünyevi şeylerden (eşyalardan) dolayı (hak ettikleri) mükafatları isterler.'
30. ”Daha sonra; iki yanında köpekler olduğu halde; (iyiyi kötüden) ayırabilen, zarif (olan), istediğini yapabilen yüksek bir anlayışa sahip (olan) güzel yapılı, güçlü, uzun boylu bakire gelir.”
”O, İmanlı Biri’nin ruhunun Hara- Berazaiti’yi (1) aşmasına yardım eder, o (bakire), yukarıda; göksel varlıkların huzurunda (imanlı adamı) Cinvat Pereto’ya yerleştirir (getirir).”
31. ”Vohu Mano (1) kendi altın tahtından yükselir; Vohu Mano (imanlı adama) bağırır: ’Bize nasıl eriştin, sen, kutsal biri; şu yıkılmaya yüz tutan dünyadan yıkılmayacak olana (nasıl geldin)?
32. ”İmanlıların ruhları, mutluca Ahura Mazda’nın altın mevkiine doğru ilerler, Ameşa-Spentalar’ın altın mevkiine doğru ilerler, Garô-nmânem’e (1); Ahura Mazda’nın makamı, Ameşa-Spentalar’ın makamı, tüm diğer kutsal varlıkların makamı(na doğru ilerler).”
33. ”Temizlenmiş olan imanlı bir adamın güzel kokusunun (karşısında) günahkar, kötü eylem (sahibi) Daevalar; kendisine saldıran bir kurdun karşısında bir koyunun titrediği gibi titrerler.”
34. ”İmanlıların ruhları orada (Ahura Mazda’nın huzurunda) bir araya gelirler, Nairyô-sanğa (1) onlarla birlikte (olacak); Nairyô-sanğa Ahura Mazda’nın bir arkadaşıdır.
'Sen kendin de dua ile Ahura Mazda’nın bu dünyasını yardıma çağır, Ey Zarathuştra.”
35. Zarathuştra şu sözleri Ahura Mazda’dan aldı: ”Ben dua ile Ahura Mazda’nın yarattığı bu dünyayı yardıma çağırıyorum.”
'Ben dua ile; Ahura Mazda tarafından yaratılan yeryüzünü, Ahura Mazda tarafından yaratılan suları, kutsal ağaçları yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Vouru-Kaşa’yı (1) yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; parlayan gökyüzünü yardıma çağırıyorum.”
'Ben dua ile; sonsuz (büyüklükteki), egemen ve ışıldayan uzayı yardıma çağırıyorum.”
36. 'Ben dua ile; Kutsal Birileri’nin parlak, görkemli, mutlu mekanını yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Ahura Mazda’nın mekanını, Ameşa-Spentalar’ın mekanını, Diğer Tüm Kutsal Birileri’nin mekanını yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; egemen sonsuz mutluluğu [Misvâna gâtva (1)] ve Cinvato Pereto’yu yardıma çağırıyorum.'
37. Ben dua ile; bakışları uzağa ve engine giden Saoka’yı (1) yardıma çağırıyorum.
”Ben dua ile; imanlıların kudretli Fravaşilerini yardıma çağırıyorum.”
'Ben dua ile; mutluluğun tüm yaradılışını yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Ahura Mazda tarafından yaratılan Verethraghna’yı, Ahura Mazda tarafından yaratılan xvareno’yu (2) taşıyan [Verethraghna’yı(3)] yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile parlak ve muhteşem yıldız Tistrya’yı (4), altın boynuzlu boğayı yardıma çağırıyorum.”
38. ”Ben dua ile; Ratular’ı (1) yöneten Hayırlı Gathalar’ı yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Gatha Ahunavaiti’yi yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Gatha Ustavaiti’yi yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Gatha Spenta Mainyu’yu yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Gatha Vohu Xşathra’yı çağırıyorum.”
'Ben dua ile; Gatha Vahiştôişti’yi (2) yardıma çağırıyorum.”
39. ”Ben dua ile; Arzahê ve Savahê Karşvarlar’ını (1) yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Fradadhafşu ve Vidadhafşu Karşvarlar’ını yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Vourubereşti ve Vouruzareşti Karşvarlar’ını yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Hvanitaratha’yı yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; parlak ve şanlı Haêtumant’ı yardıma çağırıyorum.”
'Ben dua ile; Aryan Bölgeleri’ni (2) yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Aşi’yi (3) yardıma çağırıyorum.”
[”Ben dua ile; Kisti’yi (3) yardıma çağırıyorum.”]
”Ben dua ile; Kista’yı (4) yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; büyük çoban Parlak Yima’nın Xvareno’sunu (5) yardıma çağırıyorum.”
40. ”Bırak ona; (yani) Uzun Yapılı, İblis Vuran Kutsal Sraoşa’ya, sunu vasıtasıyla ibadet edilmiş olsun, bırak o sevinmiş, memnun olmuş ve tatmin olmuş olsun.”
”Getir Kutsanmış sıvıları Vâzişta Ateş’e, getir sert odunları Ateş’e, getir Vohu-gaona ağacının kokusunu Ateş’e.”
”İblis Spengağra’yı (1) vuran Ateş’e kurban adağında bulun; ona pişirilmiş et getir ve kaynatılmış süt adağından (getir).”
41. ”Kutsal Sraoşa’ya kurban adağında bulun, İçmeden sarhoş olan İblis Kunda’yı vuracak olan Kutsal Sraoşa’ya. O, Drug’un adamlarının üstüne çullanacaktır, şu miskin birilerinin, günahkar Daeva Tapıcıları’nın şu günahkar olarak yaşayanların.”
[42. (1) Ben dua ile derin göllerin sularının altında yaşayan Kara Balığı’nı (2) yardıma çağırıyorum.
”Ben dua ile; İki Ruh’un (iyi ve kötünün) yaradılışı esnasında (cereyan eden) en büyük mücadele alanı olan kadim ve egemen Merezu’yu (3) yardıma çağırıyorum.”
”Ben dua ile; Yedi Parlak Svarah’ı (4) oğulları ve (kendilerinin hayvan) sürüleri ile birlikte yardıma çağırıyorum.”
III.
43. ”Onlar öteye beriye koşarlar, onların zihinleri (umut ve umutsuzluk arasında) gider gelir; (Onların yani) Daevaların Daevası Angra Mainyu’nun, Daeva İndra’nın, Daeva Sauru’nun, Daeva Naunğaithya’nın (1/ Cehennemin kapısı.), Yaralayıcı Mızrak Aêşma’nın, Daeva Akataşa’nın (2), babalara zararlı olan Zaurva’nın (3 /Yaşlılık), Daeva Bûiti’nin (4), Daeva Driwi’nin (5), Daeva Daiwi’nin (6), Daeva Kasvi’nin (7/Adilik, bayağılık.), Daevalar arasında en Daevaca olanı Paitişa’nın (zihinleri öteye beriye gider gelir, kendileri öteye beriye koşarlar.]
44. ”…Ve o (şöyle) dedi; (yani) Hilekar, Kötülük Yapıcı, Ölesi Angra Mainyu (dedi ki): ’Ne! Bırak günahkar, kötülük yapıcı Daevalar Arezûra’nın (1). başında toplansınlar.’”
45. ”Onlar saldırıya geçtiler, onlar azgınca, (onlar); Günahkar, Kötülük Yapıcı Daevalar bağırtıyla koşuştular, onlar; Günahkar, Kötülük Yapıcı Daevalar; ’bırak Arezûra’nın başında toplaşalım’ diyerek (ve etrafa) kötü (uğursuz) bakışlar fırlatarak koşuştular.”
46. ’Kutsal Zarathuştra, Pouruaspa’nın evinde yeni doğduğu için (toplaşalım). Biz onun ölümünü nasıl sağlayabiliriz? O, İblisleri vuran bir felçtir; o, İblisler için bir karşı İblistir; o, Drug için bir karşı Drug’dur. Daeva Tapıcıları baş eğmiştir, yanlış konuşan Yalancı; Daevalar tarafından yapılan (birer) Nasu (yani ceset haline gelmişlerdir).’
47. ”Günahkar, Kötülük Yapıcı daevalar; karanlığın derinliklerine, iğrenç cehennemi dünyalarına kaçtılar, aktılar.
”Aşem Vohu: Kudsiyet, tüm iyi şeylerim en iyisidir.”
20
İlk Hekim, Thrita
1. Zarathuştra Ahura Mazda’ya sordu: ”Ahura Mazda, En Erdemli Güç, Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! Şifa verici (kişilerin) ilki kimdir? (kimdir bu) eski zamanların bilge, mutlu, zengin, mükemmel güçlü adamlarından (biri olan ilk şifa verici kişi)? (Kimdir o); hastalığı hastalığa, ölümü ölüme (doğru) geri sürdü ve (kim) hançerin ucunu başka tarafa çevirtti ve (kim) hararet ateşini ölümlülerin vücudundan uzaklaştırdı?”
2. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: ”Thrita idi eski zamanların bilge, mutlu, zengin, mükemmel güçlü adamlarından şifa verici olan (kişilerin) ilki; hastalığı hastalığa, ölümü ölüme (doğru) o geri sürmüştü ve hançerin ucunu başka tarafa çevirtmişti ve hararet ateşini ölümlülerin vücudundan o uzaklaştırmıştı.”
3. ”O araştırmıştı, hastalıklara direnmek için, ölüme direnmek için, ağrıya ve hararete direnmek için, rahatsızlıklara direnmek için ve Angra Mainyu’nun kendi sihir gücüyle ölümlülerin vücutlarına karşı yarattığı çürümüşlük ve infeksiyonlara karşı direnmek için bir kaynak (araştırmıştı), O elde etmişti (bu kaynağı) Xşathra-Vairya’dan (1),”
4. ”…Ve Ben, Ahura Mazda, şifa verici bitkileri; yüzlerce, binlerce, onbinlerce ve sayısızca olmak üzere bir Gaokerena (1) bitkisinin her yanından (çıkacak şekilde) yeşerttim.”
5. 'Tüm bu (sağlığı) biz, kutsal tılsımımız vasıtasıyla, dualarımız vasıtasıyla, övgülerimiz vasıtasıyla ölümlülerin vücutlarına veririz.”
6. (1) ”Rahatsızlığa karşı koymak için, ölüme karşı koymak için, ağrıya karşı koymak için, hararete karşı koymak için, Sârana’ya (baş ağrısı) karşı koymak için, Sâratya’ya (soğuk ateş) karşı koymak için, Azana’ya karşı koymak için, Azahva’ya karşı koymak için, Kuruğa’ya karşı koymak için, Azivâka’ya karşı koymak için, Duruka’ya karşı koymak için, Astairya’ya karşı koymak için (2), Angra Mainyu’nun kendi sihir gücü ile ölümlülerin vücutlarına karşı yarattığı hastalıklara, çürümeye, infeksiyona karşı koymak için (bu bitkileri yarattım).”
7. Sana Ey Hastalık, uzaklaş diyorum. Sana Ey Ölüm, uzaklaş diyorum. Sana Ey Ağrı, uzaklaş diyorum. Sana Ey Hararet, uzaklaş diyorum. Sana Ey Rahatsızlık, uzaklaş diyorum.
8. Onların kudretiyle Drug’u vurup devirmeliyiz. Onların kudretiyle Drug’u vurmalıyız. Ey Ahura! Onlar (yani şifa verici bitkiler) bize güç ve kuvvet vermelidirler.
9. Ben hastalığı kovdum, ben ölümü kovdum, ben ağrı ve harareti kovdum, ben Angra Mainyu’nun kendi sihir gücü ile ölümlülerin vücutlarına karşı yarattığı rahatsızlığı, çürümeyi, infeksiyonu kovdum.
10. Ben her çeşit hastalığı ve ölümü kovdum, tüm Yatular’ı ve Pairikalar’ı (1), tüm günahkar Gainiler’i [kovdum (2)].
11. Zarathuştra’nın Erkek ve Kadınları’nı memnun etmek için, imanlıları memnun etmek için; kanunun yardımıyla kazanılmış olan ödüllerle, Ahura tarafından ihsan edilmiş olan kutsama (gibi bir) lütufla çok istenir (olan) Airyaman (1) buraya gelmelidir.
12. Çok istenir (olan) Airyaman her çeşit hastalığı ve ölümü vurmalıdır, tüm Yatuları ve Pairikaları ve tüm günahkar Gainileri (vurmalıdır).
13. ”Yathâ ahû vairyô: Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.”
”Kem nâ Mazda: Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.”
”Ke verethrem gâ: O kimdir ki Senin nizamının sürdürülmesi için Kötü’yü (düşmanı) vurur? Bana bu dünyaya ve diğer dünyaya ait kuralları öğret, O dünya ki; Sraoşa’nın Vohu Mano ile birlikte gelip, Senin memnun olduğun (kişilere) yardım edeceği (bir dünyadır).
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
21
1. Selam Kutsal Boğa! Selam Sana Erdemli Boğa! Selam, çoğalmayı sağlayan sana! Selam, büyümeyi sağlayan sana! Selam ona, o ki mükemmel imanlılara senin armağanlarını verir (1) ve (bu hediyeleri) daha henüz doğmamış olan imanlılara verecek! Selam sana, o ki (onu) Gahi öldürür ve dinsiz Aşemaoğa ve günahkar tiran.
II.
2. 'Gelin, haydi, ey bulutlar; binlerce, sayılamayacak kadar damlacıkla gökyüzü boyunca, havanın içinden yere doğru (gelin). Şöyle söyle Zarathuştra: ”Hastalığı tümüyle mahvetmek için, ölümü tümüyle mahvetmek için, Gaini tarafından yaratılan hastalığı tümüyle yok etmek için, Gaini tarafından yaratılan ölümü tümüyle yok etmek için, Gadha ve Apagadha’yı (1) tümüyle yok etmek için,
3. ”Ölüm gün ağarmasından önce gelirse, tedavi gün ağarması sırasında gelmelidir!
”Ölüm gün ağarması sırasında gelirse, tedavi akşam (saatleri) sırasında gelmelidir!
”Ölüm akşam gelirse, tedavi gün ışıması sırasında gelmelidir!
”Bırak sağanaklar yeni sular döksün, yeni topraklar, yeni ağaçlar ve yeni tedavi güçleri (1).”
4. ”Suların toplanma yeri olan Vouru Kaşa Denizi(nden) yüksel, hava yolundan yukarı çık ve yeryüzüne in, yeryüzüne in ve hava yolundan yukarı çık (1). Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Senin içinde yükseldiğin ve büyüdüğün hava yolu Ahura Mazda tarafından yaratılmıştır.
5. ”Yukarı! Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Sen, hızlı atların (çektiği) Güneş, yüksel Hara Berezaiti’nin üstünde, Mazda tarafından yaratılan patika boyunca, Tanrısal varlıklar tarafından yaratılan yol boyunca, (şu) onların açtığı suya ait (1) yol (boyunca) Dünya için ışık imal et [Eğer Sen de Garô-nmânem’in (2/Cennet.) mukimi bir mümin isen, sen de orada (3) yükselirsin].”
6. ”…Ve sen, Kötü’yü bu Kutsanmış Tılsım vasıtasıyla uzak tutacaksın: Ben sende (Ey çocuk) doğuşu ve gelişmeyi temizleyeceğim, Ben sende (Ey kadın) vücudu ve dayanma gücünü saf (hale) getireceğim, Ey kadın; Ben seni bol çocuk sahibi ve bol süt sahibi yapacağım;
7. ”(Öyle) Bir kadın (ki) tohumda zengin, sütte, yağda, (omur) ilikte ve dölde (zengin). Ben senin için, çocuklar(ına) yiyecek (sağlayacak) olan ve çayırlara doğru koşan ve akan bin tane (su) kaynağı yaratacağım.”
III. b
8. ”Suların toplanma yeri olan Vouru Kaşa Denizi(nden); yüksel, hava yolundan yukarı çık ve yeryüzüne in, yeryüzüne in ve hava yolundan yukarı çık. Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Senin şu içinde yükseldiğin ve büyüdüğün hava yolu, Ahura Mazda tarafından yaratılmıştır.
9. ”Yukarı! Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Sen (ey) Ay, Sen ki boğanın tohumunu içinde barındırmıştın (1), yüksel Hara Berezati’nin üstünde, Mazda tarafından yaratılan patika boyunca, Tanrısal varlıklar tarafından yaratılan yol boyunca, (şu) onların açtığı suya ait yol (boyunca) Dünya için ışık imal et [Eğer Sen de Garô-nmânem’in mukimi bir mümin isen, sen de orada yükselirsin].'
10. ”…Ve sen, Kötü’yü bu Kutsal Tılsım vasıtasıyla uzak tutacaksın: Ben sende (Ey çocuk) doğuşu ve gelişmeyi temizleyeceğim, Ben sende (Ey kadın) vücudu ve dayanma gücünü saf (hale) getireceğim, Ey kadın; Ben seni bol çocuk sahibi ve bol süt sahibi yapacağım;
11. ”(Öyle) Bir kadın (ki) tohumda zengin, sütte, yağda, (omur) ilikte ve dölde (zengin). Ben senin için, çocuklar(ına) yiyecek (sağlayacak) olan ve çayırlara doğru koşan ve akan bin tane (su) kaynağı yaratacağım.”
III. c
12. ”Suların toplanma yeri olan Vouru Kaşa Denizi(nden); yüksel, hava yolundan yukarı çık ve yeryüzüne in, yeryüzüne in ve hava yolundan yukarı çık. Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Senin şu içinde yükseldiğin ve büyüdüğün hava yolu, Ahura Mazda tarafından yaratılmıştır.
13. ”Yukarı! Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Siz (ey) yıldızlar, Siz ki suların tohumunu içinizde barındırırsınız(1), yükselin Hara Berezati’nin üstünde, Mazda tarafından yaratılan patika boyunca, Tanrısal varlıklar tarafından yaratılan yol boyunca, (şu) onların açtığı suya ait yol (boyunca) Dünya için ışık imal edin [Eğer Sen de Garô-nmânem’in mukimi bir mümin isen, sen de orada yükselirsin].”
14. ”…Ve sen, Kötü’yü bu Kutsal Tılsım vasıtasıyla uzak tutacaksın: Ben sende (Ey çocuk) doğuşu ve gelişmeyi temizleyeceğim, Ben sende (Ey kadın) vücudu ve dayanma gücünü saf (hale) getireceğim, Ey kadın; Ben seni bol çocuk sahibi ve bol süt sahibi yapacağım;
15. ”(Öyle) Bir kadın (ki) tohumda zengin, sütte, yağda, (omur) ilikte ve dölde (zengin). Ben senin için, çocuklar(ına) yiyecek (sağlayacak) olan ve çayırlara doğru koşan ve akan bin tane (su) kaynağı yaratacağım.”
16. ”Suların toplanma yeri olan Vouru Kaşa Denizi(nden); yüksel, hava yolundan yukarı çık ve yeryüzüne in, yeryüzüne in ve hava yolundan yukarı çık. Yukarı çık ve ileri(ye doğru) yuvarlan! Senin şu içinde yükseldiğin ve büyüdüğün hava yolu, Ahura Mazda tarafından yaratılmıştır.
17. ”Çık! Yukarı çık! Kahvuzi (1) kaçarak ve ağlayarak uzaklaşacak, Ayêhi (2/kısırlık) kaçarak ve ağlayarak uzaklaşacak, Yâtu’ya düşkün olan Gahi kaçarak ve ağlayarak uzaklaşacak.”
IV.
18. (1) ”Ben İşirê’yi kovdum, ben Ağûirê’yi kovdum, ben Ağra’yı kovdum, ben Uğra’yı kovdum, ben rahatsızlığı kovdum, ben ölümü kovdum, ben ağrıyı ve harareti kovdum, ben Sârana’yı (baş ağrısı) kovdum, ben Sâratya’yı kovdum, ben Azana’yı kovdum, ben Azahva’yı kovdum, ben Kuruğa’yı kovdum, ben Azivâka’yı kovdum, ben Duruka’yı kovdum, ben Astairya’yı kovdum, ben Angra Mainyu’nun kendi sihir gücü ile ölümlülerin vücutlarına karşı yarattığı hastalıkları, çürümeyi, infeksiyonu kovdum (2).”
19. Ben her türlü hastalığı ve (her türlü) ölümü uzaklaştırdım, tüm Yâtuları ve Pairikaları ve tüm günahkâr Gainileri.
20. Zarathuştra’nın Erkek ve Kadınları’nı memnun etmek için, imanlıları memnun etmek için; kanunun yardımıyla kazanılmış olan ödüllerle, Ahura tarafından ihsan edilmiş olan kutsama (gibi bir) lütufla çok İstenen Airyaman buraya gelmelidir.
21. Çok İstenen Airyaman her çeşit hastalığı ve ölümü vurmalıdır, tüm Yatuları ve Pairikaları ve tüm günahkar Gainileri (vurmalıdır).
22. 'Yathâ ahû vairyô: Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.”
'Kem nâ Mazda: Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.”
”Ke verethrem gâ: O kimdir ki Senin nizamının sürdürülmesi için Kötü’yü (düşmanı) vurur? Bana bu dünyaya ve diğer dünyaya ait kuralları öğret, O dünya ki; Sraoşa’nın Vohu Mano ile birlikte gelip, Senin memnun olduğun (kişilere) yardım edeceği (bir dünyadır).
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”
22
1. Ahura Mazda, Spitama Zarathuştra’ya konuştu (ve şöyle) dedi: ”Ben Ahura Mazda, tüm iyi şeylerin yaratıcısı, bu; güzel, parlayan, uzaklardan görünen [orada yükselmeliy(d)im, orada (vaktimi) geçirmeli(d)im] büyük konağı (1) yarattığım zaman,
2. ”(Daha sonra) Haydut, bana göz attı (1), Haydut Angra Mainyu, ölesi, kendi sihir gücüyle (bana); dokuz hastalık ve doksan ve dokuzyüz ve dokuzbin ve onbin kere dokuz hastalık işledi (2). (Bu hastalıklar) nedeniyle Sen beni iyileştirmelisin, Ey Mãthra Spenta (3), Sen, En muhteşem Biri!”
3. ”Sana (Mãthra’ya); buna (uyguladığın bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) seri, çabuk koşan atları vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya (1) birer kurban gibi sun,
”Sana (Mãthra’ya); buna (uyguladığın bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) seri, yüksek hörgüçlü deve vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
4. ”Sana (Mãthra’ya); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) kahverengi öküz vereceğim, ki onlarda hiç bir fiziki bozukluk (1) olmayacak; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
”Sana (Mãthra’ya); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, her çeşidinden olmak üzere bin (adet) genç küçük baş hayvan vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
5. ”Ben seni; lekesiz, kutsal Kutsanmış Tılsım ile kutsayacağım, ki bu; beyhude artışı bolluğa ve bolluğu taşkına çevirecektir. O, hastalanmış olana yardım edecek ve hasta adamı (1) yeniden sağlam hale getirecektir.'
”Mãthra Spenta; tümüyle parlak (olan varlık), Bana (şöyle) cevap verdi: ’Seni nasıl iyileştireceğim? Senden; şu dokuz hastalığı ve şu doksan ve şu dokuzyüz ve şu dokuzbin ve şu onbin kere dokuz hastalığı nasıl uzaklaştırabilirim?’”
II.
7. Yaratıcı Ahura Mazda Nairyô-sanğa’dan [(1)şunu yapmasını] istedi: ”Git Sen Nairyô-sanğa, Airyaman’ın konağına yönel ve ona şunları söyle;
8. Sana şöyle dedi Ahura Mazda, (yani) Kutsal Biri: ”Ben Ahura Mazda, tüm iyi şeylerin yaratıcısı, bu; güzel, parlayan, uzaklardan görünen [orada yükselmeliy(d)im, orada (vaktimi) geçirmeli(d)im] büyük konağı yarattığım zaman,
9. ”(Daha sonra) Haydut, bana göz attı, Haydut Angra Mainyu, ölesi, kendi sihir gücüyle (bana); dokuz hastalık ve doksan ve dokuzyüz ve dokuzbin ve onbin kere dokuz hastalık işledi. (Bu hastalıklar) nedeniyle Sen beni iyileştirmelisin, Ey Airyaman, Sen, Çok İstenen!”
10. ”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) seri, çabuk koşan atları vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) seri, yüksek hörgüçlü deve vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
11. ”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) kahverengi öküz vereceğim, ki onlarda hiç bir fiziki bozukluk olmayacak; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, her çeşidinden olmak üzere bin (adet) genç küçük baş hayvan vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
12. ”Ben seni; lekesiz, kutsal Kutsanmış Tılsım ile kutsayacağım, ki bu; beyhude artışı bolluğa ve bolluğu taşkına çevirecektir. O, hastalanmış olana yardım edecek ve hasta adamı yeniden sağlam hale getirecektir.
III.
13. Ahura Mazda’nın Sözleri’ne itaatli (olan) Nairyô-sanğa, haberci; gitti, Airyaman’ın Konağı’na yöneldi, Airaman’a (şöyle) dedi:
14. Sana şöyle dedi Ahura Mazda, Kutsal Biri: ”Ben Ahura Mazda, tüm iyi şeylerin yaratıcısı, bu; güzel, parlayan, uzaklardan görünen [orada yükselmeliy(d)im, orada (vaktimi) geçirmeli(d)im] büyük konağı yarattığım zaman,
15. ”(Daha sonra) Haydut, bana göz attı, Haydut Angra Mainyu, ölesi, kendi sihir gücüyle (bana); dokuz hastalık ve doksan ve dokuzyüz ve dokuzbin ve onbin kere dokuz hastalık işledi. (Bu hastalıklar) nedeniyle Sen beni iyileştirmelisin, Ey Airyaman, Sen, Çok İstenen!”
16. ”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) seri, çabuk koşan atları vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) seri, yüksek hörgüçlü deve vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
17. ”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, bin (adet) kahverengi öküz vereceğim, ki onlarda hiç bir fiziki bozukluk olmayacak; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
”Sana (Airyaman’a); buna (bu tedaviye) karşılık olarak ben, her çeşidinden olmak üzere bin (adet) genç küçük baş hayvan vereceğim; onları Ahura Mazda tarafından yaratılan Saoka’ya birer kurban gibi sun,
18. 'Ben seni; lekesiz, kutsal Kutsanmış Tılsım ile kutsayacağım, ki bu; beyhude artışı bolluğa ve bolluğu taşkına çevirecektir. O, hastalanmış olana yardım edecek ve hasta adamı yeniden sağlam hale getirecektir.
IV.
19. Çabucak yapıldı bu, uzun (sürmüş) değil; Çok İstenen Airyaman büyük bir istekle, Kutsal Sorgular’ın (1) yapıldığı Dağ’a doğru yola çıktı, Kutsal Sorgular’ın yapıldığı Orman’a doğru.
20. Dokuz aygır getirmişti birlikte; Çok İstenen Airyaman,
Dokuz deve getirmişti birlikte; Çok İstenen Airyaman,
Dokuz boğa getirmişti birlikte; Çok İstenen Airyaman,
Dokuz küçük baş hayvan getirmişti birlikte; Çok İstenen Airyaman,
O, dokuz adet dalcık (1) getirmişti birlikte; O, dokuz çember çizdi.
21. (1) ”Ben İşirê’yi kovdum, ben Ağûirê’yi kovdum, ben Ağra’yı kovdum, ben Uğra’yı kovdum, ben rahatsızlığı kovdum, ben ölümü kovdum, ben ağrıyi ve harareti kovdum,ben Sârana’yı (baş ağrısı) kovdum, ben Sâratya’yı kovdum, ben Azana’yı kovdum, ben Azahva’yı kovdum, ben Kuruğa’yı kovdum, ben Azivâka’yı kovdum, ben Duruka’yı kovdum, ben Astairya’yı kovdum, ben Angra Mainyu’nun kendi sihir gücü ile ölümlülerin vücutlarına karşı yarattığı hastalıkları, çürümeyi, infeksiyonu kovdum.”
22. Ben her türlü hastalığı ve (her türlü) ölümü uzaklaştırdım, tüm Yâtuları ve Pairikaları ve tüm günahkar Gainileri.
23. Zarathuştra’nın Erkek ve Kadınları’nı memnun etmek için, imanlıları memnun etmek için; kanunun yardımıyla kazanılmış olan ödüllerle, Ahura tarafından ihsan edilmiş olan kutsama (gibi bir) lütufla Çok İstenen Airyaman buraya gelmelidir.
24. Çok İstenen Airyaman her çeşit hastalığı ve ölümü vurmalıdır, tüm Yatuları ve Pairikaları ve tüm günahkar Gainileri (vurmalıdır).
25. ”Yathâ ahû vairyô: Efendi(miz)in arzusu, kutsallığın kuralıdır (kanunudur). Bu dünyada Mazda için çalışanlara ve Ahura’nın arzusuna uygun olarak ve onun (Ahura’nın) verdiği gücü fakirlerin sıkıntısını hafifletmek için kullananlara, Vohu Mano’nun zenginliği verilecektir.”
”Kem nâ Mazda: Eğer yalan’a sapmış biri bana fenalık yapmaya kalkışırsa, Senin tayin ettiğin kim beni (ona karşı) koruyacak, Ey Mazda? Senin Ateşin ve (İyi) Düşüncen, -ki bunların faaliyetleri sonucu biri (insanlar) Gerçek ile beslenir-, dışında kim olabilir (bu koruyucu) Efendim? (İyi) fikirler hatırına (uğruna) açıkla bana bu harikulade gerçeği.”
”Ke verethrem gâ: O kimdir ki Senin nizamının sürdürülmesi için Kötü’yü (düşmanı) vurur? Bana bu dünyaya ve diğer dünyaya ait kuralları öğret, O dünya ki; Sraoşa’nın Vohu Mano ile birlikte gelip, Senin memnun olduğun (kişilere) yardım edeceği (bir dünyadır).
”Bizi nefretimizden alıkoy Ey Mazda ve Ey Armaiti Spenta! Yok ol Ey Daeva (İblis) Drug! Yok ol Ey Daevalar’ın (İblis’in) dölü! Yok ol uzağa Ey Drug! Uzağa kaç Ey Drug! Yok ol uzağa Ey Drug! Kuzey bölgelerine defol, (defol ki) bir daha Spenta Mainyu’nun yaşayan dünyasını ölüme maruz bırakmayasın!”