10.03.2008

Avesta'da "kara kış" Tufan'ı

Eski Ahit ve Kuran için “Tufan” bir sel baskını haliyle anlatılır ama, Tufan’lar eski toplumda “yaratılış” ve “kahrediş”; “yeniden var oluş” ve “kıyamet” toplantıları, yani farklı toplum birimler arasındaki ittifak ayinlerinden başka bir şey değildi. Bu ayinler, kurban sunulan toplum birimler için “bayram”; kurban sunan toplum birimler için ise, kurban sunum biçim ve araçlarına bağlı olarak, toplumun gerçek edimsel alanlarından uzaklaştıkça ve uzaklaştırıldıkça “veba salgını”, “yangın”, “deprem”, “çekirge ve arı saldırısı”, “su-sel baskını”, “kar ve dolu fırtınası”, “bahar seli”, “kara kış”, “fırtına” gibi özellikler haliyle tanıtılmaya ve aslında unutulup unutturulmaya çalışılmıştı. Eski ayinsel eylemlerin “gökten başa taş düşmesi” vb. haliyle de “doğasal olaylarla” eşitlenmesi böylesine yarı-bilinçli bir çabanın ürünüdür.

Daha önceki çalışmalarımızda, Museviliğin “arı-çekirge saldırıları”nın ; Hitit kayıtlarının “veba salgınının” , İncillerin Apokalipso’larının, Kuran’ın “ateş merkezli Cehennemleri”nin, Akado-Sammaru kayıtlarından itibaren tanıdığımız “su”, “kaynar su” merkezli ittifak ayini olarak Tufan tanımları olduğunu açıklığa kavuşturmaya çalışmıştık. En ateist, maddeci görünen araştırıcılarımızın bile, Eski Ahit ve Kuran tanımlama alanında kalarak, “belki bir doğal sel baskını veya arkaik bir tsunaminin belleklerdeki etkisi” haliyle yorumladıkları bu “Tufan”lar, periyodik olarak ona başvurulan, farklı tarza kutlanan bayram ve aynı anlamda insan yamyamlık-kurban törenleriydi ve tamamında takvimsel değerler kullanılıyordu. Bu yüzden de hem “Yaratılış” ve hem de “Yok ediş” takvimsel ölçüler içinde gerçekleşiyordu.

Burada, Avesta’da, “kar, kış, dolu, kar” haliyle karşımıza çıkan farklı tür bir Tufan tanımını ele alacağız. Eski Ahit’te “üç katlı gemi” halini ; Kuran’da “sırat köprüsü” ; Ortodoks Hıristiyanlıkta “arca”, eski Yunan anlatımlarında “arkhe” adını alacak olan yapısal düzeni tanımaya çalışacağız.

Şimdilik, önce Avesta’da yer aldığı haliyle bu bölümü tanıyalım.

*****

21. Yaradan, (yani) Airyana Vaeco’da (1) yüksek bir üne sahip (olan) Ahura Mazda, İyi Nehir Daitya’nın (2) kıyısında göksel meleklerle [Yazatalar’la (3)] birlikte bir toplantı çağrısında bulundu.

Airyana Vaeco’da yüksek bir üne sahip (olan) iyi koruyucu, dürüst Yima (oradaki) İyi Nehir Daitya’nın kıyısına üstün (değerdeki) ölümlüleri (4) toplantıya çağırdı.

Airyana Vaeco’da yüksek bir üne sahip (olan) Ahura Mazda, (buradaki) İyi Nehir Daitya’nın kıyısındaki bu toplantıya göksel meleklerle (yazatalarla) birlikte geldi.

Airyana Vaeco’da yüksek bir üne sahip (olan) iyi koruyucu, dürüst insan Yima İyi Nehir Daitya’nın kıyısındaki bu toplantıya üstün (değerdeki) ölümlülerle birlikte geldi.

22. Ve Ahura Mazda Yima’ya hitap ederek şöyle dedi:

"Ey Vivanğat’ın oğlu dürüst Yima! Maddi dünyaya öldürücü kışlar çökecek, (söz konusu kışlar) beraberinde son derecede kötü, bozuk soğuklar getirecek. Maddi dünyaya öldürücü kışlar çökecek, o (gelecek olan kışlarla birlikte) dağların en yüksek tepelerinde bir aredvi (1) derinliğinde kar tabakaları (oluşacak).

23. Ve hayvanların her üç türü de ölecek, (yani) şu kırda yaşayanlar, şu dağların tepelerinde yaşayanlar ve şu vadilerin içlerindeki ahırlarda barınanların tümü (ölecek).

24. O kıştan önce şu tarlalar sığırlar için otla dolacak. Şimdi (yani söz konusu kıştan önce) dereler taşıyor, karlar eriyor, bu ülke dünyada mutlu bir ülke gibi görünüyor olacak, ki burada koyunların dahi ayak izleri (1) görünecek.

25. Bundan dolayı Sen, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda (1) olacak (kare) şeklindeki bir Vara (2) inşa et. Buraya koyunların ve öküzlerin, erkeklerin, köpeklerin, kuşların ve kızıl alevli ateşin tohumlarını (3) yerleştir.

Bundan dolayı Sen, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda olacak (kare) şeklinde bir Vara inşa et. (Bu) insanlar için oturulacak bir yer olsun, bir Vara, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda, sürüler için bir ağıl.

26. Sen oraya; bir hâthra uzunluğundaki yatağında akacak olan suları yerleştireceksin, sen; (bu suların) her zaman yeşil kalacak ve tükenmez gıdalarla dolu olan kıyılarına kuşları (1) yerleştireceksin. Sen orada; balkonlu bir ev, bir avlu ve bir dehlizden oluşan barınaklar inşa edeceksin.

27. Sen oraya; yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden erkek ve kadınların tohumlarını yerleştireceksin. Sen oraya; yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden her çeşit sığırın tohumunu yerleştireceksin.

28. Sen oraya; yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden her çeşit ağacın tohumunu yerleştireceksin, Sen oraya her türlü yiyeceğin (1) tohumlarından yerleştireceksin, (ki bunlar) gıda (bakımından) en dolu, koku (bakımından) en tatlı (olacaklar). Oraya tüm bu tohumların her birinden ikişer tane olmak üzere, insanlar Vara’da oturdukları müddetçe tükenmeyecek kadar koyacaksın.

29. Orada hiç bir kamburlu (insan) bulunmayacak, hiçbir güvercin göğüslü (insan) da (bulunmayacak), (cinsel) iktidarsızlık ve delilik olamayacak, yokluk, yalan, adilik, hasetlik (olmayacak), çürük dişli ve cüzzamlı (kişi) doğmayacak., ya da Angra Mainyu’nun ölümlülerin vücuduna vurduğu damgalar [(1) olmayacak].

30. Bu (inşa ettiğin) yerin merkezi kısmına dokuz, orta yerde altı sokak, kenar bölgelerde üç tane sokak düzenleyeceksin. En geniş kısımlardaki sokaklara bin, orta bölgedeki sokaklara altı yüz, kenardaki sokaklara ise üçyüz erkek ve kadının tohumunu yerleştireceksin. Sen o Vara’yı altın bir çemberle (kubbe ile) kaplayacaksın, ona bir kapı yapacaksın ve (Vara’nın duvarının) içine kendiliğinden parlayan bir pencere yapacaksın.

31. Yima (daha) Sonra içinden konuşmaya başladı: "Ben Ahura Mazda’nın yapmamı emrettiği Vara’yı nasıl yapabileceğim?"

…Ve Ahura Mazda Yima’ya (şöyle) dedi: "Ey Vivağvat’ın oğlu dürüst Yima! Yeri topuk darbelerinle ez ve çömlekçilerin çömlek (yapmak için kullandıkları) kili yoğurdukları gibi, sen de (bu ezdiklerini) ellerinle yoğur."

[32. Ve Yima, Ahura Mazda’nın istediği gibi yaptı, yeri topuklarının darbeleriyle ezdi, (bu ezdiklerini) çömlekçilerin çömlek (yapmak için kullandıkları) kili yoğurdukları gibi elleriyle yoğurdu (1).]

33. …Ve Yima her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda olan kare şeklindeki Vara’yı yaptı. Oraya koyunların ve öküzlerin, erkeklerin, köpeklerin, kuşların ve kızıl alevli ateşin tohumlarını yerleştirdi. O, her kenarı bir koşu alanı uzunluğunda, insanlar için barınak ve hayvanlar için bir ağıl olacak olan bir Vara inşa etti.

34. O, oraya bir hathra uzunluğundaki yatağında akacak olan suları yerleştirdi. O, (bu suların) tükenmez gıdalarla dolu ve her zaman yeşil kalacak olan kıyılarına kuşları yerleştirdi. O, orada; balkonlu bir ev, bir avlu ve bir dehlizden ibaret olan barınaklar inşa etti.

35. O, oraya yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden (olmak üzere) erkeklerin ve kadınların tohumundan yerleştirdi, O, oraya yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden (olmak üzere) her çeşit sığırın tohumundan yerleştirdi.

36. O, oraya yeryüzündekilerin en irisinden, en iyisinden ve en üstününden (olmak üzere) her türlü ağacın tohumundan yerleştirdi, O, oraya gıda bakımından en üstün, koku (1) bakımından en tatlı gıdaların tohumundan yerleştirdi.

37. …Ve orada hiç bir kambur adam, hiç bir güvercin göğüslü adam, hiç bir (cinsel) iktidarsız, hiç bir deli yoktu; yokluk, yalan, adilik ve haset yoktu; çürük dişli kimseler, cüzzamlılar doğmadı; Angra Mainyu’nun insanların vücuduna vurduğu damgalar olmadı.

38. Bu yerin en geniş olan merkezi kesiminde dokuz, orta kesimde altı, kenar kesimde üç olmak üzere dokuz sokak düzenledi. Bu yerin en geniş kısmındaki merkezdeki sokaklara 1000, orta kesimdeki sokaklara 600, kenardaki sokaklara 300 erkek ve kadının tohumundan yerleştirdi. O, bu Vara’yı altın bir çember ile (kubbe ile) kapattı, bir kapı ve Vara’nın (duvarının) içine kendiliğinden parlayan bir pencere yerleştirdi.

39. Ey Maddi Dünyanın Yaratıcısı, Sen, Kutsal Biri! (Hangi şeyin ışığı aydınlatıyordu) Yima’nın yaptığı Vara’yı?

40. Ahura Mazda (şöyle) cevapladı: " Bunlar yaratılmamış (1) ve yaratılmış olan ışıklardır (Birlikte). Orada yıldızlar, ay ve güneş’in (yılda) bir kez doğup battıkları görülür ve bir yıl sadece bir gün gibiymiş gibi görülür (hissedilir)."

41. "Her kırk yılda bir (1), bir çiftten biri erkek, biri dişi olmak üzere bir çift (insan) doğdu. Bu, her tür sığır için de böyle oldu. …Ve Yima’nın yaptığı Vara’da yaşayan adamlar en mutlu bir hayat yaşadılar.

****

“Tanrı kâinatı 6 günde yarattı”

Veya

“Tanrı kâinatı Neden 6 günde yarattı”

Eski Toplumda 'Veba', 'Atsineği' ,'Sağanak Yağmur' (Tufan)...

Tanrı Yedinci Günü Neden Kutsadı?

Her Toplumda Farklı 'Kutsal Gün'ün temelleri

“7. Gün Tatili” ,Oruç’un,Bayram’ın Kökenleri

“7. Gün Tatili” ,Oruç,Bayram...

Oruç'un Kökenleri Üzerine

'Sümer-Akkad' Metinlerinde 'Kutsal Tufan' Anlatımı-3

Kutsal Yamyamlıktan, Nuh’un Gemisi’ne

Altı gün sürmüştü Tufan..!

Nuh Dileği...

Töre ve Tören Kaynakları...

'Tufan' Bir Ayin'di !

Eski Toplumda 'Veba', 'Atsineği' ,'Sağanak Yağmur'(Tufan)...

Kıyamet Çeşitleri: “Ateş”, “Tuz”, “Kükürt” Tufanları…

Tufan’dan Önce-Tufan’dan Sonra

Tufan’dan Önce-Tufan’dan Sonra-2

Tufan’dan Önce-Tufan’dan Sonra-3

Tufan'ın Tarihi..4

'Tufan' Bir Ayin'di !

KUTSAL TUFAN'LAR...-1

Kuran ve Tevrat'ta 'Kutsal Tufan' anlatımı-2

TUFAN KAVRAMLARI

TUFAN SONUÇLARI...

«Yaratılış»tan Tufan’a..

Mezopotamya Erken Dönem Kırallar Listesi

Sümer Oluşumu ve Larsa Kıraliyet Listesi...

Mezopotamya'nın İktisadi Tarihi-4

“Tanrı kâinatı 6 günde yarattı”

Veya

“Tanrı kâinatı Neden 6 günde yarattı”

Tanrı Yedinci Günü Neden Kutsadı?

Her Toplumda Farklı 'Kutsal Gün'ün temelleri

“7. Gün Tatili” ,Oruç’un,Bayram’ın Kökenleri

“7. Gün Tatili” ,Oruç,Bayram...

Oruç'un Kökenleri Üzerine

Sümer Oluşumu ve Larsa Kıraliyet Listesi...

'Sümer-Akkad' Metinlerinde 'Kutsal Tufan' Anlatımı-3

Kutsal Yamyamlıktan, Nuh’un Gemisi’ne

'Tufan'a İlişkin bir Nokta

Kudüs Tapınağında 'Deniz'in Anlamı

Tufan’dan Sonra Tanrı’nın Nuh`la Antlaşma Koşulu

Tufan’ın Kutsal Aşure’si

Akadosumer Takvim Ayları